Demokratikleþme Paketi hakkýnda...

10 Ekim 2013 14:03 / 1175 kez okundu!

 


Deveye sormuþlar neren eðri diye, devede nerem doðru diye cevaplamýþ. Deve misali, bu ülke ne zaman demokrasinin lezzetini tattý. Ne zaman demokrasiyi yaþadý? Bir kere demokrasiden söz etmek isteyenlerin, ülkeyi yönetenlerin kendilerinin ve partilerinin demokrat olmasý gerekmez mi? Nerede? Daha bu ülkede gerçek anlamda hatta burjuva demokrat nitelikte bir parti bile yokken nasýl demokratikleþme paketi hazýrlayabilir ve sunabilirler.

Daha açýkçasý, bu ülke hiçbir dönem demokrasiyi içselleþtirerek gerçek anlamda tam olarak demokrasiyi yaþamadý. Bu anlamda halk, demokrasinin tadýný bilmiyor ki, yýllardýr ve hala da bu halkýn önüne konulan sandýðý demokrasi dile yutturdular, açýkça benim anladýðým anlamda veya en azýndan vahþi olmayan, eþitlik, özgürlük, adalet ilkelerine ve temeline dayanan bir burjuva demokrasisi bile yaþanmadý. Evet, Cumhuriyet kuruldu. Cumhuriyet, Dünya savaþýnýn o karmaþýk, kaotik ortamýnda kuruldu, O dönem, dünyada doðru dürüst daha demokrasinin esemesi pek okunmuyordu. Mustafa Kemal ve arkadaþlarý Cumhuriyeti kurdu. O savaþ ortamýnda demokrasinin öne çýkmamasý bir ölçüde doðal ama o zamandan beride doðru dürüst Cumhuriyetin demokrasi yaný ilerlemedi, öne çýkmadý. Hala o dönem kurulan Cumhuriyetin nimetlerinden faydalanarak biraz nefes alabiliyoruz. Orta Doðu ülkelerinden farkýmýz bu. O dönemden beri iktidarlar tarafýndan aðýrlýklý olarak hep devleti ve bürokrasiyi koruma öne çýktý, halký koruma kollama hep ikinci planda kaldý. Bakýnýz bir düþünelim. Bu ülkede bu güne dek parasý pulu olmayan kaç milletvekili seçildi? Bir yerel seçimde dahi sýradan halktan biri, çok donanýmlý olsa dahi seçilme olasýlýðý var mý? Halkýn gerçek iradesi yönetime yansýdýðý bir dönem oldu mu? Öyle bir devlet ve bürokrasisi anlayýþý ve dýþa baðýmlýlýk geliþti ki bu sýnýrlý sorumlu Cumhuriyeti bile kabul edemeyip ikide bir darbe yapmak zorunda kaldýlar.

Demokrasinin lezzetinden kastým da, iþte böyle, zaman, zaman kaþýðýn ucu ile verip de sapý ile gözümüzü çýkarttýklarý bir durumun yerine insanlarýn özgürce, eþitçe, adaletlice yaþamalarýnýn ve de kendilerini ifade etmelerinin tadýna varmasýdýr. Bu da ancak gerçek demokrasi ile olur. Bu ülkede yaklaþýk elli milyon seçmen var iken seçim sisteminin adaletsizliði nedeniyle kullanýlan 8-9 milyon oy Meclis iradesine yansýmýyor. Alevi vatandaþlarýmýzýn, Kürt halkýnýn özgür talepleri, istekleri açýk ve net olarak pakete girmiyor ise ve de 12 Eylül darbe ortamýnda kurulan bazý kurumlarý, Anayasasý hala ayakta ve söz sahibi iseler, gelir adaletsizliði korkunç boyutlara ulaþmýþ ise bu nasýl bir demokratikleþme paketidir. Bu bir oyalama, halkýn aðzýna bir parmak bal sürmeden baþka bir þey deðildir. Bu paketin içindeki bazý maddelerde zaten doðal olarak normalde olmasý gereken maddeler, bunlarýn demokratikleþme ile ilgisi yok. Bunlar ayrýca bir lütuf gibi biz veriyoruz anlamýnda demokrasi diye yutturuluyor.

Aslýnda bu konuda o kadar çok söylenmesi gereken þey var ki sayfalar almaz. Önümüzdeki yerel seçimler hem partilerin kendi içinde, hem de ülkedeki demokrasi mücadelesinde önemli bir mihenk taþý olacaktýr. Umarým bu seçimlerin sonucunda demokrasi bir adým öne çýkararak yüzünü görür lezzetini az da olsa tadarýz.


Sabahattin ÝZCÝOÐLU

10.10.2013


Son Güncelleme Tarihi: 10 Ekim 2013 14:09

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.