NELER OLUYOR?

14 Mayýs 2016 08:43 / 1133 kez okundu!

 

 

Günlük yaþamýn, ekmek kavgasýnýn hay huyu içinde zaman akýp giderken insanlýðýmýzdan, deðerlerimizden her þeyden önce de, canlarý, geleceði kaybediyoruz. Ýþin en kötü yaný da etrafýmýzda, ülkemizde, komþu ülkelerde ve de dünyada olup bitenin nedenini tam anlamý ile kavrayamýyor, sanki her tarafýmýzý  ‘’nedensizlik’’ sarmýþ gibi bir görünüm oluþuyor.

Tüm bu olup bitenlerin nedeni nedir? Bu bir paylaþým kavgasý mý? Ýnsanlýk neyi paylaþamýyor? Tanrýyý mý? Ýnançlarý mý? Dünyayý mý? Malý mülkü mü? Tek bir Tanrýya inanýlýyorsa ve de Tanrý her þeye hakim ve her þeyi biliyorsa kullarýn paylaþamadýðý nedir? Bu kadar mezhebin inancýn ortaya çýkmasý nedendir, hadi çýktý diyelim insanlarýn bunun için birbirini öldürmesinin savaþmasýnýn nedeni ne olabilir? Oysa bu dünya herkese yeter, herkesi doyurur. 

Tehlikeli olan bir durum da toplumsal hayat ve çaðdaþ zamanda bu ‘’nedensizlik’’ belirsizlik, boþluk duygularýnýn, bireysel çaresizlik duygularýnýn toplumsal çaresizliðe dönüþmesi ve de her þeyin faydacýlýk ve çýkarcýlýk üzerine inþa edilerek, tapýnmayý, gücü, iktidar olmayý seven bir topluma yönelmesi olmasýdýr.  Bunun dünyada özelliklede çevre ülkelerde emareleri açýk ve seçik olarak görülüyor olmasý insanlýk için büyük tehlike. Daha büyük tehlike de insanlýðýn içinde gizlediði tarihin bazý dönemlerinde savaþ ve öldürme tutkularýnýn ortaya çýkmasýna zemin hazýrlamasý en korkulan bir durum olmasýdýr. Nitekim,korkulanýn bölgede hatta dünyanýn bir çok yerinde insanlýðýn baþýna gelmek üzere olmasýdýr.Çok ilginç olaný da herkesin politikacýlarýn, liderlerin, sendikalarýn, siyasi partilerin sivil toplum örgütlerinin, derneklerin, vakýflarýn, kurumlarýn herkesin istinasýz herkesin ‘’suret-i haktan’’, özgürlükten, eþitlikten yana görünüyor olmasý,  ama ortada ne özgürlük, ne eþitlik, ne hak ne hukuk ne adaletin görünmemesi.

Her toplumun ve de toplumu oluþturan her insanýn hangi dinden, hangi inançtan, hangi ýrktan olursa olsun, ruhunun gün yüzü görmemiþ odalarýnda insancýllýðý, erdemliliði, etik ve ahlaki deðerleri temel alan iyilik, güzellik, doðruluk, adalet duygularý vardýr. Peki, bu duygularý bastýran güç nedir? Mal korkusu, mülkiyet iliþkisi mi? Erk, güç, iktidar iliþkisi mi? Bunda da bir ‘’nedensizlik’’ sezilse de tüm baskýlara, etkilere hatta içimizde yýpranan, uyuyan duygularýmýzý gün yüzüne çýkaran vicdanlar mutlaka vardýr veya olacaktýr. ‘’ Vicdan kelimesinin sözlük anlamý; insaflý olan, hak gözeten, ne kadar baðnaz olursa olsun iyiyi, kötüyü, doðruyu, yanlýþý ayýrt etme hükümlülüðünü bilen insandýr.’’ Elbet bir gün vicdaný sözcük anlamýndan alýp gerçek hayata uygulayacak dingin, özgür, eþitlikçi, vicdanlý bir erk, bir irade çýkacaktýr. Her ne kadar bu durumun yarýndan bugüne olacaðý gözükmese de hiçbir þey yapýlamýyorsa bari  geleceðe umut olacak olan ‘’ çocuklarýmýzý kollayýp, koruyup, eþitliði ve sevgiyi öðretelim’’ yeter. 

Sabahattin Ýzcioðlu

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.