Forumİsyanım Var, Şikayetim Var  Yeni Konu 

Sigara yasağı üzerine

22 Mayıs 2008

deren

Tamam harika, büyük bir coşkuyla karşılandı bu sigara içme yasağı. İyi güzel de, tütün üretmek serbest, sigara fabrikaları kurmak serbest, sigara ithali serbest, "sigara içmek" yasak.. Bu koşullarda yeraltına iniyor demektir bu iş..

Öte yandan kapkaç hepimiz bilyoruz ki hemen hemen serbest, okulların önünde uyuşturucu satışı devam, ülkemiz bir uyuşturucu köprüsü, o da serbest, kalorifer bacalarının kenti kurum içinde bırakması da zımnen serbest, Muğla gitmiş termik santralle, egzos dumanları, saygısızlık serbest, o serbest, bu serbest hem de diz boyu sermest..

Bu aşamada kanımca ihtiyacımız olan tek şey saygı. İçenlere de, içmeyenlere de saygı..

Baş düşmanımız sigara mı şimdi? Meşrubatlar, gıda katkı maddeleri, kozmetik toksikler, ilaç sanayiinde olup bitenler, süt üretme teknikleri, sularımızın kirlenmesi, sebze ve meyvelerimizin birer hormon ve zehir bombasına dönüşmesi, denizlerimizin berbat olması, alkol, tiner, şiddet, herkesin belinde bir ruhsatlı ateş vs vs. Daha ne sayayım? Biz çevre koruma anlaşmasına imza atmayalım, sigara üretimine her yolu açalım, sonra sigara içmeyi yasaklayalım.. Ne olcak şimdi?

Kanımca sadece saygıya ihtiyacımız sadece ona.. Yani en zor şeye!
22 Mayıs 2008

nuhungemisi

Sevgili Nina,

Zamansız bir yazı olmuş kabalığından kaçmak için bulduğum cümleye bakar mısın? "Yanıtınız zamandan kurtulmuş bir yazı olmuş". Övüyor mu yeriyor mu belli değil!

Yani bu yazını aylar önce ya da aylar sonra da yayınlasan biz içeriğinden bağımsız okuyacaktık. Bu, elbette yazıya genelgeçer, evrensel bir özellik kazandırıyor ama günlük yaşam gerçeğinden kopardığı için de kanımca onu önemsizleştiriyor. Oysa söylenenler çok doğru şeyler ve anlamlı. Ancak sigara gerçeğinin bir yüzünü ihmal etmiş gibi...

Özetle, tüm söyledikleriniz doğru ama unutmayalım ki, sigaraya karşı olmak, bu tür çabalar içine girmek çok kişiye göre hep zamansızdır ve öyle de olmuştur. Oysa bir çok kişiye göre de hep geç kalınmış...

Çocukluğunu 12,5 saatlik, Sındırgılı İstanbul-İzmir Kamil Koçlarında geçirmiş birinin, yolculuğun bir gün öncesinde sabaha kadar "" diye dua etmesini, ruhani biçimde işitmiş kişilerin eseri belki de bu yasa... %95 olasılıkla yanına, sabaha kadar aralıksız, sonsuz bir hakkını derin bir bireycilikle ve sıfır empatiyle kullanan sigara içiciler düşerdi çünkü. Bu yasa o gün çıksa da erken miydi? Kanımca bugüne kaldığı için çok geç olmakla suçlanabilir ancak...

Bu yasanın bugün çıkması, temelinde haklı olması; yazınızda sözü edilen ikiyüzlülükleri, başka haksızlıkları elbette ortadan kaldırmıyor. Ancak derin sağduyunuzun ve geniş empatinizin, bu bağımlılık yaratan keyf maddesinin sizde yarattığı, yaratabileceği edebi yanılsamaya lütfen izin vermeyin.

Derin ve dumansız selamlarımı, içten sevgilerimi gönderiyorum size efendim. Ve sizi anlıyorum.
22 Mayıs 2008

deren

Sevgili Nuhun Gemisi, yazdığınız herşey doğru ama yine sadece üst yapıya dair ve temeli inşa edilmemiş bir şeyler görüyorum bu yasakta. Kanımca olayın sosyal boyutunda .

Bunun bir . Çocukların yanında içildiğini görüyorsanız onu da şikayet hakkınız olmalı.

