MÜZMÝN MUHALÝF OSMAN BÖLÜKBAÞI

12 Haziran 2011 11:24 / 2879 kez okundu!

 


“Adam vardýr kýrýk sandalyede bir Fatih, bir Kanuni gibi oturur. Adam vardýr en parlak sandalyede bir yýðýn saman gibi oturur” derdi. “Bir siyasi parti, muhalefetteyken niþanlý bir kýza benzer. Dili tatlý olur. Uyandýrdýðý ümitler insaný hayali bir saadet âleminde bir beþik gibi sallar” derdi.

------------------------------------------------------------------------------------------

Seçim meydanlarýnda parti liderlerinin çoðu birbirinden çirkin, hamasi, hakaret dolu sýð nutuklarýný dinlerken, aklýma1946-1973 arasýnýn ünlü politikacýsý Osman Bölükbaþý geldi. 1956 doðumluyum, dolayýsýyla Bölükbaþý’ný bizzat dinleyenlerdenim. O yýllar çocuktum anlayamamýþtým ama gençliðimde solcu olunca, siyasi açýdan bana uzak olduðunu gördüm. Ancak gazeteci Cihat Baban’ýn dediði gibi “Özellikle, cesur. Meydanlarda rakip tanýmayan, sözünü esirgemez ve söz söylemede usta bir politikacý. Ateþli bir hürriyetperver. Sonra, güçlü bir hafýzaya sahip ve nüktedan, hazýrcevap. Yalan ve ikiyüzlülükten uzak. Fikir cephesinde deðil ama aksiyon bakýmýndan üst düzeyde, yorulmak bilmeyen bir savaþçý” idi Bölükbaþý.


Vecize fabrikasý

Kürsüde konuþurken halkla bütünleþir, halký da içine katarak sohbet eder gibi nutuk atardý. Araya bolca sosyal-psikolojik analiz cümleleri katardý: “Zengini hayýrsýz evlat, memuru süslü avrat, siyasetçiyi kuru inat batýrýr” derdi örneðin. “Adam vardýr kýrýk sandalyede bir Fatih, bir Kanuni gibi oturur. Adam vardýr en parlak sandalyede bir yýðýn saman gibi oturur” derdi. “Bir siyasi parti, muhalefetteyken niþanlý bir kýza benzer. Dili tatlý olur. Uyandýrdýðý ümitler insaný hayali bir saadet âleminde bir beþik gibi sallar” derdi. “Koltuðunun altýnda haç taþýyan fakat hacý görünmeye çalýþan, gâvur diye öldürüp, þehit diye namaz kýldýran siyasetçilerden sakýnýlmalýdýr” derdi. “Ey, sapý uzun, danesi kýt Kayserililer! Meydanda veriminiz bol... Burada aþka gelip beni alkýþlýyorsunuz, sandýk baþýna gidince þeytana sarýlýyorsunuz” derdi.

“Yüzünde göz izi yok sanarak siyaset denilen Leyla’ya gönül verdim. Sonradan anladým ki, benden önce 40 bin kiþinin nikâhýndan geçmiþ” derdi. “Bu millet Bölükbaþý’ný alkýþladý; Ýnönü’yü karþýladý; oylarýný Menderes’e verdi” derdi. Kýsacasý halk onun aðzýndan, Ankara’daki hayýrsýz siyasetçilere söver, onunla hayýrsýz, verimsiz seçmene, yani kendisine gülerdi.

Ancak Bölükbaþý tarzý muhalefetin ideolojik bir yaný yoktu, siyasi temalarý yoktu, sistematik bir iktidar eleþtirisi yoktu. Eleþtirisi dürüstlük, namus, ahlak gibi aðýrlýklý olarak kiþisel temalar etrafýnda döner, ‘dedim-dedi’ retoriðiyle sürerdi. Bunda, derin þekilde vakýf olduðu Orta Anadolu’nun âþýk atýþmalarý geleneðinin etkisi büyüktü. Ama bu yüzeysel eleþtirilere bile katlanamazdý iktidar mensuplarý. Nitekim sadece CHP’nin deðil, baðrýndan yetiþtiði muhafazakâr sað siyasetin amiral gemisi DP’nin de gadrine uðradý. Kýsacasý bu ülkede retorik düzeyde de olsa iktidara muhalefet etmenin bedelinin ne kadar aðýr olduðunun cisimleþmiþ hali olarak belleðimde yer etti Bölükbaþý. Seçim sonrasýnda, daha nitelikli, daha saðlýklý bir iktidar-muhalefet iliþkisi üzerinde bizi düþünmeye teþvik eder umuduyla, bu haftayý Osman Bölükbaþý’na ayýrdým.


