ForumGüncel Politika - İskender'in Düğümü  Yeni Konu 

Bizans Akdeniz'de miydi?

13 Temmuz 2008

hurkus





İstanbul Valiliği, ‘Konstantiniye Haberleri’ dergisini, sırf derginin adı ‘eski Bizans’ı hatırlattığı’ için yasaklamış.

1991 Türkiye’sinde bizden önce bu topraklarda bin yıl yaşamış bir kültürü kendi kültürümüze altlık yapmak suç sayılıp yasaklanabiliyor.

‘Bizans dönemini’ bir devlet politikası olarak yadsıyan Türkiye’nin kültür konusunda ‘liberal bir devrim’ yapması hiç de kolay değil.

Düşünün ki, 12 Eylül askeri darbesi Edebiyat Fakültesi’ndeki ‘Bizans’ kürsüsünü kaldırtmıştı.

Üzerinde yaşadığımız topraklardaki eski kültürleri yadsımak, onu yok saymak ‘resmi devlet politikası’ haline getirilmiştir. Topraklarımızın üzerinde yaşamış tüm eski kültürleri sulayarak, Türkiye’yi yeryüzünün göz alıcı bir manevi bahçesi haline getirmek bugün resmen yasaktır.

Bizans’ı modern bir Türkiye yorumuyla irdelemenin, buralara Yunanistan’ın sahip çıkmasına olanak sağlayacağına inanmak, ancak hiç rendelenmemiş bir hışırlıkla mümkün olabilir.

Bizans İmparatoru I. Jüstinyen’in mezarını bularak ortaya çıkarmış bir Türkiye mi daha saygındır yoksa buradaki eski Bizans kültürünü yadsımak için fakültedeki kürsüleri fesheden bir Türkiye mi?

Türkiye, topraklarımızdaki eski kültürleri yeniden değerlendirip yorumlayarak dünya kültürüne büyük katkılarda bulunabilir. Kendi kültürünü de böylece çok daha çaplı bir perspektife yerleştirir.

Yapay ‘resmi kültür’ politikalarında ısrar etmek ise Türk kültürünü ve Türk insanını kısırlaştırır. Böylesine bir kısırlık ise, ‘çok sesli’ bir topluma temel oluşturmaz. Çünkü ‘kültür yasakları’ ile çoğulcu bir toplum yaratmanın olanağı yoktur.’

* * *

Bizans hala tabulardan biri.

Bundan dört yıl önce Fransa devlet başkanı, ‘Hepimiz Bizans’ın çocuklarıyız’ dediğinde de öfkelendiğimizi hatırlıyorum.

Bizde eski uygarlıklara sahip çıkmak, kültürel çoğulculuk, içerideki bir arzunun ve talebin yol göstermesiyle değil, dışarıdaki dinamiklerin ittirmesiyle gündeme geliyor.

Üstelik, Bizans’tan bize kalan sadece tarih değil, bugünkü toprak yapılanması da Bizans’ın mirasıdır.

Fatih Sultan Mehmet, Roma İmparatoru olmak istediği için Osmanlı’yı Bizans’ın tıpatıp bir sureti haline getirdi. Bir çift öküzün sürdüğü toprak parçasının özgür köylülere verilmesi ve oradan çıkan artık değere Saray’ın el koyması, tümüyle Bizans toprak düzenidir.

Bu, cumhuriyette de devam etmiştir. Bir yanı köylülük, diğer yanı bürokrasi olan bir tahterevallinin üzerinde sallanıp durmamızın temelinde de o eski yapı vardır.

* * *

Biz, insanlık áleminin parçasıyız...

Ayrıca Avrupalılığın temel değerlerine büyük katkılarda bulunmuş Roma’nın devamı bir uygarlığın mirasına sahibiz...

Ama ne yazık ki ‘erken cumhuriyet’ döneminin fanatik milliyetçi propagandası ve devletin ulus yaratma gayreti, bizi bunlardan koparmış vaziyette...

* * *

Bizans’a nereden mi geldim?

Önceki gün, Londra’daki Kraliyet Sanat Akademisi, Bizans dönemine ait 300’den fazla sanat eserinin yer alacağı bir sergi hazırlamakta olduğunu açıkladı.

Londra’daki Kraliyet Akademisi’nde 25 Ekim’de başlayacak olan Bizans Sergisi, beş ay sürecek ve Mart 2009’a kadar devam edecek.

Bu, İngiltere’de Bizans sanatına dair son 50 yıldır düzenlenen ilk büyük sergi olacak.

Ama...

Sergide Türkiye’den hiçbir eser bulunmuyor.

Belli ki Ankara Bizans korkusundan kurtulamamış...

İngiltere, Fransa, İtalya, Yunanistan, Ukrayna ve Rusya var ama Bizans’ın beşiği Türkiye sergide yok.

Bu ne demek?

‘Biz Türk ve Müslüman’ız ama dünyalı değiliz’ demek...

* * *

Bugün Fransa’nın başkenti Paris’te toplanan ‘Akdeniz Birliği’ne Başbakan düzeyinde katılıyoruz...

Akdeniz’in en has ülkelerinden biriyiz... Bu açıdan toplantıya katılmamız çok doğal...

Ama Ankara Bizans medeniyetine soğuk baktığı gibi ‘Akdeniz Kültürü’nden de hoşlanmıyor...

Yıllar önce Kültür Bakanlığı’nın resmi yayın organında, üst düzey bir bürokratın ‘insana en yüce değeri veren’ hümanizmin bizim kültürümüze düşman olduğuna dair bir yazısını okumuştum...

Bizans’a düşman isek Akdeniz Birliği’ne de katılmaya gerek yok...

Eğer değil isek Londra’daki son elli yılın en büyük sergisinde neden yokuz?

Biz bu başka uygarlıklardan korkma alışkanlığından ne zaman kurtulacağız?


Star Gazetesi
13.07.2008
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0