Ancak işyerleri bu konuda serbest bırakılmalı. Yasaklayan olursa delinmemesi konusunda bulunmalı. Sosyal hizmetler kapsamında tedavi merkezleri açılmalı. Şu anda restoran, cafe ve içkili yerler panik içinde. Herkes bir anda sigarayı bırakmayacağına göre müşteri portföyü ne olacak? Kedisinin yanında bile sigara içmeyen bir tiryaki olarak bunları farketmeye hakkım olduğunu düşünüyorum.. Ne dersiniz?
22 Mayıs 2008

sultan

Bir tek şunu söyleyebilirim, bunca zarif tart-(ış)-maların arasında; Sonunda bu yasak geldi ve benim neredeyse ömrümü verdiğim bu mücadeleye bir tavır aldı dünya ve geç de olsa elbette Türkiye. En sonunda biz içmeyenlerin sigara içilmemesi konusundaki nezaket dolu uyarılarımız "yasal" bir haklılık kazanacağı için çok mutluyum. Ancak çok önemli bir uyarıda bulunmak istiyorum. Hani içenlerin yanında mağdurduk ya, şimdi onları mağdur etmemek için bazı önlemler almamız gerekli. Bağımlıları anlamak lazım ve onları durdururken eskisinden kat be kat daha şefkatli olmamız lazım.:D
İçiçilerin terörisliğini unutup, içmeyenlerin terörü diye bir şeyi yaratmayalım. Sadece saldırganlık ve üstünlük taslamadan davranalım.
Nina hanım ve ilhami Bey gibi olayı tarta tarta tart-(ış)alım.
Çünkü Ninam kimseyi rahatsız etmeden içer, İlhami Bey de "büyük bir sessizlikle" protesto eder. (Bak taksiler de boş dolaşmayacakmış, ceplerde bekleyebilecekmiş yeni yasa ile) Türkiye'nin rengi değişecek,görüntüsü, insanların "terbiye" konusunda görgüleri gelişecek,farklılaşacak. Bir devrim bu yemin ederim.
22 Mayıs 2008

Moshe

Selamlar.

Konu iş alanımı yakından ilgilendirdiği için bir kaç cümle eklemek istedim. Nina Hanım'ın ifade ettiği gibi tütün veya tütün mamüllerini üretmek, ithal ve ihraç etmek, iç piyasada pazarlamak sanıldığı gibi kolay değil. Hatta hiç kolay değil.

Aromalı Nargile Tütünü imal eden bir firmada çalışıyorum. Üretim izni alma süreniz ortalama 3,5 yıldır. Bu zaman içinde ilk başvuruyu yaptığınız esnada adres gösterdiğiniz işletmenizin tüm masrafları bir yana geçen zaman içinde harcadığınız çaba ve ödediğiniz harçlar ciddi bir maliyet ve çok sıkı bir denetim altındadır. Çok küçük bir örnek; Web sitemizi yaptırmış olmamıza rağmen son bir imzanın atılmaması yüzünden açtırmıyoruz zira suç kapsamına giriyor. Reklam yapmak, promosyon dağıtmak, burs vermek, bedava ürün dağıtmak, sponsor olmak gibi faaliyetlerin hepsi tütün üreticileri için kesinlikle yasaktır. Cezalarıda işletmenizi kaybetmenize sebep olacak kadar ağırdır.

Ve geçen yıl TAPDK'dan aldığımız bilgiler bu yıl tek tek gerçekleşiyor. TAPDK, mali şube ve jandarma tütün kaçakçılığı yapanlara, deyim yerindeyse terör estiriyor. En son operasyonda 21 kişi tutuklandı ve çete suçlamasından ötürü Ağır Ceza'da yargılanacaklar. Devlet, kaçakçılıktan kaybedilen ortalama 3 milyar doların peşine düşmüş bulunuyor.

Yani bu sektör gerçekten sanıldığı gibi kolay değil. Esrar satmanız şu an kaçak tütün satmakdan çok daha kolay.

Bu bilgilere ek olarak; emin olun ki tüm yasaklamalar tüketimi arttıracaktır. Geçen yıllarda sigara paketleri üzerine iliştirilen korkutucu ibareler Türkiye'de tüketimi % 6 oranında arttırmıştır. Bu ibareler sonrası tütün kullanma yaşı 12-13'e kadar düşmüştür.

Bu yasaların tek amacı kaybolan parayı geri kurtarmak ve kontrol altına almak. Bizim gibi diğer üreticilerde bu yasalardan oldukça memnunlar.

İçiciler için zaten gerekli düzeltmeler şu an üst kurulda düzenleniyor. Tütün cafe, nargile cafe açılabilir. Bunda bir yasaklama yok. Mevzuatı ağırlaştırılmış olsa da açmanız mümkündür. Bu sayede herhangi bir mekana gidip oturmak isteyen kişinin seçme özgürlüğü olmuş olacaktır. 2007 yılında Almanya'da içim yasağının akabinde sadece Berlin'de iki ayda 30 nargile cafe açılmıştır.