‘Anadolu Fýrtýnasý’

Osman Bölükbaþý, 1913’te Kýrþehir’de doðmuþ, Fransa’nýn Nancy Üniversitesi’nde matematik ve astronomi okumuþtu. Yurda döndükten sonra Kandilli Rasathanesi Müdürü Fatin Gökmen’in yardýmcýsý olarak çalýþmaya baþlamýþtý. Gökmen onu, 1946’da, DP’nin kurucularýndan Fuad Köprülü ile tanýþtýrdý. Ardýndan Celal Bayar’a takdim edildi. Bu iliþki, Bölükbaþý’ný siyasete soktu.

Bilindiði gibi Tek Parti Dönemi’nde adaylar bizzat Mustafa Kemal tarafýndan tesbit edildiði için seçilmemeleri gibi bir durum yoktu. Bundan dolayý da adaylar seçim bölgelerini nadiren dolaþýrlardý. Çok Partili Dönem’de, adaylar ilk kez rekabetle tanýþtýlar. Gerçi, baþarýlý olmak için, yýllarýn yýprattýðý CHP’ye herhangi bir konuda eleþtiri getirmek yeterliydi ama elbette bu iþi belagatle, nükteyle, þakayla, dozunda bir sokak aðzýyla yapmak her babayiðidin harcý deðildi. Bölükbaþý ise yeni dönem için adeta biçilmiþ kaftandý.

Osman Bölükbaþý’nýn DP’deki ilk iþi parti müfettiþliði oldu. Bu sýfatýyla memleketi Kýrþehir baþta olmak üzere çeþitli Orta Anadolu þehirlerini turladý. Her gittiði yerde, o zamana dek alýþýlmamýþ bir üslupla halka nutuklar attý. Eleþtirinin dozu sertti ve bu sertlik yýllardýr tek parti sultasý altýnda ezilen halk kitlelerinin küllenmiþ cesaretini harlýyordu. Adý Anadolu Fýrtýnasý’na çýkmýþtý.


Açýk oy-kapalý sayým

Çok Partili Dönem’in ilk seçimi 1946’da yapýldý. Bölükbaþý, Yozgat’tan aday gösterildi.

Ancak o seçimlerde baþka adaylarýn da baþýna geldiði gibi, 93 bin oy almasýna raðmen sandýk hileleri sonucu seçilemedi. Çünkü oylar açýk atýlmýþ, sayýmlar kapalý yapýlmýþtý!

DP-CHP arasýndaki söz düellosuna nokta koymak isteyen Cumhurbaþkaný Ýnönü’nün ünlü 12 Temmuz (1947) Beyannamesi’ne cevaben kaleme aldýðý “DP’nin aslýnda CHP döneminin pisliklerini temizlemek için kurulan bir muvazaa partisi olduðunu” iddia eden mektubunun gazetelerde yayýmlanmasýna DP izin vermeyince, partisi ile bütün baðlarýný koparmakta tereddüt etmedi. Ardýndan 1947 yýlýnýn baþýnda DP’den istifa eden Ýstanbul Ýl Baþkaný Kenan Öner ve bir grup arkadaþý ile önce TBMM’de Müstakil Demokratlar Grubu’nu, 20 Temmuz 1948’de de Millet Partisi’ni (MP) kurdu.

Kurucular arasýnda Ýslamcý eðilimleriyle tanýnan Mareþal Fevzi Çakmak, Atatürk döneminde Cumhurbaþkanlýðý Genel Sekreterliði ve bakanlýk yapmýþ olan Prof. Yusuf Hikmet Bayur, hariciyeci Enis Akaygen gibi isimler de vardý. Partinin hedefi “muhafazakâr bir demokrasi” kurmak olarak tanýmlanmýþtý.


