Vatana ihanet eden vatanseverler!
27 Ocak 2014 15:55 / 1824 kez okundu!
Samuel Johnson vatanseverliği 1775'te şu çarpıcı cümle ile tanımlıyor:
"Patriotism is the last refuge of a scoundrel (Vatanseverlik bir alçağın son sığınağıdır)"
Vatanseverlik ve vatana ihanet geçmişte ve günümüzde hukuk sistemlerinin en büyük kutsallarından kabul ediliyor. Bu iki kavram oldukça muğlak olmalarına karşın kendilerine atfedilen olağanüstü değer nedeniyle demokratik gelişimini henüz tamamlayamamış toplumlarda safları kolaylıkla sıkılaştırmakta ve kutuplaştırmayı artırmakta. Vatana ihanet, tarih boyunca birçok devlet sisteminde tüm suçların en büyüğü olarak değerlendirilmiş ve şiddetli biçimlerde cezalandırılmış, günümüzde de sadece geri kalmış ülkelerin değil bir çok modern hukuk devletinin yasalarında yerini alıyor; vatanseverlik ise bir çok tabu ve simgeye dayandırılarak bireyin sorgulamadan bu gömleği giymesi isteniyor.
Ama haliyle dokunulması güç bu iki kutsal, bulunduğu konumu kaybetmek istemeyen politikacıların ve kraldan çok kralcıların her daim kurtarıcısı olarak karşımıza çıkıyor. Hukuki tanımların dışına çıkan politikacılar ve bürokratlar işlerine geldiği gibi vatanseverlik veya vatan hainliği yaftası dağıtıyorlar... Önce çok masumane güvenlik gerekçeleriyle sınırı çizilmiş vatana ihanet suçu bir bakmışsınız geniş bir yelpazeye iliştirilmiş. Ve mezarlıklar isimli isimsiz milyonlarca vatansever hainlerle dolu!
Vatanseverliğin kutsallaştırıldığı toplumlarda herkes kolaylıkla vatansever olabilir ve düşüncesini ya da eylemini beğenmediği insanları kolaylıkla vatan hainliği ile suçlayabilir.
Bunun bir benzerini dindarlık / dinsizlik, laiklik / muhafazakarlık kutuplaşması üzerinden de yaşadık / yaşıyoruz. Ötekileştirmenin bu tarz enstrümanları maalesef toplumların ilerlemesinin önünde büyük engel...
***
Peki kimler vatan hainidir?
Evrensel hukuk kurallarının çizdiği tanım çerçevesindeki casusluk ya da savaş suçları değil konumuz. Bu sınırların dışına çıkan vatana ihanet suçlamalarından gelin örnekler verelim.
* 1920'de çıkarılan Hıyanet-i Vataniye Kanunu ile vatan hainliğinin sınırları oldukça geniş tutulmuş, bu kanuna dayandırılan İstiklal Mahkemeleri ile 3 yılda 1500 kadar kişi idam edilmiştir.
* Adnan Menderes, Deniz Gezmiş ve Erdal Eren kendi dönemlerinde vatana ihanet ettikleri iddiası ile idam edilmişlerdir.
* Bir darbe sonrası hukuk uygulaması olan "Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen" maddelerinin bir veya birkaçını değiştirilmesini teklif ederseniz vatan hainliği ile suçlanma olasılığınız artacaktır.
* Nazım Hikmet'seniz de vatana ihanetle suçlanabilirsiniz çünkü komünistsinizdir.
* Hrant Dink kimilerinin gözünde Türklüğü aşağılamak suçlaması ile cezası ertelenen bir vatan hainiydi. Ve öldürüldü.
* Dağlıca baskınında PKK tarafından kaçırılan askerlere sırf ölmedikleri için vatan hainliği sıfatı yapıştırıldığını hatırlıyorsunuzdur. Askere gitmek istemeyenler, vicdani ret hakkından yararlanmak isteyenler, bedelli askerlik yapanlar da kimi kesimlere göre vatana ihanet etmektedirler.
