BARIÞ ÝÇÝN ELÝNDEN GELENÝ YAPMALISIN ÝZMÝR!
29 Aralýk 2009 16:40 / 2021 kez okundu!
12 Eylül 1980 faþist darbesiyle ülkemize karþý saldýrýya geçildi. Saldýrý tüm ülkemize ve tüm halkýmýza karþýydý. Darbeci olanlarý sadece askerlerden ibaret sanmak büyük yanýlgýdýr. Býrakýn karþý çýkýlmasýný; üniversiteler baþta olmak üzere, sivil kesimden istediði desteði aldý faþizm.
Faþizm bu kez 12 Mart gibi hazýrlýksýz deðildi. O zaman 9 Mart askersel darbesini önleyebilmek için, hazýrlýksýz ve aceleciydi. Ama 12 Eylül’de çok iyi plânlanmýþ ve örgütlenmiþ bir faþist diktatorya söz konusuydu. Bilmem ABD desteðini söylememe gerek var mý? Týpký Kahraman Baþkan Salvatore ALLENDE’nin Þili’sinde olduðu gibiydi çoðu olay.
Orada bakýrdý mesele. Burada enerji koridorlarý, enerji kaynaklarý, ülkemizin varlýklarý. Bir ülkeyi çökertmenin en iyi yolunun, halklarýný birbirine kýrdýrmak olduðunu biliyordu sömürgeciler. Ruanda’da böyle olmuþtu. Unutulur mu hiç Hutular ile Tutsiler’in kýyýmlarý? Yedi milyon nüfuslu Ruanda’da, üç ay gibi kýsacýk zamanda 800 bin kiþi sömürgecilerin çýkarý için öldürüldü. Elmaslar Fransa’nýn oldu ve unutulamaz travmalar, acýlar Ruanda’ya kaldý.
ABD malý 12 Eylül faþizmi de tüm halka karþýydý. Ama özellikle kardeþimiz, komþumuz, hýsmýmýz Kürtler’e karþý özel bir kýyým uyguladý. Vicdanlar Diyarbakýr Ceza Evi’nde yapýlanlarý hiçbir zaman unutmayacaktýr. Kayýplar, faili hiç de meçhul olmayan cinayetler, tecavüzler, yakýlan ve boþaltýlan köyler…
Bölgesel bir savaþ vardý. Bu da ülkemizin diðer bölgelerine terör olarak yansýyordu.
Sömürgeciler ve iþbirlikçileri ülkemizin dört bir yanýnda toplumsal laboratuarlarýný kurmuþlar ve kýþkýrtýcý deneylerini yapýyorlardý. Halkýn hem tepkisi ölçülüyor hem de psikolojik olarak, yaygýnlaþtýrýlacak savaþýma hazýrlanýyordu. Tüm kitle iletiþim araçlarý ellerindeydi; TV’ler, radyolar, gazete ve dergiler… Bunlarý da yanlarýna almýþ ve yönetebiliyor olmanýn rahatlýðýyla, planlarýný sinsice uyguluyorlardý. Deðiþik bölgeler, deðiþik toplumsal yapýlar sýnanýyordu, kýþkýrtýlýyordu.
Milyonluk Cumhuriyet Mitingi gerçekleþtirilen Ýzmir de, Seferihisar, Baðyurdu da deney alanlarý olmuþtu. Üçyol Semti’nde hain pusular kurulmuþtu. Kýþkýrtma had safhadaydý.
Artýk “terör” deðil, savaþtý istenen bu bölgelerde de…
Ýzmir, elinden geleni yapmalýsýn! Bu oyunu bozmalýsýn! Sen faþist bir kent deðilsin Ýzmir’im!
Çocuklarýmýzýn yaþam hakkýný koru Ýzmir. Dövüþmelerine izin verme, kaynaþtýr onlarý caným Ýzmir! “Dur!” de! “Dur, faþizm. Durun kan içiciler. Ben varým. Ben Ýzmir!” de.
De artýk Ýzmir. “Barýþ” de. “Kardeþlik” de. “Bir arada yaþýyorduk. Size raðmen yaþarýz yine de” de Ýzmir. Caným Ýzmir. Barýþa bir ses ver, bir soluk, imbatýn gibi…
Senin çaðrýný bekliyorum caným Ýzmir’im; üniversitelerindeki akademisyenlerinin, sanatçýlarýnýn, aydýnlarýnýn, barýþseverlerinin cesur yüreklerinden haykýracaklarý “Ýnsan, sadece insan olarak ve hemen þimdi çocuklarýmýz için BARIÞ ÝSTÝYORUZ!!!” sesleniþlerini sabýrsýzlýkla bekliyorum Ýzmir’im.
Sömürgecilere ilk kurþunu sen attýn, barýþ için de ÝLK ADIM senden olsun Ýzmir’im.
Vakit geç olmadan… Vakit geç olma… Vakit geç…
Ertuðrul Barka
24.12.2009