Ýnönü ve Bayar’a suikast iddiasý

MP, Ekim 1948’de örgütlenmesini tamamlayamadýðý için 13 ilde yapýlan ara seçimlere katýlamadý. Seçimlerden bir ay sonra Denizli Milletvekili Reþat Aydýnlý (ki MP üyesiydi), Osman Bölükbaþý, Sadýk Aldoðan ve Fuat Arna’nýn Celal Bayar ve Ýsmet Ýnönü’ye suikast planladýklarýný ihbar etti hükümete. Milletvekili olmayan Bölükbaþý ve Arna tutuklanýrken, Aldoðan’ýn dokunulmazlýðýnýn kaldýrýlmasý için iþlemlere baþlandý. O sýrada, Bölükbaþý’nýn ilk çocuðu Ahmet Deniz (günümüzde MHP’nin müstafi milletvekili) 21 günlüktü. Bölükbaþý þöyle anlatmýþtý oðluyla vedalaþmasýný: “Polislere rica ettim, çocuðumu son defa kucaðýma aldým... Oðlum Deniz, baban gidiyor, belki gelmez. Bu memleketin pisliðini su temizlemez. Bu yüzden adýný Deniz koydum. Þayet oðlum ben dönmezsem, bu pisliði sen temizle!”

Bölükbaþý ile birlikte hapse gönderilen Fuat Arna ise 1946 seçimleri sýrasýnda CHP Genel Merkezi’nce valiliklere gönderilen bir yazýda CHP’li adaylara valiliklerin destek olmasý, hatta seçtirmesi istendiðini görünce yürüttüðü Akçakoca Kaymakamlýðý’ndan istifa etmiþti. Sonunda iddiayla ilgili hiçbir kanýt bulunmadýðý için sanýklar 21 Kasým 1949’da serbest býrakýldýlar. Olan Fuat Arna’nýn küçük kýzýna oldu. Suikast iddiasý sýrasýnda evine yapýlan polis baskýnýnda gördüðü kötü muamele yüzünden Haniþ ömür boyu özürlü kaldý.


“Hay aksi þeytan!”

14 Mayýs 1950 seçimlerinde “Yeter söz milletindir!” diyen DP seçimleri kazanmýþ, meydanlarý dolduran MP ise, örgütlenmeyi baþarabildiði 22 ilde 205 aday gösterebilmiþti. Dahasý sadece Kýrþehir’den Osman Bölükbaþý seçilebilmiþti. Taþlý, sopalý bir kampanya dönemi sonunda Kýrþehir’de kullanýlan 69.759 geçerli oydan 28.034’ünü alarak birinci sýrada seçilen Bölükbaþý’nýn konuyla ilgili ünlü vecizesi þöyle olmuþtu: “Davulu Millet Partisi çaldý, parsayý Demokrat Parti topladý!”

Rivayet odur ki, Celal Bayar saatte bir Kýrþehir’i arayarak seçim sonuçlarýný sormuþ, Bölükbaþý’nýn kazandýðý öðrendiðinde ise “Hay aksi þeytan!” demiþti. 22 Mayýs 1950 günü yapýlan yemin töreninde, herkes elindeki yazýlý kâðýda bakarak yemin ederken, Bölükbaþý yeminini ezberden okuyarak farklý bir milletvekili olacaðýnýn iþaretini verecekti. Nitekim Bölükbaþý Meclis’te DP’yi bunaltan üç milletvekilinden birincisi oldu. (Diðer ikisi CHP’li Faik Ahmet Barutçu ile Avni Doðan’dý.) Hatta gazeteci Cihad Baban’a göre, Bölükbaþý, tek baþýna DP Meclis Grubu’nun korkulu rüyasýydý.


‘Bahar havasý’ vurunca

1952’de Vatan Gazetesi Baþyazarý Ahmet Emin Yalman’a, lise öðrencisi Hüseyin Üzmez tarafýndan yapýlan baþarýsýz suikast giriþiminden sonra, ‘irticaa karþý ittifak’ yapan CHP ile DP arasýndaki ‘bahar havasý’ MP’nin aleyhine oldu. CHP ve DP yanlýsý gazetelerin MP’yi irticayý kýþkýrtmakla suçlamasý üzerine baþýný Yusuf Hikmet Bayur’un çektiði ‘Devrimciler’ partiden istifa etti. Savcý Bayur’un bildirisindeki ithamlarýn ihbar kabul etti, mahkeme ‘ihtiyati tedbirli’ olarak partiyi kapatma kararý verdi. Karar görülmemiþ bir hýzla yerine getirilerek 9 Temmuz 1953 gece yarýsý MP’nin iki bini aþkýn þubesi mühürlendi ve partinin tüm mal varlýðýna el konuldu. 27 Ocak 1954 tarihinde ise MP temelli kapatýldý.

