‘Talim ve Terbiye’den geçenlerin sancýlý yüzleþmesi…

01 Mart 2012 00:45 / 1364 kez okundu!

 


Geçtiðimiz hafta (25/26 Þubat) ‘Toplumsal Olaylarý Araþtýrma ve Yüzleþme Derneði’nin düzenlediði çok kapsamlý sempozyumu izlemek için Taxim Hill Otel’de idim. Tüm tek tipleþtirme ceberrutluðuna raðmen direniþini sürdürerek Türkiye’nin çok renkli yapýsýný oluþturan farklý toplumsal dinamiklerden (Aleviler, Sünniler, solcular, Kürtler) oluþan bir izleyici profili ile birlikte iki tam gün boyunca soluksuz, birbiri peþi sýra akan oturumlarý izledim.

‘Milli Eðitim’ ya da esas itibariyle hâlâ adýyla ve sanýyla da varlýðýný sürdüren “Talim ve Terbiye”nin dayattýðý ‘resmi ideoloji’nin otoriter süzgecinden geçmiþ kuþaklar olarak, hepimiz tarihimizle yüzleþtikçe hafiflediðimizi, arýndýðýmýzý, rahatladýðýmýzý iliklerimizde hissettik...

Bu kapsamlý sempozyumun, “Devletin Resmi Ýdeolojisi: Kemalizm”, “Siyaset ve Resmi Ýdeoloji”, “Medya ve Resmi Ýdeoloji”, “Kimlik Meselelerimiz ve Resmi Ýdeoloji” þeklinde ayrýlan bölümlerinde; “Anaokulundan Post-doktoraya ‘Milli’ Eðitim ve Resmi Ýdeoloji” (Atilla Yayla, Esra Elmas, Halil Berktay, Ufuk Coþkun), “Darbeler Ülkesinin Bekçileri: Ordunun Resmi Ýdeolojisi” (Akýn Özçer, Gürcan Onat, Sevtap Yokuþ), “Yargýnýn Resmi Ýdeolojisi” (Mithat Sancar, Orhan Kemal Cengiz, Osman Can), “Kemalizm ve Sol Siyaset” (Chris Stephenson, Oral Çalýþlar, Oya Baydar), “Kemalizm ve Sað Siyaset” (Hamza Türkmen, Mustafa Akyol, Tanel Demirel), “Resmi Ýdeolojinin Halkla Ýliþkiler Departmaný: Türkiye’de Medya” (Ergun Babahan, Yavuz Baydar, Yýldýray Oður), “Kürt Sorunu ve Resmi Ýdeoloji” (Gülçin Avþar, Erkan Þen, Vahap Coþkun), “Sünni Müslümanlar ve Kemalizm” (Bahadýr Kurban, Bilal Sambur, Ergün Yýldýrým, Hilal Kaplan), “Aleviler ve Kemalizm” (Ali Kenanoðlu, Bülent Bilmez, Hasan Ali Düzgünkaya, Þenol Kaluç), “Azýnlýklar ve Kemalizm” (Ali Bayramoðlu, Ayhan Aktar, Mihail Vasiliadis, Rober Koptaþ) oturumlarý yapýldý.

DEMOKRASÝ VE SENFONÝ

Bu arada, Yüzleþme Derneði’nin oturumlarýndan biriyle çakýþsa da, ‘Küresel Yerel (KÜYEREL) Düþünce Platformu’nca ayný otelin farklý bir salonunda gerçekleþtirilen, dünyada çeþitli tanýnmýþ orkestralarýn þefliðinin yaný sýra Oxford Þehir Orkestrasý Birinci Þefliði'ni de yapan, Akbank Oda Orkestrasý daimi þefi Cem Mansur’un 'Demokrasi ve Senfoni' temalý konferansýný da izledim. O kadar keyif aldým ve bilgilendim ki. Son yýllarda izlediðim en etkileyici ve ufuk açýcý sunumdu desem, abartmýþ olmam.
Bu arada, Sovyetlerde, Stalin döneminde, 'eþitlik' adýna 'þefsiz orkestra' denemesi olduðunu ama, garip ve karmaþýk seslerin çýktýðý bir orkestra oluþtuðu görüldüðünden, hemen uygulamaya son verildiðini de öðrendim tabii. (Belirtmeden geçmeyeyim; bu söyleþiyi kaçýranlar için konferansýn bant kayýtlarýnýn bir an önce çözülmesi ve bu ilginç söyleþinin bir kitaba dönüþtürülmesi çok yerinde olacak…)

