Kehanet

28 Mart 2013 23:50 / 1487 kez okundu!

 


Pausanias der ki: “(Büyük İskender) uykusunda gördüğü bir düş yüzünden kurdu o kenti“...

“Kutsal Meles’in ötesinde, Pagos’un (Kadifekale) eteklerinde, 3 ya da 4 kez daha mutlu olacak Smyrnalılar” kehaneti hakikaten İzmir’i yeniden doğurur tarih sahnesinde.

Büyük İskender’in Sardes’ten Miletos’a geçerken İzmir’e uğrayıp uğramadığı çok bilinmiyor yine de. Amazon kraliçesi, mitolojk kahraman Smyrna’nın gönüllerdeki “kurucu başkanlık” sıfatı da tarihçilere rağmen hala dimağlarda yer ediyor. Ama “Anadolu Parsı'nın, İyonya’nın, Homeros’un; Kimmerliler, Lidyalılar ve Perslerin; Romalılar, Araplar ve Sasanilerin, Venediklilerle Cenevizlilerin ve nihayet Türklerin gözdesi İzmir görüyoruz ki bazen gavur ismini alıyor, bazen irfan geleneğinin eksikliğinden dem vuruluyor, bazen minik serçesinin adını tabelalardan indiriyor, bazen demokrasinin kalesi, bazense demokrasinin celladı olup çıkıveriyor.

"Kürt milliyetini Türk milleti ile eşit gördüremezsiniz" diyen de, dedesinin insanlarını saygıyla anan da İzmir'in böğründen çıkıyor. Bir tarih çizgisi içinde İzmir treninden kimler geçiyor, kimler... Hatalarıyla, sevaplarıyla, aşklarıyla, küskünlükleriyle... Ötekileriyle, ötekileştirenleriyle...

Mavi saçlı İzmir diyorum ona... Bir o kadar özel, bir o kadar güzel... Bir o kadar hüzünlü... Ve bir o kadar nazlı... İmbatı gibi bazen hırçın, bazen kırgın...

***

İzmir ayrı mahallelerde de olsalar birarada yaşama iradesini gösterebilmiş farklı kültürlerden insanların yuvasıydı uzun yıllar. Bu tabii ki çok da kolaylıkla başarılabilecek bir şey değildi. Afrikalı Türklerin dana bayramlarını, Sefarad Yahudilerinin boyozunu, Rumların sağlık teşekküllerini, Levantenlerin ticaretini, gece hayatını ve yıllara meydan okuyan köşklerini, Ermenilerin eserlerini, Müslümanların kervansaraylarını ve inancını kendi içinde yoğuran kent 1922 yangını ve sonrasında kurulan yeni Cumhuriyet ile birlikte uzun bir sessizliğe gömüldü.

Osmanlı yönetiminin uzun yıllar yüzüne çok da bakmadığı İzmir, kapitülasyonların avantajlarını en yüksek düzeyde yaşayan, limanı ile İskenderiye ve İstanbul'a meydan okuyan bir kentken ne olmuştu da belini doğrultamamıştı?

Bir çok depremden, veba salgınından ve yangından kurtulan İzmir ne olmuştu da küllerinden bu sefer doğamamıştı?

Büyük kentler, büyük müzeleri ve tarihleriyle var iken İzmir'in tarihi neden hala sahipsiz, öksüz ve yetimdi ki?

Onca renkli bir hayattan sonra sessizlik yakışıyor muydu bu kente... ?

***

Sorular belli, yanıtlar uzun.

Biz de nefesimiz yettikçe, dilimiz döndükçe bu sorulara yanıtlar arayacak ve İzmir'e hakettiği renkliliği yeniden kazandırmaya çalışacağız. Bunu yaparken geçmişle ya da şimdi olanla bir kavgaya tutuşmak değil hedefimiz. Çünkü kavga ettikçe kutuplaşacak, kutuplaştıkça da ötekileştirecek ve ötekileşeceğiz, biliyoruz.

Derdimiz geleceği inşa etmek...

Göreceğiz ki İzmir demokratikleştikçe; birey haklarına, çevresindeki canlı ve cansız her şeye saygı ve empati niteliği arttıkça; tarihine sıkı sıkıya sarıldıkça rahatlayacak, güzelleşecek ve daha da cazip bir kent olma yolunda hızla ilerleyecek...

Dario Moreno'nun tatlı ve güzel İzmir'i Tomas Tranströmer'in şiirlerinde, Ali Kocatepe'nin mısralarında, Yorgo Seferis'in Urla iskelede bıraktığı anılarında canlanıyordu zaten; şimdi yeniden sahneye inecek...

***

İzmir, ey güzel İzmir... Elimiz taşın altında...

“Kutsal Meles’in ötesinde, Pagos’un eteklerinde, Smyrnalıların mutlu olma vakti yine”

İşimiz seninle, gücümüz seninle...


Dr. Volkan Abur
Yüksek Mühendis

http://www.volkanabur.com

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
29 Mart 2013 01:23

yalcinulukaya

merhaba sn.abur..demokratiklesme sadece izmir icin dusunulen bir konu degil de tum ulkede ilerlemesi olumlu olacak bir tanim aslinda..izmir bu konuda, ulkenin ileri kentlerinden ustelik.. hatta, izmirli daha geri zihniyetli ellerde kalmis istanbul"ludan ankara"lidan bile cok daha mutlu; cok daha renkli inanin..
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.