Acaba olur mu dersiniz?

11 Haziran 2012 12:15 / 1594 kez okundu!

 


Arkadaþým, dostum, yoldaþým Süleyman Karakaþ’ýn ‘’Kýrýk Döngü’’ adlý eserinin söyleþi ve imza gününe katýlmak için 26 Mayýs'ta Eskiþehir’e gittim. Söyleþi ve imza günü, Odun Pazar Belediyesi'nin tahsis ettiði Zübeyde Haným Kültür merkezinde oldu.

Önce, yakýn zamanda ölen Nevzat Deringöl, Suat Aksak ve 1980 öncesi faþistlerce öldürülenle, eceliyle ölen kýrk dokuz insanýmýz saygý ile anýldý.

Sonra, Þair Muzaffer Cura’nýn moderatörlüðünde köþe yazarý Nabi Yaðcý ve Boðaziçi öðretim görevlisi Erol Köroðlu’nun konuþmacý olarak katýldýðý söyleþi yapýldý. Konuþmacýlar daha çok tarih üzerinde durdular. Nabi Yaðcý, iktidarlarýn, muktedirlerin yani ezenlerin tarihi yanýnda ezilenlerin de tarihi olduðunu, ama bu tarihin her dönem iktidarlarca bastýrýldýðýný, hafýzayý denetlediklerini, hafýza ile tarih iliþkisinin çok çetrefilli bir iliþki olduðunu, ulus olmaya baþlandýðýnda ‘’tarihi yanlýþ yorumlamanýn ilk koþulunun da’’ baþladýðýný belirterek asýl tarihi, Rembrand’in tablosunda olduðu gibi ön tarafta, çok aydýnlýkta görünenler deðil, arka, gri karanlýk bölgede bulunan kahramanlar tarafýndan yapýldýðýný açýkladý. Bizim tarihin de bu resimdeki gibi arkadakilerin yazmasýnýn doðru olacaðýný örneklerle anlattý.

Edebiyatçý ve tarihçi Erol Koroðlu profesyonel bir roman inceleyicisi olarak Kýrýk Döngü’yü incelemesinin kendi açýsýndan çok iyi olduðunu ve iyi bir kitapla karþý karþýya olduðunu söyleyerek, kitabýn tür olarak, belge roman türüne girdiðini örnekler vererek açýkladý. Bu tür yazar olarak, Kemal Yalçýn’ýn Rum komþularýný anlatan eserini örnek verdi.

Tarihi romanýn kurmacaya girdiðinde tarih olmaktan çýktýðýný, tarihin kurduðu dünya ile edebiyatýn kurduðu dünyanýn farklý olduðunu, doðru bilgi diye bir þeyin olamayacaðýný, geçmiþte olan her þeyin tarih olmadýðýný, her þeyin olduðu gibi yazýldýðýnda ortaya þizofrenik bir yazý çýkacaðýný anlatan Erol Koroðlu, Kadro hareketinden, Þevket Süreyya Aydemir’in 1952 de ‘’Suyu Arayan Adam‘’da bu eserinde bir metafor olarak kendi yaþamý üzerinden belirli bir Türkiye tarihini çok güzel anlattýðýný, ikna da ettiðini ama müthiþ kurmaca olduðunu belirtti. Ýzleyicilerin bu meyanda bir iki sorusundan sonra, Kýrýk Döngü’nün yazarý, Süleyman Karakaþ, kitabý hakkýnda kýsa bir açýklama yapýlarak, okuyucularýnýn kitaplarýný imzaladý. Kitlesel bir katýlýmýn olduðu imza gününde seviyeli bir söyleþi yapýldý. Benim için de en güzel yaný, Nabi Yaðcý ve Erol Koroðlu ile yaptýðýmýz söyleþiler ve kurduðumuz dostluk oldu.

Bence, bu günün en deðerli ve üzerinde durulmasý gereken yanlarýndan biri de 370 bin nüfusu olan Odun Pazar’ýn Belediye Baþkaný Burhan Sakallý’nýn söyleþiye katýlan misafirlere verdiði akþam yemeðindeki konuþmasý oldu. Bu yemeðe konuþmacýlarýn ve gündüz söyleþiye katýlanlarýn yanýnda, CHP Eskiþehir eski Milletvekili Zeki Önal ve arkadaþýnýn da olmasý geceye daha bir deðer kattý. Hoþ sohbet geçen yemekte Odun Pazar Belediye Baþkaný Burhan Sakallý'nýn konuþmasýnda, geçmiþte belirli bir kesimin dýþýnda her kesimin çok büyük acýlar yaþadýðýný, artýk bu acýlarýn yaþanmamasýný arzuladýklarýný, laiklerýn, anti laiklerýn, inananlarýn, inanmayanlarýn, demokratlarýn, Müslümanlarýn, Sosyalistlerin, Komünistlerin herkesin bir arada bulunabileceðini, ayrýlýklarýnýn bir arada olmalarýný engellemeyeceðini, burada olduðu gibi insani deðerlerin önemli olduðunu, ancak bu deðerlerin öne çýkmasý ile yaþanan bu acýlarýn önleneceðini içeren bir konuþma yapmasý bence günün en anlamlý olayý idi...

Bu yemekte, AKP'li bir Belediye Baþkaný ve Belediye Meclis Üyeleri, Eski TKP ve TBKP genel sekreteri, eski TKP davalarýndan yargýlanan insanlar, yeni kurulan Eþitlik ve Demokrasi Partisi'nin Ýstanbul üyeleri, eski CHP milletvekili ve halen CHP üyeleri bulunmaktaydý. Tüm bu konuþmayý izleyenler olarak bu tablo aynen Belediye Baþkaný’nýn konuþmasýnda adý geçen ‘’farklý olanlarýn’’ birlikteliði idi. Burada bulananlar da bu konuþmayý onaylýyordu. Ayný þekil de kitabýn yazarý Süleyman Karakaþ da bu konuþmayý destekleyici ve açýlým getiren bir konuþma yaptý. Yalnýz Eþitlik ve Demokrasi Partisi, Ýstanbul kadýn platformundan, Gülnur Aksop’ýn Belediye Baþkanýna hitaben ‘’üzerimizden elinizi çekin’’ önerisine Baþkanýn tatmin edici bir cevap veremeyip konuyu kaynatmasý da gözlerden kaçmadý. Acaba teorik olarak söz edilen ‘’farklý olanlarýn’’ bir arada bulunma istekleri, hayatýn her alanýnda ve ülke genelinde oluþturulabilinir mi? Hele de masum insanlarý telle boðan, katillere af çýkarýlmasý, Uludere katliamýný Ýdris Naim Þahin gibi deðerlendiren MHP ile ‘’fiili deðil ama zihni bir anlaþma yapan‘’ bir anlayýþ bu farklýlýklarýn bir arada bulunmasýna müsaade eder mi? Etmezse, bu ittifakýn karþýsýna bu ittifaký savunan müslümanlarla aynen bu tabloyu yansýtacak böyle bir oluþum ülke genelinde oluþturulabilinir mi? Ayrýca oluþturmaya çabalamak deðer mi?


Sabahattin ÝZCÝOÐLU

10.06.2012


Son Güncelleme Tarihi: 18 Haziran 2012 13:25

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.