Hangi siyasi irade kendilerini destekleyen tütün tüccarlarının tekerine çomak sokabilir ki? Bu sadece oyunu kurallarına göre oynama çabası. Bu tip düzenlemeler zaten o büyük tüccarların zorlaması ile olmuştur.

Bu yasanın çıkacağı zaten biliniyordu buna rağmen BAT firması 1.3 milyar dolar vererek TEKEL'in tütün bölümünü aldı. (Gerçi ihalenin BAT'da kalacağı 1 ay öncesinden belli olmuştu. "Benim param çıkışmadı alamadım" değil yani :) )

Yani bu düzenlemeler bir nebze topluma faydalı olduğu kadar daha büyük çapta üreticilere ve devlete faydalı olacaktır.

İnsani değerleri korumak adına elbette gerekli bir düzenleme ve faydası hemen görülmeye başlandı.

Kanımca daha farklı nedenler, sıraladığım nedenlerden daha ağır değil.
22 Mayıs 2008

deren

Nefis, bu tam adına yaraşır bir forum uygulaması oldu..
23 Mayıs 2008

letitia

BEN DE ZAMANINDA GÜNEY KORE'YE TÜRKİYE'DEN İLK TÜTÜNÜ İHRAÇ EDEN BİR AİLENİN ÇOCUĞU OLARAK; BİRKAÇ KELİME YAZMAK İSTERİM:(
SONUÇ OLARAK BENİM BABAM DA SENELERCE SİGARA İÇTİ, GÜN GELDİ, O BIRAKTI, BİZ DEVAM ETTİK O'NUN İZNİYLE... HATTA GÜN DE GELDİ, O'NA HESAP SORDUK, "NE BUUUUU?" DİYE...
NEYSE UZATMAYALIM... BU İŞ BÖYLE GİDER... BURASI TÜRKİYE... HA TABİ Kİ KURALLARA UYACAĞIZ, NASIL UYDUYSAK ÖNCE UÇAKLARDA... AVRUPA'NIN BAZI ŞEHİRLERİNDE VE DAHA SONRA AMERİKA'NIN BAZI ŞEHİRLERİNİN SOKAKLARINDA FALAN...
EVET TRAJİ-KOMİK AMA; BİZİ GEÇTİK, SIRA BİZİM İKİNCİ NESİL ÇOCUKLARA GELDİ...
EN FENASI DA; BU KONUDAKİ UYARILARIN ARTMASIYLA BİRLİKTE, BİZİM BİRİNCİ NESİL ÇOCUKLARI GEÇ:( TAKİP EDENLER İŞİ DAHA ÇOK AZITTI(BENİMKİ DE DAHİL:(
BUNA NE DEMELİ:(
YORUMSUZ ARKADAŞLAR... :
SONUÇ OLARAK... "KİM TAKAR YALOVA KAYMAKAMINI"
23 Mayıs 2008

Moshe

Doğası gereği ergen insanlar yasaklanmış bir çok şeye daha fazla ilgi duyarlar. Tehlikeli olduğu söylenen her türlü alışkanlık ve eşya ile dans etmeyi bir nevi meydan okuma olarak görürler. Bu, onları umursanmadıklarını düşündükleri dünyaya attıkları bir nanik hareketidir.

Ben sigaraya 13 yaşımda başladım ve 15 yıldır toplamda 2 ay hariç sürekli içtim ve içiyorumda.

Her kıtasında savaş olan, 1 milyar insanın açlık sınırında yaşadığı, en çok anti-depresan ilaçların satıldığı, bütün değerlerin ayaklar altında olduğu ve her geçen gün daha da karmaşıklaşan bir dünyada bu tip alışkanlıkların çoğalmasını oldukça normal karşılıyorum.

Coca-Cola'nın sloganını hepimiz biliriz sanırım; Bu sloganla yetişen bir dünya kuşağına rehber olmak zor olduğu kadar böyle bir dünyada sevdiklerimizi ve kendimizi yıpratmadan tutunabilmek "Ateş ile imtihan" gibi.
27 Mayıs 2008

nuhungemisi

Kendisi de sigara içen ve bağımlı olan ama tutarlı kalmaya çalışan bir insanın yaklaşımı nasıl olmalı? Sigara gerçeğine gözünü kapatarak değil onunla yüzleşerek olmalı elbette. Ancak o zaman, kendisi kullansa bile, ona karşı önlem alınmasını haklı görebilir ve sınırlandırılmış da olsa kendi kimi haklarını savunma hakkına da sahip olur.