MP’liler, 1954 baharýndaki seçimlere katýlabilmek için 15 gün içinde merkezi Kýrþehir, genel baþkaný Ahmet Tahtakýlýç olmak üzere, Cumhuriyetçi Millet Partisi’ni (CMP) kurdular. ‘Cumhuriyet’ kelimesi, MP’ye yöneltilen ‘irticacý’ isnadý için paratoner olabilecek miydi, bunu zaman gösterecekti. CMP’nin seçim meydanlarýnda en ilgi çeken üyesi, tahmin edileceði gibi Osman Bölükbaþý oldu. Ancak, Bölükbaþý’nýn deyiþiyle “MP’nin kümesindeki tavuklar, baþkalarýnýn folluðuna yumurtladýlar”. DP oylarýn yüzde 56,6’sýný, CHP yüzde 34, 8’ini, CMP ise yüzde 4,7’sini aldý. Ancak bu sefer, CMP Kýrþehir’den beþ milletvekili (Osman Bölükbaþý, Osman Ali Aþiroðlu, Ahmet Bilgin, Tahir Taþer, Mehmet Mahmutoðlu) çýkarmayý baþarmýþtý. Bu beþ kiþinin arasýnda en fazla oyu (Kýrþehir’deki geçerli oylarýn yüzde 45,4’ünü) elbette Bölükbaþý almýþtý.


Kýrþehir ilçe yapýla!

DP seçim sonuçlarýna itiraz etti ama Bölükbaþý’nýn adaylýðýný iptal ettirmeyi baþaramadý. Verilecek cezanýn ipucunu Dönemin Adalet Bakaný ve DP’nin Kýrþehir Çiçekdaðlý üyesi Osman Þevki Çiçekdað verdi: “Sizden hayýr kalmadýðý anlaþýlýyor, hakkýnýzda bir þeyler düþünmeli!” Kýsa süre sonra DP hükümeti, TBMM’ye bir tasarý sundu. Tasarýya göre Kýrþehir kaza (ilçe) olacak, yeni il olan Nevþehir’e baðlanacaktý (Nevþehir o sýrada Niðde’ye baðlý ilçeydi). Adýyaman da Malatya’dan ayrýlarak il yapýlmýþtý. Ayrýca CHP’ye o veren Kastamonu’ya baðlý Abana Ýlçesi de köy haline getirilmiþti.

Kýrþehir’in ilçe yapýlmasýný Cumhurbaþkaný Bayar’ýn istediði öne sürüldü. Gazeteci Cihat Baban’a göre, Kýrþehir meselesi yüzünden kendisine yapýlan eleþtirilere Menderes elini açarak, “Ne yapalým, yukarýdaki böyle istiyor” demiþti. (Nitekim 27 Mayýs 1960 darbesinden sonra Yassýada Mahkemesi’nde yargýlanýrken Adnan Menderes Kýrþehir’in ilçe yapýlmasý kararýný ‘fahiþ hata’ olarak niteleyerek piþmanlýðýný ifade edecekti.)


“Týpýþ týpýþ geldiler”

1955’in yazýnda CMP ve CHP yerel seçimleri boykot etmeye karar verdi. Ýktidarýn buna tepkisi sert oldu. Menderes iki partiyi “ülkede demokrasi olmadýðýný yabancýlara jurnal etmekle” suçluyordu. Ancak muhalifler etkili olmuþlardý ki, 1955 sonbaharýndaki seçimlere katýlým yüzde 40 civarýnda kaldý. DP oylarýn yüzde 49’unu alýrken, CHP yüzde 41 gibi yüksek bir oy almýþtý. Seçim kampanyasý yýldýzý elbette Bölükbaþý idi.