* * *

Dolu dolu geçen bu iki günde yeniden gerçeklerin acýttýðýný, yüzleþmeninse rahatlattýðýný bir kez daha bilince çýkarmýþken, Pazar günkü oturumlarýn aralarýnda otelin önünde, Taksim meydanýnda, ‘katliam’ protestosu adý altýnda Ermenilere yönelik kusulan nefrete tanýk olduk.
Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin'in de katýlarak konuþtuðu mitingde, atýlan sloganlarda öne çýkan temel konu, özünde Ermeni ve Kürt düþmanlýðý oldu. Bu nitelikteki bir mitingin Ýstanbul gibi çok kültürlü tarihi bir metropolün merkezinde, 'devlet / hükümet desteði' ile yapýlmasý, 1915 yýlýnda gerçekleþen Ermeni soykýrýmýnýn 100. yýldönümünün (2015) yaklaþmasý öncesinde, devletin izleyeceði tutumun da ipuçlarýný verdi aslýnda…

* * *

Ýskilipli Atýf Hoca, “þapka inkýlâbý”ndan 18 ay önce yazdýðý ve batýlýlaþmayý eleþtirdiði ‘Frenk Mukallitliði ve Þapka’ adlý risalesi nedeniyle 4 Þubat 1926'da “Þapka Kanunu”na muhalefetten Ýstiklal Mahkemesince idam edilmiþti. Geçtiðimiz hafta, Atýf Hoca’nýn adý Çorum'un Ýskilip ilçesindeki Ýskilip Devlet Hastanesi'ne verilerek, itibarý resmen iade edildi.
Bugün ise, (29 Þubat 2012) Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) Diyarbakýr milletvekili Altan Tan, mecliste “Hiçbir þekilde ýrkçýlýðýn bataklýðýna saplanmamýz lazým. Ýskilipli Atýf Hoca ile ilgili bir iki cümle söylemek istiyorum. Dün çok þanssýz bir konuþma oldu burada. Bir arkadaþýmýz rahmetli Ýskilipli Atýf Hoca'yý Ýngiliz ajanlýðýyla ve vatan hainliðiyle suçlamaya kalktý. Bunu esefle kýnýyorum. Ýskilipli Atýf Hoca, mazlum ve maðdur bir Müslümandýr. Kemalist diktatörlüðün katlettiði on binlerce insandan sadece biridir. Onun da anýsý önünde eðiliyorum, Allah'tan rahmet diliyorum...." deyince CHP ve MHP milletvekillerinin saldýrýsýna uðradý.

* * *

Milli Eðitim Bakanlýðý’nýn, Kemalci rejimin simgelerinden biri sayýlan faþizan 19 Mayýs stat tören ve gösterilerine son vermesi, “Atatürk milliyetçiliðine baðlý vatandaþ yetiþtirme" ve “Milli Güvenlik Siyaseti’ne baðlý olma” kuralýný ve ‘Milli Güvenlik' dersini de kaldýrmasý yetmiyor.
“Talim ve Terbiye”yle þýrýngalanan kalýplarý aþmak için daha çok yol almaya ihtiyacýmýz var. Henüz zorlu yüzleþme sürecinin baþýnayýz…


Yalçýn ERGÜNDOÐAN

01.03.2012

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.