''Yeþilçam...''

30 Mart 2008 18:08 / 1848 kez okundu!

 

Masamda bir davetiye... Çok þýk, büyük boy siyah bir zarf içindeki davetiyeyi merakla açtým. Zarfý açtýðýmda içinden çýkan davetiye beni hem çok sevindirdi, hem de siyah-beyaz yýllara götürüverdi birden. Ayfer Tunç’un Yapý Kredi Yayýnlarý’ndan

Beni sevindiren ayný zamanda da “siyah-beyaz” yýllara götürüveren þey “Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfý (TÜRSAK)” ile “Beyoðlu Belediyesi”nce düzenlenen "1. Yeþilçam Ödülleri" törenine iliþkin “o” davetiye idi iþte.



24 Mart Pazartesi akþamý, gerçekleþtirilecek tören için Lütfi Kýrdar Uluslararasý Kongre ve Sergi Sarayý’nýn yolunu tuttum. Salonun ve soluklanma alanlarýnýn dekoru her ne kadar kafamda canlandýrdýðým ülkede yaþayan hemen hemen herkesin ayný þeylere güldüðü, ayný þeylere aðladýðý o “siyah beyaz yýllar”ý anýmsatmaktan uzak, çok renkli ve hareketli bir ortamsa da en azýndan giysilerdeki aðýrlýk siyahtan yana idi...



* * *



1973-74 yýllarýnda idi sanýrým. Kuruluþ yýllarýnda Yönetim Kurulu üyeliðini yaptýðým “Ýzmir Sinema Kültür Derneði (ÝSKD)’nin kurucu ve yürütücülerinden, þimdinin Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öðretim üyesi Prof. Oðuz Makal’la da, yýllar sonra bu törende karþýlaþtým. Meþguldü. Fazla konuþamasak da, o yýllarý anýmsadým birden. ÝSKD yýllarýnda her hafta ya Ýstanbul’a otobüsle gelir rahmetli Onat Kutlar’dan (Sinematek) çuval içinde o hafta göstereceðimiz filmin kocaman bobinlerini alýr, ya da o bir otobüs þirketine kendisinin vermesini temin edersek, Ýstanbul’a gelmeden gidip garajdan alýrdýk...



O yýllarda gösterime soktuklarýmýz Yeþilçam filmleri deðildi. Dünya sinemasýnýn ya da Sovyet Sinemasý’nýn örneklerinden oluþurdu hep. Tabii arada da Yýlmaz Güney filmleri...



* * *



Ödüllerin verileceði törenin baþýnda konuþan Kültür ve Turizm Bakaný Ertuðrul Günay, “Türkiye’de ilk kez, sinema alanýnda bir ödüle “Yeþilçam” adýnýn verildiðine” dikkatimizi çekti. “Yeþilçam zaten Türk sinemasýyla özdeþleþmiþ bir isim. Dolayýsýyla bu çok doðru bir seçim” dedi. Sayýn bakanýn katýldýðým en anlamlý cümlesi ise bana göre; “Yeþilçam’ýn bir zamanlar bir kuþaðýn neredeyse bütün ‘duygu dünyasýný’ kapladýðýný” dile getiren cümlesiydi. Beyoðlu Belediye Baþkaný Ahmet Misbah Demircan da “Yeþilçam’daki büyüklerinin kendisine zaman zaman ‘Beyoðlu’na sahip çýkýn’ dediklerini, kendisinin de ancak böylesi bir organizasyonla ilçeye sahip çýkýlacaðýný düþündüðünü” ifade etti. Sayýn Demircan’ýn bu giriþimin kalýcý ve giderek Uluslararasý bir hal almasýna olanak saðlayacak giriþimleri yaptýðýný vurgulamasý da çok sevindirici idi.



* * *



Konuþmalarýn ardýndan Behzat Gerçeker ve Enbe Orkestrasý’nýn sahnedeki “beyaz perdeden” filmlerin görüntülerinin yansýtýlmasýna eþlik eden Türk filmlerinin müziklerinden örnekleri seslendirdiði an ise, yaþamaya deðerdi doðrusu...



Yarýþmanýn jürisi de diðerlerinden deðiþik özelliðe sahip. Bu kez, filmlerin ön seçimini sinema emekçilerinin oluþturduðu "üretenler jürisi" yapmýþ. Sinemacýlarýn yaný sýra, iþ, kültür ve medya dünyasý ve akademisyenlerin yer aldýðý jüri de, her daldaki 5 aday içinden "Yeþilçam Ödülleri"nin birincilerini belirlemiþ. Gerçi gazetelerden TV’lerden sonuçlarý öðrenmiþsinizdir ama, yazýnýn bütünlüðü içinde Abdullah Oðuz’un yönettiði “Mutluluk” filminin “En Ýyi Film”, “En Ýyi Kadýn Oyuncu” ve “En Ýyi Müzik” ödüllerini kazandýðýný, Fatih Akýn “En Ýyi Yönetmen” olurken; Þener Þen’in de, “Kabadayý” filmindeki rolüyle “En Ýyi Erkek Oyuncu” seçildiðini de belirteyim.



Bir dönem çok eleþtirmiþ olsak da, seni seviyoruz “Yeþilçam”. Siyah-beyaz yýllarýmýzýn rengi, duygu dünyamýzýn kaynaðý, sen çok yaþa...



Yalçýn Ergündoðan


 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.