Tehlike çanlarýný duyan DP iktidarý 27 Haziran 1956 tarihinde toplantý ve gösteri haklarýný düzenleyen kanunu deðiþtirerek, siyasi partilerin seçim dönemleri dýþýnda açýk hava toplantýlarýný yapmalarýný yasaklayýnca, Bölükbaþý ve arkadaþlarý, iktidarýn dikkatini çekmek için Meclis’i terk ettiler. Boykot Menderes’i yolundan döndüremeyince de Meclis’e döndüler. Menderes bunun üzerine “týpýþ týpýþ geldiler” demiþ, Bölükbaþý’nýn cevabý ise “TBMM milletin malýdýr. Ýktidarda bulunan partinin babasýnýn malý deðildir” olmuþtu.


Meclisten hapse

Yýllarca çocuklarýný Nevþehir nüfusuna kaydettirmeyen Kýrþehirlilerin kýrgýnlýðýný gidermek farz olmuþtu ki, DP 1957 martýnda Kýrþehir’i yeniden il haline getirecek bir kanun tasarýsý hazýrladý. Ancak tasarýda yeni Kýrþehir iline eski kazalarýndan bazýlarý baðlanmakla birlikte, Hacýbektaþ ve Kozaklý, dahasý, Bölükbaþý’nýn köyü Hasanlar Nevþehir’de býrakýlmýþtý. Bu durum doðal olarak Bölükbaþý’nýn ve CMP’lilerin tepesini attýrdý. Tasarý üzerindeki görüþmeler bitip de oylamaya geçileceði sýrada Bölükbaþý DP’lilere “Haysiyetten mahrum insanlar, haysiyetiniz olsa böyle kanun çýkarmazdýnýz!” diye baðýrýverdi. Bunun üzerine TBMM’ye ve Baþkanlýk Divaný’na hakaret ettiði gerekçesiyle üç oturum için Meclis’ten çýkarýldý ve Kýrþehir’in il olmasý için oy kullanamadý. (Abana, ancak 1968’de Anayasa Mahkemesi’nin kararý ile tekrar ilçe olabildi.)


Pijamayla yemin

Bölükbaþý DP’nin büyük oy kaybýna uðradýðý 27 Ekim 1957 genel seçimlerini Ankara Merkez Cezaevi’nin ünlü ‘Hilton Koðuþu’nda karþýladý. Çünkü Kýrþehir’in il yapýlmasý sýrasýnda DP Balýkesir Milletvekili Ahmet Kocabýyýkoðlu ile koridorda yumruklaþtýðý için dokunulmazlýðý kaldýrýlmýþtý. Bölükbaþý Meclis kürsüsünden yaptýðý konuþmadan dolayý iktidar zoruyla parlamentodan alýnarak hapse atýlan ilk siyasetçimizdi. Kýzý Hürriyet o hapiste iken doðmuþtu. Koðuþtaki arkadaþlarýna müjde verirken “Hürriyet dünyaya geldi... Ýnþallah Türkiye’ye de gelir!” diyen Bölükbaþý Kýrþehir’de kullanýlan 60.963 oydan 40.041’ini alarak üçüncü kez milletvekili seçildiðini radyodan öðrenir öðrenmez pijamalarýyla ayaða fýrlamýþ, koðuþtakilerin huzurunda milletvekili yemini etmiþti.

Bölükbaþý milletvekili dokunulmazlýðý sayesinde, 30 Kasým 1957’de tahliye edildi. Geçmiþ olsuna gelen Ýnönü, “Çocuðunun doðumunu bile göremedin” deyince, “Ben sizin zamanýnýzda doðan çocuðumun doðumu sýrasýnda da hapisteydim” diyerek taþý gediðine koydu. Bölükbaþý’nýn yargýlanma süreci 1959’a kadar sürdü, dava Bölükbaþý’nýn beraatýyla sonuçlandý.


DP’nin baskýlarý artýyor

1957 seçimlerinden oy kaybederek çýkan DP’nin muhalefet üzerindeki baskýlarý iyice arttýrmasý üzerine 1958 sonbaharýnda Osman Bölükbaþý’nýn CMP’si ile Remzi Oðuz Arýk’ýn Türkiye Köylü Partisi (TKP) birleþerek Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) adýný aldý. Bölükbaþý da baþkaný oldu. Benzer bir birleþme ‘sol cenahta’ da oldu. Fethi Çelikbaþ’ýn Hürriyet Partisi (HP) de CHP’ye katýldý. Bu ikililerin birleþmesine DP’nin yanýtý Vatan Cephesi’ni kurmak oldu.


