Forumİsyanım Var, Şikayetim Var  Yeni Konu 

Kurban ve bayram: İnsan arkadaşının etini yer mi hiç? - Orhan Bulut

15 Ekim 2012

hurkus

Kurban ve bayram: İnsan arkadaşının etini yer mi hiç? - Orhan Bulut


Bir kere daha insanların Kurban Bayramı geliyor. Bir kere daha her yer kana bulanacak. Bugünlerde şehrin bazı bölgelerinde hayvan pazarları kuruldu. Hayvan dışkılarının kokusu ortalığı sardı. Bir hafta sonra bu hayvanların boyunları kesilecek, kafaları koparılacak, derileri yüzülecek, vücutları parçalanacak.

Çoğu uzun yollardan geçerek İstanbul’a gelmişler. Tıka basa dolduruldukları vagonlardan, kamyonlardan inip büyük kentlerin çeşitli yerlerine dağıtıldılar.

Kendilerini doğuranlardan, kendi doğurduklarından uzun süre önce ayrıldılar. Bu sene dişi hayvanlara bir ayrıcalık tanınıyor. Onların öldürülmemesi isteniyor. Çünkü hayvan kıtlığı var ama damızlıklar ayrıldıktan sonra geri kalan erkek hayvanlar öldürülebilir. Ne demeli, inekler ve koyunlar bu sene biraz daha şanslı ama elbette bu çağrılara çoğu insan uymayacak ve hayvanları dişi ya da erkek olmasına bakmadan katledecekler.

Büyük kentlere getirilen hayvanlar bu yolculuğu çok kötü şartlarda yaptıkları gibi geldikleri yerlerde de çok kötü koşullarda kesilme, 'ölme bayramı'nı bekliyorlar. Daracık çadırlarda yan yana, üst üste.

Kıpırdamalarına müsaade edilmiyor, kıpırdamasınlar ki kilo alsınlar, sahiplerine biraz daha fazla para kazandırsınlar.

Kurbanlık hayvanlar, alınıp bir evin bahçesine getirilir. Çocuklar tarafından sevilir. Temizlenir, bazen tüyleri boyanır. Çocuklarla hayvan arasında, özellikle de hayvan bir koyunsa, dostluk kurulur. Ama öldürülme bayramı gelince bunların hepsi biter. Dünkü arkadaş, elinde keskin bıçağı olan bir kasap tarafından yere yıkılır, tekmeler atmasın diye ayakları bağlanır ve sonra bıçak boynuna girer.

İnsanlar bu durumu açıklamaya çalışırlar. Onlar, yani hayvanlar 'bizim için yaratıldı' derler.

Dolayısıyla dün dostumuz olan koyunu ertesi günü yere yatırıp öldürmek normaldir. Bir de koyun açısından düşünün.

Küçük bir insan, size dostluk ediyor. Size şeker yediriyor. Sizi okşuyor. Günlerdir çekilen acılardan sonra bu güzel bir şey. Giderek o küçük insana ve yanındaki büyüklere güven artıyor. Onların peşinden yürünüyor. İnsanlar bu dostluk gösterisini beğeniyorlar ve gülüyorlar.



Sonra bir sabah birkaç insan birden geliyor.Çocuk biraz geride, büyüklerin bacaklarının arasına saklanmış, yanında babası da var. Çocuğu öne çekmeye çalışıyor. Ortada garip bir durum var.

Dünkü sevgi, ortadan kalkmış bir telaş var.

Çocukta bir suçluluk duygusu hakim. Sonra bir adam yaklaşıyor ve koyunu kucaklayıp yere yatırıyor. Koyun direniyor bu garip duruma. Ama usta eller hızla ayaklarını bağlıyor. Direnmek boşuna ama hayvanı korku kaplıyor. Biliyor başına gelecekleri. Zaten etraftan kan kokusu geliyor. Belli ki arkadaşları, türdeşleri öldürülüyor. Sonra gözleri bağlanıyor. Artık sonuç belli. Gözlerinin önünden kısacık yaşamı geçiyor...

Kuzuluk halini, annesini, annesinin diğer kardeşlerini hatırlıyor. Onlar hep alınıp götürülmüştü. Sonra yaptığı o berbat kamyon yolculuğu gözlerinin önüne geliyor ve o anda sert bir metal boynuna giriyor, canı yanıyor bağırıyor, bağlı bacaklarını oynatmaya, kalkıp kaçmaya çalışıyor ama nafile. Kanı akıyor, metal yarayı büyütüyor ve giderek gücü kayboluyor. Bağlı gözleri kararıyor ve ölüyor.

Koyunun arkadaşı, küçük çocuk arkadaşının katledilişinin ayrıntıları ile seyrediyor. Buna zorlanıyor. “Erkek olacaksın” deniyor. Kız çocuklarına ise “kız olacaksın” ya da “kadın olacaksın” denmiyor!

Bazı çocuklar duruma isyan ediyor. Kaçıyor. Ama koyunu kurtarmak için, arkadaşını kurtarmak için bir şey yapamıyorlar. Bazıları bu nedenle bir daha ağızlarına et sürmüyorlar. İyi yapıyorlar. İnsan arkadaşının etini yer mi?

Bu bir ölüm bayramı. Kan ve ölüm, nasıl bayramla yan yana gelebiliyor?..


Sesonline.net

11.11.2009

***

Çizim: Firuz Kutal (Yarın işler kötü, bugünden kaçıyoruz...)

Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0