Unutmayalım ki sigara, bir miligramında 4000 çeşit zehir barındıran; tıpta, parfümeride kullanılan; bağımlılık yaptığı için insanları bir çeşit ağır çekim intihara sürükleyen; insanlık tarihindeki, en yığınsal kullanıma sahip bağımlılık aracıdır. Ulaşmanın, kullanmanın en kolay olduğu, estetize edilmiş ölüm anlamına gelir.

İronik olarak, Amerikan yerlilerinin beyazlardan intikamı diye niteleyebileceğimiz tütünün, her gün ağıza kolay sokmak için, pompalanan imajla girdiği sigara kıyafetini size yutturması anlamına gelen eski janjanlı reklamlarını nasıl unutabiliriz? Sigarayı bu reklamlar nasıl etkileyici bir dille "güzel bir yaşamın vaz geçilmez bir parçası" olarak sunmaktaydılar... Doğal olarak bu, insanları ve onların bir iki kuşağını etkisi altına aldı.

Evlerimizdeki misafir odalarının en baş köşesine koyulan sigaralıklar, yabancı sigara ikramları, kişilik sembolü gibi gösterilen çakmakların etkilemesiyle insanların, gençlerin karizmatik görünme yanılgısıyla başladıkları ve bağımlılık kazanıp vazgeçemedikleri artık en kısa zamanda geri dönülmesinde yarar olan, insanların en yaygın akıl-dışı işlerinden biri olarak sigarayı sadece kendi dar bağımlılık çıkarımız adına savunabiliriz. Tersi durumda sigara için bir babaya yazılmış trajik bir notu gözlerimiz yaşararak okumak zorunda kalabiliriz; aşağıdaki mektup www.nilinci.com sitesinden alınmıştır: http://www.nilinci.com/sozluk.php?process=eid&eid=3774


27 Mayıs 2008

Moshe

Söylediklerinizde haklısınız. Tiryakiler bu sorun ile yüzleşmek zorunda.

Kişisel olarak yasaklamadan sonra tüm yasaklara uymaya başladım. Elbette ki bu bir meziyet veya alkışlanacak bir durum değil kesinlikle. İçinde yaşadığım topluma olan saygı borcumdur.

Bu sorunun üstesinden devlet desteğinden mahrum olarak gelinmesi mümkün değil. Toplum üzerinde STÖ'lerin de desteği ile ciddi bir duyarlılık yaratılıp bir çok kesimden uzman kişinin oluşturacağı bir kurul tarafından mücadele yolları belirlenmeli.

Bazı firmalar sigara içmeyen personellerine daha fazla maaş veriyor mesela. Çok küçük ama etkili bir örnek. Buna benzer uygulamalar çoğaltılabilir. Ama sorunun temel nedeni psikolojik olduğu için en etkili yöntemde telkin olacaktır diye düşünüyorum.

Fakat unutulmaması gereken hususlar var. Ülkemizde günde 20 milyon insanın sigara aldığını düşündüğümüzde ortalam yıllık hasılat 15 milyar YTL civarında. % 300 dolaylarında vergisi var bu hasılatın. Bu verginin en büyük pastası TSK'ya gider.

Durum böyle olunca mücadele daha da zor. Kişisel olarak tamamen kökünün kazınacağına hiç bir zaman inanmadım ama insaniyet gereğide bir dizi eylemler mutlaka yapılmalı.

Örneğin; Vergi mükelleflerinden ayda 5 lira bile alınsa bu eylemler için çok ciddi bir finans edinmiş olunur.

Ama maalesef çıkar bu kadar büyükken büyükbabalar kıllarını kıpırdatmazlar. Karamsar olmak istemem ama bireysel mücadelelerden başka bir yol görünmüyor.

Bir de sektörün içinde olup büyük üreticilerin yaptıkları dolandırıcılıkları ve yukardakilerle olan ilişkilerini gördükçe sıtkım iyice sıyrılıyor. Zor!
29 Mayıs 2008

Moshe

Konu ile ilgili olduğu için bu haberi bu bölüme koymayı uygun gördüm.

Brezilya'da Sağlık Bakanlığı'nın sigara kullanımını azaltmak için hazırlattığı bu fotoğraflar büyük ses getirdi. Bakanlık bu fotoğrafları sigara paketlerinin arkasına basarak insanları sigaradan uzak tutmayı hedefliyor. Bu uygulamadan sonra sigaraya devam etmek gerçekten yürek ister.

İlgili link:

http://www18.gazetevatan.com/fotogaleri/resim.asp?kat=3743&page_number=1&ver=58

Bu sabah evden çıkarken sigara paketini çöpe attım. Haydi hayırlısı umarım başarırım.
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0