Toslanacak duvar...

14 Ocak 2009 15:33 / 2006 kez okundu!

 

Toslanacak duvar...

Türkiye bir türlü durulmuyor. Doðrusu, her yaný kokuþmuþ, her taþýn altýndan irili ufaklý çetelerin fýrladýðý, cephaneliklerin ortaya çýktýðý bir Türkiye’nin kolay kolay durulmasý da beklenemez elbette.

Hangi gerekçeyle olursa olsun, hangi gücün ittirmesi ile baþlarsa baþlasýn; önümüzde, yýllarca gözlerimizle gördüðümüz, þiddetini ve acýsýný çok yakýnýmýzda hissettiðimiz ama “bir þey yapamadýðýmýz” çetelere karþý sürdürülen bir mücadele var. Yýllar öncesinde ‘Susurluk kazasý’ ile ortaya serilen üstü örtülmüþ “çete devlet” yapýlanmasýnýn “Ergenekon Terör Örgütü (ETÖ)”ne dönüþmüþ yapýsý,cephaneleri ile birlikte gözler önüne seriliyor. Direnen, konumlarýný kaybetmek istemeyen devlete nüfuz etmiþ yapýya karþýn, anlaþýlan o ki, mücadele sürecek, çözülme devam da edecek. Mücadelenin yarý yolda kesilmemesi, duraksamamasý ya da sonuna dek sürdürülmesi için tüm ‘demokrasi güçleri’nin basýncýna ihtiyaç var elbette.
Þurasý artýk çok açýk. ETÖ, toplumda infial uyandýracak terör eylemleri yaparak, askeri darbeye zemin hazýrlamak istiyordu. Kýsýtlý da olsa mevcut haliyle yürürlükte olan tüm demokratik haklarý yurttaþlarýn, toplumun elinden almaya zemin hazýrlama çalýþmasý yürütüyordu. Ergenekon Terör Örgütü (ETÖ)'nün, planlarý artýk havalarda uçuþan, adeta “geliyorum” diye baðýran “aðýr çekim darbe”ye yol açma çabasýný kavrayamamak için; en hafifinden ve en masumundan, gözlerimizin tümden kapalý, vicdanlarýmýzýn da köreltilmiþ olmasý gerekiyor.

* * *

Ergenekon Terör Örgütü gibi yapýlanmalarýn, örgütlenmelerin bir kitle tabanýna ihtiyacý var elbette. Almanya’da Hitler öncesi, Mussolini Ýtalyasý’nda olduðu gibi... “Bu ‘kitle tabanýný’ kimler ve hangi hareketler oluþturuyor” sorusunun çok sayýda örneðini gündelik yaþamýmýzda görmek olasý. Bunlardan biri ve çok somut olaný geçtiðimiz hafta Eskiþehir’de gerçekleþti. “Sýradan faþizm, iþte bu!” dedirtecek cinsten. Gerekçeleri neydi? Çok basit. Ýsrail devlet aygýtýnýn ve baðlaþýklarýnýn, Filistinlilere saldýrýsýnýn suçunu, sýradan Ýsrailli yurttaþa ya da tümden Yahudilere mal etmek. Ona ilaveten de, 1915’de Anadolu’da yaþayan Ermenilere yaþatýlan “Büyük Felaket”e karþý yurttaþtan yurttaþa “özür dileme” köprüsü oluþturanlara, dolayýsý ile de Ermenilere kýzmak....

* * * 

Radikal gazetesinin duyurduðu ve yayýnladýðý fotoðrafla da belgelediði vahim tablo þuydu: 

Eskiþehir'deki Osmangazi Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Baþkaný Niyazi Çapa, Filistin'e saldýran Ýsrail ile Ermenilerden ‘özür dileme’ kampanyasýna giriþenleri kýnadýklarýný açýkladýðý basýn toplantýsý ve ellerinde taþýdýklarý “Bu kapýdan Yahudiler ve Ermeniler giremez, köpeklere giriþ serbesttir” yazýlý pankartlarý...

Ýþte bu. ‘Sýradan faþizm’ bundan baþka bir þey deðil ki. Olayýn duyarlý yurttaþlarca tepkiyle karþýlanmasý ve suç duyurularýnda bulunmalarýndan sonra yapýlan savunma, daha ilginç: 

“...Ermeni rock grubu ‘System of A Down’ da  demiþmiþ, öyle afiþ bastýrmýþmýþ...” 

‘Sýradan faþizmin’, ülkesi ve milliyeti olmaz. Her nerede olursa olsun, kim yaparsa yapsýn sonuç ve amaç ayný. 

12 Ocak 2009 günü Ýstanbul (Sultanahmet) Adliyesi’nde yaptýðýmýz “suç duyurusu”nda, hak savunucusu Avukat Eren Keskin’in açýklamasýnda ifadesini bulan da, tam bu idi: “Bu eylemi yapan kiþiler, Ermeni ve Yahudi vatandaþlarýmýza karþý ýrkçýlýk suçunu iþlemiþlerdir. Söz konusu kiþiler, bu suçun yanýnda ‘insan türünün’, diðer ‘canlý türlerine’ karþý aþaðýlayýcý bakýþýný da sergileyerek aslýnda "türcülük" de yapmýþlardýr. Ama, bugün, burada esas itibariyle suç duyurumuza konu teþkil edecek tutum "ýrkçýlýk" olacaktýr. Türkiye Cumhuriyeti devletinin altýnda imzasý bulunan Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi'nin 14. maddesi ve Türk Ceza yasasý’nýn 216. maddesi uyarýnca söz konusu eylemi gerçekleþtirenlerin cezalandýrýlmasý...”

* * *

Sürekli vurguluyorum ama, adeta bir turnusol iþlevi gören ve çok açýkça somutlanan bu olay vesilesiyle þunu bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Aslýnda ‘ýrkçýlýðýn’ da, ‘cinsiyet ayrýmcýlýðýnýn’ da, ‘homofobik’ tutumlarýn da kökeninde gizli, açýk “türcülük” yatar. 

Ýnsan türünün, diðer canlý türlerine karþý küçümseyici, aþaðýlayýcý, ben merkezci olarak geliþtirdiði “türcülük” tutumundan kurtulamayanlarýn toslayacaðý duvar da budur... 

“Þu ýrktan, bu ýrktan olanlar giremez, köpekler girer” demenin altýnda yatan da budur!.. 

14.01.2009

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.