KÖLE DÜZENİ, RECM VS...

12 Mayıs 2011 13:28 / 3571 kez okundu!

 


Elimdeki kumanda televizyondaki haberleri dolaşırken bir haber dikkatimi çekti. Bir defile yapılmış, spiker onun haberini veriyordu. Bir yanda podyumda vücutlarının her yerini gösteren üzerlerindeki transparan kıyafetlerle arzı endam eden mankenler teşhir ediliyor, bir yandan da kıyafetlerin kreasyonunu yapan genç tasarımcı bu defile; kadınlara yapılan şiddeti kınama için, “recm"e karşı yapılmıştır diyor.

Her hangi bir dine karşı olunmadığını, suçu ne olursa olsun hiçbir kadın taşlanarak öldürülmemeli diyerek defilenin amacının şiddete karşı yapıldığının altı çiziliyordu. Programın sonunda podyuma çıkan mankenlere, kadına taş değil gül atılmalı tarzında kırmızı güller atılıyordu.

Haberi izledikten hemen sonra elime kalemi aldım. Her ne kadar hiçbir dini hedef almıyoruz denmiş olsa da bu recm uygulamasının hesabı Islama ve Kur’ana fatura edildiğinden ben de Kur’andaki bazı ayetlerle bir şeyler yazma ihtiyacı hissettim

“Zina eden kadın ve zina eden erkek hemen her ikisine yüz celde-deriden yapılmış- kamçı ile kamçılayın. Allaha ve ahiret gününe inanıyorsanız Allah’ın dininde sizi onlara karşı acıma duygusu tutmasın ve müminlerden bir gurup onların cezalandırılmasına tanık olsun” Nur süresi 2 /3 /5 okunmalıdır.

“Ve sizden her kim hür mü’min kadınları nikah edecek bir zenginliğe gücü yetmiyorsa Ona da yasal çerçevede himayenize verilen mümin genç kızlardan /hizmetçilerden /kölelerden nikahlamak vardır ve Allah sizin imanınızı daha iyi bilir sizin bazınız bazınızdandır o halde fuhuşta bulunmayın gizli dost edinmeyin sahiplenilmiş kadınlar olmak yakınlarınızı bilgisiyle yasal çerçevede himayenize verilen kadınları nikahlayın ve örfe uygun herkesçe kabul gören bir şekilde mehirlerini verin evlendiklerinde fahişe işlerlerse o zaman hür kadına verilen cezanın yarısı verilir işte bu sizden günah işlemekten ürperen kimselerdir” Nisa/25 ayetin tamamını okuyun. Dikkat ederseniz taşlanarak ölüm cezası yok; çünkü ölümün yarısı olmaz sadece utandırma cezasıdır. Kadın ve erkek her ikisine uygulanır.

Nur süresi 3. ayete dikkat ederseniz haber cümlesinde zina eden erkek zina eden kadından zina eden kadın da zina eden erkekten başkasıyla evlenmiyor diyerek mevcut yasa haber verilmekte ve müminlere yasaktır denilmektedir; taşlama olsa idi ölüler evlenemezlerdi.

Eğer kınanacaksa, Kur’anı bilmeyen fakat Kur’an dış yanlış fetva veren cahil fetvacılar kınanmalı. İslam, cinsel eğitim verirken bile kadın ve erkeğin ruhunu öldürmemek için canlı insan kullanmaz, bu eğitimi karikatür ve çizgi filimle yapar. Siyaset adamı, ordu komutanı olan peygamberler ve müminlerin başkanları kadın pazarları kurmazlar, sadece Müslüman kadın ve erkek değil, her inanç ve düşünce guruplarından erkek ve kadını eş, aş, iş ve ev vermek suretiyle korurlar.

Kadını taşlayarak öldüren zihniyet kınanmalı fakat kadını çırılçıplak soyarak ortaya çıkarıp kıyafet pazarlayanlara ne yapmalı; bir taraf kadının bedenini, diğer taraf ruhunu öldürmüyor mu?

Not: İslam köleliği kabul etmez. Kur’anın indiği zamanda cahillerin ve zalimlerin sistemi hakim olduğu için Kur’an ilk önce indiği topluma hitap etmiştir. Köleliği sistemli olarak zamanla fiilen ortadan kaldırmıştır.


Serpil ÖZKASAP

11.05.2011





Son Güncelleme Tarihi: 12 Mayıs 2011 13:49

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
17 Mayıs 2011 18:21

ARKADAŞ

sevgili serpil özkasap
görüşünüze katıldığımı belirtir, aynı zamanda kuranda belirtilen nur suresi, nisa/25. ayetinin belirtildiği gibi taşlanmayla ölüm (RECM) yoktur. Zaten islamiyette işkenceyle ölüm olamaz çünkü islamiyet mantık dinidir. Hoşgörü dinidir. Ancak sonsuz hoşhörü hiçbir dinde de mevcut değildir.Gelelim mankenlerin yarı çıplak sunduğu kıyafetlere zaten biz insan olarak abartmayı çok severiz. Unutmayalım ki tesettür yaparak dindar, açık giyinerek modern olunmaz. Esas olan insanın kendini ifade edecek şekilde giyinip, topluma ve ailesine yakışır biçimde davranmasıdır. İsterse örtünmek için giyinir, isterse giyinmek için örtünür. Kişinin hür iradesi buna karar verir. ARKADAŞ

15 Mayıs 2011 19:31

BERA

'Bir Taraf kadının Bedenini, diger Taraf Ruhunu öldürmüyor mu?'.... GERÇEKTEN ÜZERİNDE DÜŞÜNÜLMESİ GEREKEN BİR CÜMLE ... YOZLAŞAN DEĞER YARGILARIMIZI ÇOK GÜZEL İFADE ETMİŞSİN ... TEBRİKLER SERPİL ÖZKASAP...
13 Mayıs 2011 21:53

burhankansız

güzel bir konuya değinmişsin Serpil hanım, eline sağlık...
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.