27 Mayýsçý mý deðil mi?

DP iktidarýna son veren 27 Mayýs darbesini “meþru bir ihtilal” olarak deðerlendiren Bölükbaþý, darbecilerin getirdiði hukuk düzenine karþý çýkmadý ve Kurucu Meclis’e 24 arkadaþýyla katýldý. Ancak, adýnýn “27 Mayýsçýya” çýkmamasý için bazý manevralar yaptý. Örneðin darbecilerin kurmaya çalýþtýðý hükümete, önce üye vermek istemedi, ama CKMP’li Ahmet Tahtakýlýç’ýn Çalýþma Bakaný olmasýna razý oldu. 1961 Anayasasý’nýn lehine konuþmalar yaptý ama Yassýada Mahkemesi’ne baský anlamýna gelecek açýklamalar yapýlmasýna karþý çýktý, idam kararlan çýkmasý durumunda Milli Birlik Komitesi’nin bu kararlarý tasdik etmemesini temenni ettiðini belirtti.

15 Ekim 1961’de yapýlan seçimlerde CKMP yüzde 14 oy alýrken, Bölükbaþý bu sefer Ankara Milletvekili olarak TBMM’ye girdi. Dahasý, partisi CKMP, MP döneminden beri ilk defa büyük bir çoðunlukla, (65 milletvekili, 16 senatör) Meclis’te temsil edilme hakký kazanmýþtý. Seçim sonrasýnýn ilk bunalýmý Cumhurbaþkanlýðý seçiminde yaþandý. CHP, eski asker Cemal Gürsel’i, AP’nin bir kanadý Anayasa Profesörü Ali Fuat Baþgil’i aday göstermek istiyordu. Bölükbaþý ise Cemal Gürsel’e karþý çýkýyordu. Sonunda, CHP lideri Ýnönü ile AP lideri Ragýp Gümüþpala’nýn ikna turlarý sonuç verdi ve Bölükbaþý, “Hayatýmýn en büyük fedakârlýðýný yapýyorum” diyerek Gürsel’in Cumhurbaþkanlýðý’ný kabul ettiðini açýkladý. Ve Cemal Gürsel 607 oyun 434’ünü alarak Cumhurbaþkaný seçildi.

22 Þubat 1962’de, Harp Okulu Komutaný Talat Aydemir’in baþarýsýz darbe teþebbüsü sýrasýnda Bölükbaþý CHP lideri Ýnönü’nün yanýnda tutum aldý. Talat Aydemir ve arkadaþlarý, 20-21 Mayýs 1963 tarihinde ikinci kez darbeye teþebbüs ettiklerinde ve idam cezasýna çarptýrýldýklarýnda, Bölükbaþý idamlarýn topluma yarar deðil zarar getireceðini dile getirmekle yetindi.


‘Týrt Osman’ oluþu

Darbe sonrasý dönemde bozulan ve yeniden oluþturulan koalisyon hükümetlerine katýlýp katýlmama konusunda CKMP içinde çýkan bir dizi tartýþma ve bunun sonunda Bölükbaþý ve 25 arkadaþýnýn CKMP’den istifa etmesini, 14 Haziran 1962’de ikinci defa Millet Partisi’ni (MP) kurmalarý izledi. (CKMP 1969’da bugünkü MHP oldu.)

Þubat 1965’te AP Senatörü Suat Hayri Ürgüplü liderliðinde kurulan hükümete MP de dört bakanla katýldý (ki bu Bölükbaþý’nýn partileri açýsýndan bir ilkti) ama bakanlar arasýnda Bölükbaþý yoktu. Çünkü Bölükbaþý, partizanca yönetildiði için kýzdýðý TRT’yi ýslah etmek için, ýsrarla TRT’nin baðlý olduðu Turizm ve Tanýtma Bakanlýðý’ný istemiþ, bu görev verilmeyince de hükümette görev almamýþtý. Hükümet bu tavrýnýn bedelini aðýr ödedi. Çünkü Bölükbaþý koalisyonun sürdüðü sekiz ay boyunca durmadan TRT’yi eleþtirdi. Öyle ki bir oturumda tam beþ saat konuþarak bu alanda bir rekor kýrmýþtý. Adý ‘Týrt Osman’a çýkýnca da “TRT’nin partizanlýðýna karþý çýktým, adýmýzý Týrt Osman’a çýkardýlar. Hýrt’ý çok olan memlekette varsýn bir de týrt olsun” demiþti.


