Ýlke mi? Hani nerde?

25 Aralýk 2013 18:15 / 1178 kez okundu!

 

 

Ortalýk allak bulak, akýlla akýl dýþýlýk birbirine girdi, mantýkla mantýksýzlýk iç içe, yolsuzluk, usulsüzlük, haksýzlýk, adaletsizlik iddialarý almýþ baþýný gidiyor. Gerçi bu ülke bunlara alýþkýn bir ülke, bu sorunlar, kendimi bildim bileli, aklým erdi ereli gündemden hiç düþmeyen sorunlar. Bu ülke ne yolsuzluklar, ne soygunlar, ne hýrsýzlýklar, gördü. Bir gecede bankalarýn içi boþaltýldý, çuvallarla paralar götürüldü, sonunda ne oldu hiç. 

Öyle ki, biz yarým yüz yýldan fazla zamandýr, halkýný sömürme yöntemlerini dahi beceremeyen, beceriksizce idare edilmiþ bir ülkeyiz. Öyle ilkesiz, öyle sorumsuz yöneticilerle yönetildik ki, artýk bu durum kanýksandý. Bakýnýz, göreceksiniz iki üç ay sonra yaþam normale dönecek, “Deniz Feneri” gibi tüm bu olaylar bilinçaltýna süpürülecek, sadece bazý vesilelerle arada sýrada gündeme gelecektir.

Peki, tüm bunlarýn temelinde ne var? Bazýlarýmýzýn söylediði gibi “politika” bu, “politikada her þey olur, düzen böyle gelmiþ böyle gider, sistem böyle” deyip kestirmeden sorununun nedenini kolaycýlýkla ortaya koyabiliriz. Oysa en gerici, bize göre yanlýþ görüþlerin düþüncelerin, ilerici görüþlerin, devrimlerin, deðiþimlerin hepsinin temelinde ilke vardýr, tutarlýlýk vardýr. Dönem dönem yanlýþ düþüncelerin, insanlýk dýþý görüþlerin bile iktidara gelmesinin nedeni döneme uygun ilkeli davranmasýdýr. Örneðin faþizm gibi. Komünizm gibi o dönemin dünya koþullarýnda, kendi içinde ilkeli ve tutarlý davrandýðý için iktidara gelmiþ, ne zaman ilkesizliðe, tutarsýzlýða baþlamýþlar sonlarýný da hazýrlamýþlardýr. Ama Avrupa gibi ülkelerin temelinde sömürü de olsa, artý deðer yaratmak da olsa on yýllardýr istikrarlý þekilde iktidarlarý sürdürmektedirler. Veya en azýndan gündemlerine bu kadar basit, ilkesiz konular gelmemektedir.

Ýlkesizlik nasýl baþlar? Kutsal yalanlarla, günlük, kýsa vadede çýkar iliþkilerinin kurulmasý ile, her tarafa, her kesime faydacý yaklaþmakla, çýkar ittifaklarýyla baþlar. Anlaþýlan o ki bu ilkesizlik uzun bir süredir baþlamýþ, bunun sonunda da yýkým sürecine girilmiþtir. Göründüðü kadarý ile yeni bir sürecin, yenilenmenin, deðiþimin baþlamasý gerekiyor. Þu an tam da böyle bir ortam var. Yeni bir iktidara, yönetime ihtiyacýn olduðu bir döneme ihtiyaç açýkça gözüküyor. Ama buna muktedir olacak, iktidar olacak, ülkeye güven verip sorunlarý çözebilecek bir yönetim, politika var mý? Daha açýk ve gerçekçi olarak bakalým, iktidarýn dýþýnda ülkede bir Türkiye partisi var mý? Maalesef gözükmüyor. Çünkü ayný ilkesizliði bu yönetime muhalefet edenler de yapýyor. Üç beþ oy için, iktidarýn kendi içinde kavga ettiði, ayrýþtýrdýðý grupla dirsek temasýna geçiyor. Veya iktidar dýþýna itilenlerden medet bekliyor, düþenleri, atýlanlarý toplamaya çalýþýyor.

Yalnýz günümüz dünyasýnda olumlu olan bazý durumlar da var. Artýk halkýn olaylara politikacýlar kadar ilkesiz bakmadýðýdýr. Önümüzde seçimler süreci baþlayacak. Halk bu süreçte iktidardan daha çok muhalefetin olaylara bakýþýný, muhalefet adaylarýn durum ve konumlarýna, kimlerle nasýl ittifaklar yaptýklarýna bakarak deðerlendirecek. Eðer istediði deðiþim olmazsa, kutsal yalanlara karþý yeni kanaat önderleri çýkaramazsa, týkanan kurumlarýn önünü açacak farklýlýklarýný ortaya koyamazsa halk yine eski iktidarýný tercih ederse hiç þaþýrmayalým. Bu durumda yine halký suçlamayalým, kendimize bakalým.

 

Sabahattin ÝZCÝOÐLU

24.12.2013

 

Son Güncelleme Tarihi: 27 Aralýk 2013 19:40

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.