* Kurumları yıpratırsanız vatan hainliği sıfatına hak kazanmanız çok kolay olacaktır..
* İttihat ve Terakkicilerin 100 yıl önce Ermeni soykırımına neden olduklarını söylemeniz sizi ipe götürebilir. Ya da "Bu topraklarda Kürt, Ermeni öldürüldü" diyen bir yazarsanız soluğu yurt dışında almak zorunda kalabilirsiniz, bunların hepsi hiyanetin gerekçesi olarak görülür.
* 28 Şubat sürecinde dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener, Batı Çalışma Grubunun içine köstebek soktuğu iddiaları üzerine dönemin iki büyük gazetesi tarafından "Vatana İhanet!" suçlaması ile karşılaşmıştır. Yine aynı dönemde bazı gazeteci yazarlar Erbakan ve Çiller'i vatana ihanet etmekle suçladılar: Tek suçları seçimle ve uzlaşarak iktidara gelmeleri idi. Halbuki bugün, BÇG'yi kuran ve muhafazakar insanlara korku salan yapının vatan hainliği yaptığını iddia edenleri de görürsünüz. Devir değişmiş, vatan hainliği ile suçlananlar vatan hainliği ile suçlar olmuşlardır.
* Ege Ordu Komutanı Hurşit Tolon 2004'te katıldığı bir toplantıda şunları söylemişti: "İçimizde Kıbrıs'ta ver kurtul diyen hainler türedi. Kimin toprağını kime vereceğiz? Bu memleket hep güzel insanlar yetiştirdi. Ama son zamanlarda hain de yetiştiriyor..." Kendisi, hükümeti cebren ve hile devirmeye çalışan bir örgüt üyeliği iddiasıyla tutuklanmıştır ve kimilerine göre hain odur.
* Devlet Bahçeli, çözüm sürecindeki insiyatifi nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan'ı vatana ihanetle suçlamıştır.
IMF ile anlaşmanız, NATO ile işbirliğine girmeniz, Dünya Bankası'ndan borç almanız, çifte vatandaş olmanız, yurtdışında gayrimenkullerinizin olması, anadilinizin Kürtçe olması, Patrik olarak ekümeniklik talebiniz, barış istemeniz... Leyla Zana'nın ortağı olduğu iddia edilen bir mağazada çalışmanız ya da oradan alışveriş yapmanız... Bütün bunlar sizi vatana ihanetle suçlamak için yeterli sebepler olabilir. Hukukla değil, lafla.
***
Son dönemde de başbakan Erdoğan vatana ihanetle suçladığı kesimlerin sayısını artırdı. Önce Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu'nun “Gülen'i Bitirme Kararı 2004'te MGK'da Alındı" haberiyle ilgili olarak 'Devletin mahremini ifşa etmenin adı özgürlük değil düpedüz vatana ihanettir' dedi. Suriye'ye insani yardım götürdüğü iddia edilen tırların savcılarca durdurulması sonrası ortaya dökülen haberlerin hemen akabinde, MİT'e silah kaçakçısı demenin vatana ihanet olduğunu söyleyen Erdoğan hızını alamadı ve en son TÜSİAD başkanını vatana ihanetle itham etti.
***
Gördünüz: Vatana ihanetle itham edilmeyen vatan evladı bu topraklarda hemen hemen hiç yoktur. Vatanseverliğin kutsallaştırıldığı diyarlarda vatana ihanet ithamlarının sayısı bir hayli kabarık olacaktır. Devir değiştikçe suçlayanlar ve suçlananlar yer değiştirecektir.
Bir toplumu bundan daha kolay ne yıpratabilir?
Johnson kadar sert çıkmasak da bilelim ki vatanseverlik insan olmanın ön koşulu değildir, hiçbir zaman da olmayacak. Sığınacağımız limanlar varsın bol keseden vatanseverlik ya da hainlik dağıtılan limanlar olmasın.
Volkan ABUR
25.01.2014
Son Güncelleme Tarihi: 27 Ocak 2014 21:13
