'Güneþi zapt edeceðiz, güneþin zaptý yakýn'

07 Kasým 2013 15:02 / 1745 kez okundu!

 


Ýlkgençlik yýllarýmda Aðrý Daðý’nýn zirvesine çýkýp dünyaya tepeden bakmak istiyordum. Ünlü eþkýya Mahmudo gibi daða çýkýp yeryüzüne nam salmak istiyordum. Ülkenin yönetim þeklini deðiþtirip insanlara hak, eþitlik, özgürlük ve adalet daðýtmak istiyordum. Aþktan yana nasipsiz yüreðimde çýlgýnca hayaller kurardým. En çok da Deniz Gezmiþ’e özeniyordum. Daraðacýna, yani ölüme özeniyordum. Çok þey yapmak istiyordum. “Güneþi zapt edeceðiz, güneþin zaptý yakýn” diyordum. Týpký Nâzým gibi… Güneþi zapt etmeyi düþünen ruh haliyle yaþýyordum.

Yýllar böyle geçiyordu ve ben hiçbir þey yapamýyordum. Oysa yaþamýn gerçekliði ütopyadan farklý bir þeymiþ. Þimdi düþünüyorum da neden zengin olmayý hayal etmemiþim? Fabrikalar kurmayý, gemiler almayý, iþ adamý olmayý hayal edememiþim de neden güneþi zapt etmeyi hayal etmiþim?

Gülüyorum kendi kendime… Zamanla aklým baþýma geldi, özenti ve hayallerimden kurtuldum. Gözlerimi uzaklara diktim, yakýnýmdaki her þeyden tiksinir olmuþtum. Uzaklar yakýnýma geliverdi þansýma. Kaderin böylesine kader derim iþte. Hayalleri býrak yola çýk dedim. Zahmetlere katlanmak gerek.

Kýsa bir zaman sonra yeni yurdumdaydým. Ege Körfezi’nin rýhtýmýnda geziniyor, Ýzmir’in yumuþak ikliminde, gökkubbenin yýldýzlarý altýnda yürüyor, sahilde sarmaþ dolaþ yürüyen sevgilileri hayranlýkla izliyordum. Sýcak huþu ile dolardý yüreðim. Mutluluðu bana ilk tattýran cennetim. Gerçek cennetler insana mutluluk ve dinginlik verir. Ýþte, ben þimdi hem mutluyum hem de dinginim. Artýk hayal kurmaktan korkuyorum, birebir yaþayabildiklerimle yetiniyorum. Kendime çekidüzen vermiþim.

Bunlarý neden mi anlatýyorum? Kendimi örnek göstererek, insan her þeyden önce kendini kurtarmaya çalýþmalý. Baþka nasýl anlatabilirim ki? Daha ne diyeyim; ama siz ham hayaller kurmaya ýsrar ediyorsanýz, anlattýklarým ufkunuzu açmýyorsa, o zaman devam edin. Ýsyan edin, direnin, itiraz edin, ister ölün ister öldürün. Siz bilirsiniz… Sizin özgür iradeniz neyi emrediyorsa, onu yapýn. Dikkat edilmesi gereken önemli nokta, özgür iradenizin özgürlüðünden emin olmanýzdýr. Çünkü Tanrý sizi yanýltabilir, lideriniz sizi aldatabilir. Yanýlma ve aldatýlma ihtimalinizi unutmayýn. “Ya Allah,” diyerek omuzlarýnýza basýp yükselenlere dikkat edin. Vaatlerine inanmayýn. Onlar özgür irade dolandýrýcýlarý. Her þey vaatlerle, ertelerle yarýnlara býrakýlýr. Kimileri yarýnlarýn vaadinde, kimileri de öteki dünya mutluluðunun vaadinde bulunur. Söylenen vaatler, ölüm denen zamanýn kýyýsýnda ya da sonrasýnda… Vaat edildiyse ihtimal aralýðýndadýr.

Basit bir üslupla ve basit cümlelerle anlatmaya çalýþýyorum. Hayata basit bakarým. Çünkü basit yaþam, basit bakýþlarla fark edilebilir ancak. Basit bakýldýðýnda yaþamýn derinliklerinde gizli þeytanlýklarý görebilirsiniz. Keskinlikte yara alýrsýnýz, güneþe dik bakmak kör eder insaný. Zaman gençliði hýzlýca eritir. Ben tüy akýllý insanlara üzülürüm. Þeytanlarýn üfürüðüyle savrulurlar, kutsal sandýklarý azgýn ütopyalarýn akýntýlarýna kapýlýrlar. Yaþama þanslarý yoktur böylelerinin. Yaþamýn ne olduðunu anlamadan, mutluluðu tatmadan ölürler. Yaþayamadan ölenlere, doðmamýþlara ölümsüzlük yaftasý yapýþtýrýlýr. Yaþamamýþýn ölümsüzleri ne demek? Aslýnda hepimiz ayný düþünürüz. Ýnsan kusursuz olamaz. Tepeden bakanlara kýzgýnlýðýnýz, tepeye çýkýp tepeden bakma arzunuzdandýr. Devran döndükçe nöbet deðiþir. Dünya dümdüz deðil; zirvesi var, vadisi var. Ýnsanlar da aynýdýr. Bencillik varsa eþitlik mümkün deðil. Ýnsanlýðýn tepesi de olacak, derin vadileri de. Þimdi derin çukurlarýn isyancýsýsýn; ama tepeye çýktýðýnda bir zalim gibi olacaksýn.

Ben yaþamda adalete olan inancýmý çoktandýr yitirdim. Doðanýn da adaleti yok. Kurdun kuzuyu yemesi Tanrý’nýn adaletidir. Adalet dedikleri ayný zamanda vahþet deðil mi? Bir zamanlar bir köpek hýrlayarak bana saldýrdý. Yumruðumu kullanmadým, sadece tabancamýn tetiðine bastým. Sonuç, savaþý ben kazandým. En orantýlý gücümle ve en adil adaletimle…

Anlaþýlmam bakýmýndan diyorum ki; halkýn yüzde sekseni tüy akýllýdýr. Tüy akýllýklar en hafif rüzgârla bile oradan oraya savrulurlar. Biri sokakta baðýrýrsa, diðerleri koroya çevirir. Ýsyan etmeyi bilirler, itiraz ederler; ne istediklerine gelince þaþkýn þaþkýn bakarlar. Tembellik ve beceriksizlerine sürekli mazeret ve bahane ararlar. Ýsyan, beceriksizliklerine bahane; itiraz etmek, tembelliklerine mazeret olur.


Þakir KADAN / ÝZMÝR

06.11.2013

Son Güncelleme Tarihi: 07 Kasým 2013 19:46

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.