General ve boyalı kuş! - Yavuz Semerci
31 Temmuz 2010 23:42
KAFES marifetiyle yakalanan kuşun üzeri parlak renklerle boyanır. Ve tekrar doğaya salınır. Kuş, ne olduğunun farkında değildir. Çocukların elinden kurtulur kurtulmaz derhal arkadaşlarının yanına uçar. Ve o anda ortalık karışır. Gelen kuşun, kendi soylarına ait bir kuş olduğunun farkında değildir diğerleri. Boyalı kuşun üzerine saldırırlar.
Boyalı kuş neden gagalandığını anlamaz bile. Kaçmaz. Az önce birlikte olduğu arkadaşlarının ona niye düşman olduğunu anlamaz. Her seferinde geri döner ve her seferinde saldırıya uğrar, sonunda öldürülür. Aşağıda çocuklar sevinç çığlıkları atmaktadır. Kuş, üzerine atılan boyanın onu ötekileştirmiş olduğunun farkında değildir. Aynı kuştur ama farklı görünüyordur.
★
Jerzy Kosinski'nin ilk romanı "Boyalı Kuş"u okudunuz mu bilmem. 1939 yılında kara bir Alman çocuğunun başından geçenleri anlatır roman... Almanlar sarıdır ama o karadır. Çingene veya Yahudi olma ihtimali nedeniyle başından akıl almaz olaylar geçer. Her yerde dışlanır. Roman, çocuk gözüyle savaşın acımasızlığını ve ötekileştirilen zayıfların başına gelenleri anlatır...
★
Dün gazetelere şöyle bir bakınca, aslında ne kadar çok boyalı kuş yarattığımızı görüp dehşete düştüm. Mahkemenin Balyoz soruşturması kapsamında "firari sanık" yaptığı ve görüldüğü yerde yakalanmasını istediği 6'ncı Kolordu Komutanı Korgeneral Nejat Bek ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay yan yana... İkisi de birbiri için "boyalı kuş" galiba...
O bir İslamcı... O bir Ergenekoncu... O bir ayrılıkçı Kürt... O Kürt ismine bile tahammül edemeyen bir Türk... O darbeci... Referanduma hayır diyenler demokrat değildir... Referanduma evet diyenler aslında sivil darbeyi savunuyorlar...
Hemen hepimiz elimizde bir boya kabı, birilerini boyuyoruz. Boyarken yaptığımız şey, onu ötekileştirmek. Ötekileştirerek tasfiye edileceklerini umuyoruz.
Ve her zaman olduğu gibi ötekileştiğinin farkına varmayanların linç edilmesini seyrediyoruz. Galiba ortak değerlerimize sahip çıkmak, birlikte yaşayacağımız gerçeğini hatırlamak, boyalı kuş yaratmaktan daha zor...
★
Artık her asker, darbecidir... Artık her iktidar mensubu, bu ülkeye ihanet etmektedir... Artık her MHP'li, ırkçıdır... Artık her BDP'li, PKK'nın askeridir... Her CHP'li, mutlaka ülkede İslami bir düzenin egemen olacağı endişesini taşımaktadır... Her türbanlı, herkesin kapanmasını istemektedir... Her açık kadın, her türbanlının kendisi için tehdit oluşturduğunu düşünmektedir... Her Kürt, kendi kimliği üzerinden sınırsız yaşam hakkı isterken aslında bağımsız bir Kürt devleti istemektedir... Yani konuşan, öneren, eleştiren herkesi boyalı kuşlara çevirdik. Aslında hepimizin bir olduğunu, aynı coğrafyanın biçimlendirdiğini, ortak kültürel değerlere sahip olduğunu, aynı olaylara üzülen, aynı olaylara sevinenler olduğunu unuttuk.
Siyasi kaosun, paranoyak yaklaşımlarımızın ve bu yaklaşımların getirdiği saçma gündemin nedeni de bu olsa gerek...
Yavuz Semerci/Habertürk
