Forum7. Sanat-İzmirSinema  Yeni Konu 

DAVETSİZ-Hayaletli psikolojik korku

01 Haziran 2009

deepblueeagle

THE UNINVITED 

Başladığınız işi bitirin yoksa hayatınıza devam edemezsiniz! 
Geçen sezon izlediğimiz İspanyol korku filmi [REC]’ten buyana klas bir korku filmi özlemi içerisindeyiz ama Davetsiz, korku türünü sevenleri memnun edebilir. Filmde olabilecek tüm klişeler var. Bol kan, bıçak, hayaletler, düşler, mezarlar, büyük bir ev, üvey anne, ölmüş anne, mutsuzluk, masum genç kız gibi.

Anna (Emily Browning) akıl hastanesinden tahliye edilir, çünkü iyileşmiştir. Babasının evine döner. Evde babası, kızkardeşi ve üvey annesi, birlikte yaşamaktadır. Annesi bir yangında ölmüştür. Üvey annesi bir aile olmak istemektedir. Üvey annesi de aslında, annesi ölmeden önce hastalandığında ona hemşirelik yapan kadındır. 

Annesi, hasta iken evin kayıkhanesinde kalmaktadır ve kaza eseri bir yangında ölür. 

Annesinin öldüğü gece Anna ve kızkardeşi sahilde arkadaşları ile eğlenmektedir. Erkek arkadaşı Matt onunla sevişmek ister ve Anna ondan kaçar ve evine gider. Eve geldiğinde babası ile hemşireyi sevişirken görür. Ondan sonra ne olduğunu ise kimse bilmemektedir.

Anna, kabuslar, düşler, halüsinasyonlar görür. Annesinin hayaletini görmektedir. Mezarlarından çıkmış çocuklar görmektedir. Annesi ona kendisini öldürenin hemşire olduğunu söylemektedir. Anna, gerçek ile düşü birbirine karıştırır. Kardeşi ile birlikte üvey annelerinin, annelerinin katili olduğuna inanırlar. Ve onun kimliğini araştırmaya koyulurlar. 

Matt ise o gece Anna’yı evine dek izlemiş ve gerçekte olanları görmüştür. Anna’ya olanları anlatmak ister ancak bir tekne kazasında ölür. Anna ve kızkardeşi onu da üvey annelerinin öldürdüğünü düşünürler.

Anna, şerife gider, üvey annesinin kendi inandığı karanlık geçmişini anlatır, fakat, şerif, üvey anneyi çağırır, üvey anne Anna’ya yatıştırıcı iğne yapar ve eve götürür, yatağına yatırır, kızkardeşi odaya girer. Anna uyandığında kızkardeşini de iğneyle uyuşturulmuş bulur, üvey annesinin peşine düşer, ve sonra üvey anneyi öldürülmüş olarak görürüz, kızkardeşi ise eli kanlı bıçakla Anna’nın yanına gelir, üvey annesini öldürmüştür kızkardeşi.

Babası iş yolculuğundan döner ve Anna’yı görür. Anna babasına üvey annelerini kızkardeşi Alex’in öldürdüğünü söyler. Babası ise ona, kızkardeşinin o geceki yangında öldüğünü söyler. Donakalırız.

Ve film sürpriz bir sonla biter. 

Her şey Anna’nın beynindedir. O geceki yangında annesi de kardeşi de ölmüştür. Ve kazaya da Anna neden olmuştur. Anna ise bunu geriye itmiş ruhunda maskelemiştir. Akıl sağlığı bozulmuş, kendine şizofren bir dünya yaratmıştır. Gerçekle yüzleşmemek için, suçluluk duygusundan kurtulmak için üvey annesini suçlar. Kardeşini yanında hisseder, yaşıyormuş gibi. Ruhu hastadır. Üvey annesini öldürmüştür.

Sonu dışında film klasik bir öyküyü anlatıyor. Evi ve babayı ele geçirmeye çalışan üvey anne, bakıcı veya hemşire. Film bu haliyle yıllar önce Rebecca De Mornay’i bakıcı rolünde izlediğimiz “Beşikteki El-The Hand that Rocks the Cradle”’a benziyor. Veya Drew Barrymore’lu “Zehirli Sarmaşık-Poison Ivy”’ye. Ama bu kez bakıcı masum ve çocuk suçlu. 
Bu nedenle film bir hayaletli ev öyküsünden çok, ki film boyunca böyle düşünüyoruz, psikolojik bir gerilim. İnsan ruhunu anlatıyor. İnsan ruhunun karmaşıklığını. Ve psikoterapinin yetersizliğini, veya insanların, büyüklerin çaresizliğini. Örneğin, baba, filmde çok zavallı kalıyor. Zaten, film daha çok hayaletlere, düşlere, ürkütmeye odaklandığından, gerek kızın, gerekse üvey annenin ve babanın karakterlerini derinlemesine kavrayamıyoruz. Halbuki psikolojik gerilimler aksiyondan çok karakter çözümlemelerine dayanır. Bu filmde ise tiplemelerden çok olaylara önem verilmiş. 

Bu senaryoyu Michael Haneke’nin ellerine bırakmak gerekiyordu belki de. Ya da Cronenberg veya Lynch. Fakat film, yönetmen kardeşlerin ilk filmi. Bu nedenle bir ilk film olarak çok başarılılar. Kim böyle bir filmle sinemaya atılmak istemez.

Korku severleri doyuracak bir film. Korkmamız için beklenmedik şeyler olmalı biliyorsunuz.

Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0