Asker cumhurbaþkanýna hayýr!

1965 seçimlerinde, seçim propagandasýný CHP ve Ýnönü karþýtlýðý, AP eleþtirisi ve katý bir komünizm karþýtlýðý üzerine kuran MP seçimlerde yüzde 6,16 oy aldý. Osman Bölükbaþý, yeniden Ankara Milletvekili seçildi. Bu yeni dönemde Cemal Gürsel’in ölümüyle boþalan Cumhurbaþkanlýðý makamýna emekli Genelkurmay Baþkaný Cevdet Sunay’ýn getirilmesi sýrasýnda þöyle bir demokrasi dersi verdi: “Gerçek demokrasi ile idare edilen, milli iradenin saygý gördüðü hiçbir memlekette, ordunun baþýnda bulunan bir zatýn, bizde Sayýn Cevdet Sunay’ýn geçtiði yollardan geçerek Cumhurbaþkaný olduðu görülmemiþtir. Böyle bir þeyi o memleketlerde düþünecek hayali geniþ bir tek insan bile bulmak mümkün deðildir (...) Ya bu yol olur da her Genelkurmay Baþkaný kendisini müstakbel Cumhurbaþkaný görmeye baþlarsa, böyle bir nevi veliahtlýk müessesesi kurulursa, demokrasimizin ve dolayýsýyla memleketin yarýný ne olur? Dünya bu manzara karþýsýnda Türkiye’de demokrasinin bulunduðuna nasýl inanýr?” Elbette, bu eleþtirilere kulak asýlmadý ve Sunay Cumhurbaþkanlýðýna seçildi.


Siyasete son nokta

1966 ve 1967’de birkaç kez MP baþkanlýðýndan istifa eden ve istifasýný geri alan Bölükbaþý, MP 1969 seçimlerinde oylarýnýn yarýsýný kaybedince, 1970’de bir kez daha istifa etti. Ve partililerin ýsrarý ile istifasýný bir kere daha geri aldý. Aslýnda yýllardýr sürekli saðlýk sorunlarý yaþýyordu. Son olarak, 1972 yýlýnda bir kere daha istifa etti. Yerine eski Genelkurmay Baþkaný Cemal Tural seçildi. Yani, Bölükbaþý’nýn eleþtirdiði askerci gelenek, kendi partisinde bile kýrýlamamýþtý.

Bölükbaþý, 9 Eylül 1973 günü, beþ gün sonraki seçimleri beklemeden milletvekilliðinden ve partisinden istifa ederek siyaseti býraktýðýný açýkladý. “Yüzünde göz izi yok sanarak siyaset denilen Leyla’ya gönül verdim. Sonradan anladým ki, benden önce 40 bin kiþinin nikâhýndan geçmiþ” lafýný bu zaman mý etmiþti bilmiyorum ama böylesi renkli, hareketli bir siyaset hayatýnýn ardýndan sessiz ve sakin bir emeklilik yaþadýðýný biliyorum. Sadece saðýn iki lideri, MHP Baþkaný Alparslan Türkeþ ve AP Baþkaný Süleyman Demirel ile kiþisel iliþkisini sürdürdü. Partisinden kopanlardan yakýnan Demirel’e “Üzülme...” demiþti, “Senin baðrýn henüz köy mezarlýðý, benim baðrým ise Karacaahmet’e döndü...”

Osman Bölükbaþý 6 Þubat 2002’de, 89 yaþýnda vefat ettiðinde geride renkli olduðu kadar acýlý, acýlý olduðu kadar ‘kýssadan hisselerle dolu’ bir hayat býraktý.


Özet Kaynakça: Samet Aðaoðlu, Aþina Yüzler, “Evren Ayhan, “Osman Bölükbaþý’nýn siyasi faaliyetleri (1913-2002)”, Marmara Üniversitesi, Türkiyat Araþtýrmalarý Enstitüsü’nde 2006’de kabul edilmiþ yüksek lisans tezi; Deniz Bölükbaþý, Türk Siyasetinde Anadolu Fýrtýnasý Osman Bölükbaþý, Doðan Kitap, 2005; Hayri Çopuroðlu, Hatýralarým: Kýrþehir, 1999; Cihad Baban, Politika Galerisi: Büstler ve Portreler, Remzi Kitabevi, 1970.

Taraf

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.