|
deepblueeagle
|
.jpg)
17 AGAIN
Kim 17 yaşına dönmek ister? Size bir şans verilse 17 yaşınıza dönüp yanlışlarınızı düzeltmek ister misiniz? Yoksa yine aynı hayatı yaşardım diyor musunuz? Geriye dönseniz yine eşimle evlenirdim diyebiliyor musunuz? Şimdiki aklım olsa hayatım bambaşka olurdu, daha mutlu olurdum diye düşünüyor musunuz?
17 Yeniden, bir geriye dönüş, hayatı gözden geçiriş, elindekilere sahip çıkma ve yetişkin olabilmenin zorluğu, sorumluluğu üzerine komik ve romantik bir gençlik/yetişkinlik filmi. Neşeli, anlamlı ve duyarlı.
Mike O’Donnell (Zac Efron) Hayden Lisesi’nin basketbol yıldızıdır. Yakışıklıdır, havalıdır, basketbol bursu ile üniversiteye girecektir. Hayatı basketboldur. İleride de bir basketbol yıldızı olmayı düşlemektedir. Ohio Üniversitesinin koçu onu izlemeye gelmiştir. İyi bir maç çıkarıp üniversite vizesi alacaktır. Yıl 1989. Sevgilisi Scarlett salona gelir. Ama durgundur. Maç başlar ama Zac devam etmez, Scarlett ile konuşur, onu çok sevmektedir, maçı bırakır, Scarlett ile olmayı seçer, bir bebekleri olacaktır. Hayatını onunla geçirmeye karar verir, üniversiteyi ve basketbolu bırakır.
Aradan 20 yıl geçer. Mike (yetişkinliğini Matthew Perry oynuyor) hayatta başarısız olmuştur, mutsuzdur. İşinde yükselemez, iki çocuğu ile iletişimi yoktur, onlarla konuşmayı, ortak nokta bulmayı beceremez. Scarlett ile ayrılma noktasına gelmiştir, lise arkadaşının evine yerleşir. Eşi Scarlett’i suçlamaktadır mutsuzluğundan. Onu mutlu etmek için evlendiğini, basketbola devam etse hayatının farklı olacağını, daha mutlu ve başarılı olacağını söylemiştir 20 yıllık evlilikleri boyunca. Scarlett bıkmıştır bu sözlerden.
Mutsuz Mike, lisesine gider ve eski basketbol fotoğrafına bakar. Yanına bir temizlikçi yaklaşır ve o yıllara dönmek isteyip istemediğini sorar. Mike istemektedir. Liseden ayrılır ve sonra bir mucize gerçekleşir (Amerika burası, mucizeler ülkesi) ve 17 yaşına döner. Ama şimdiki aklıyla. Bedeni ise 17 yaşındadır.
Mike, lisesine döner, hayata yeniden başlar. Kızıyla aynı sınıftadır ve kızı Mike’ın hiç hoşuna gitmeyen bir ilişki içindedir. Sonra oğluyla arkadaş olur. Oğlu pısırıktır biraz, ona kız arkadaş bulmasında, kendine güvenini kazanmasında yardımcı olur. Eşi Scarlett ile de tanışır tekrar. Basketbola yeniden başlar.
Ancak, yetişkin ruhuna sahip olduğu için okulda garip karşılanır. İyi davranışlarda bulunduğu için liselileri etkiler yine de. Oğlunu basketbol takımına sokar. Eski eşi ile arkadaş olur. Eşi ne olduğunu anlamamaktadır. Mike ise sahip olduğu değerleri sorgulamaya başlar. Yetişkin halinde çevresine ve yaşamına yabancılaşmış olduğunu anlar.
Ve sonunda yine bir ikilemle karşı karşıya kalır. Ya basketbol bursunu kazanıp kolej takımında oynayacak ve basketbol yıldızı olacaktır, ya da eski eşini tekrar kazanıp ailesini toplayacaktır. Gençlik hayaliyle yetişkin yaşamı arasında kalır.
Yine bir basketbol maçı vardır ve Scarlett yine gelir. Seçim yapacaktır Mike.
Bu sevimli komedide Zac Efron başrolde çok başarılı. Hem gençliğini hem de genç bedende yetişkin olma çabasını çok inandırıcı şekilde canlandırıyor. Zac Efron’u “High School Musical” üçlemesinden sinema seyircileri ve özellikle genç kuşak iyi tanıyor, Türkiye’de hayranı çok. Yetişkin Mike’ı oynayan Matthew Perry’i ise Bruce Willis ve Rosanna Arquette ile başrolu oynadığı Komşum Bir Katil’den (Whole Nine Yards) ve Friends dizisinden tanıyoruz. Bunun yanında bütün yan karakterler de çok başarılı. Mike’ın liseden arkadaşı uçuk kaçık Ned (Thomas Lennon), Scarlett’te duyarlı oyunuyla Leslie Mann, okul müdiresinde Melora Hardin, liseli gençler, çocukları, bütün oyuncular doğal ve inandırıcı.
2009 Amerikan filmlerinde erkekler 17 yaşında, kızlar da 16 yaşında kalmayı seviyor.
Türkiye’de sanıyoruz çok insan yaşamından memnun değil ve gençliğine dönüp sil baştan yapmak ister. Gerçek yaşamda olmasa da filmde görmek hoş. Saf, iyi kalpli bir film. Gençlik güzel şey!
|
Sitemizde yayınlanan yazılar, yazarlarını bağlar.
