Dershaneleri kapatmak o kadar kolay deðil

02 Ekim 2012 15:02 / 1415 kez okundu!

 


Yýkýlmýþ, enkaz haline gelmiþ yapýlarýn kýrýntýlarýndan kendi sitilini, kendi mimari tarzýný yaratmak amacýyla yeniden yapýlar yapmak ne derece saðlýklý olursa, þu anda uygulanacak eðitim sistemimi de o derece saðlýklý olacaktýr. Gerçi birisi cansýz yapýlar diðeri canlý insan, mukayese etmek doðru deðil ama olayýn vahametini anlamak açýsýndan bu kýyaslamayý yapmak durumunda kaldým.

OECD ülkelerinde matematik fen, dil derslerinde anlamada, kavramada, soru çözmede en sonuncu ülkeler arasýnda olan ülkemizin eðitim sistemi, analitik düþünmeyi öðretmeyen, yorumlama gücünü geliþtirmeyen, ezberci, biat kültürüne dayanan, kurnazlýðý, açýk gözlülüðü öðreten bir sistemdir. Hala da öyle devam ediyor. Þimdi de bu sistemin günah ve vebali; Bu bitmiþ tükenmiþ týkanmýþ sistemin yarattýðý sýnav sistemine karþýlýk oluþan dershanelere yýkýlmak isteniyor. Oysa dershaneler çökmüþ olan eðitim sisteminin bir parçada olsa ayýbýný çok cüzi bir ücretle kapatmaya çalýþan kurumlar olarak doðmuþtur.

Bir kere mevcut eðitim sisteminin alt yapýsý ve fiziki yapýsý yok. Tavuk kümesi gibi, dört duvarýn yapýlmasýný eðitim kurumu olarak görmek en büyük eksiklik ki, yeni tavuk çiftleri okullardan çok daha modern ve konforlu. Ýleriye gitmeyelim. Ýlçemizde, altý okulun birisinin hiç binasý yok, diðer okullarýn da, ilk ve orta kýsmý iç içe, tavuk kümesi olarak bile kullanýlmaz. Bu binalarda 7–8 bin insan eðiteceksiniz. Hani bu okullarýn donanýmlý kapalý, açýk spor salonlarý, fen, matematik, dil laboratuarlarý, kütüphaneleri, sosyal etkinliklerin düzenleneceði salonlarý, fikir ve düþünce üretilecek etkinlikler için odalar, hani sosyal kulüp ve dernekler için kullanýlacak yerler.

Gelelim öðretmen ve eðiticilere. Bir kere her iktidarýn baþa geldiðinde genellikle ilk yaptýðý iþ, okul yönetici ve müdürlerini deðiþtirmek olur. Yani liyakat esasýna göre deðil, iktidarýn anlayýþýna göre, biat edecek yöneticiler aranýr, atanýr. Böyle bir yöntemle atanan bir okulun yönetimi nasýl olacaktýr? Düzenin aradýðý, dersine girip çýkan robot bir öðretmen anlayýþý. Eleþtiri yok, öneri yok, düþünce üretmek yok daha doðrusu düþünmek yok, kendini geliþtirmek yok, sorgulamak yok. Bunlarý yaptýðýnýz, sorguladýðýnýz, hak istediðiniz de öðretmen öðrencinin karþýsýnda devletçe dövülme, coplanma ödülü alacaktýr. Peki bu öðretmenlerin yetiþtirdiði insan tipi nasýl olacak? Hani nerde? 5- 6 yaþýndan itibaren çocuðun tüm geliþimini izleyecek, yeteneklerini, kabiliyetlerini ortaya çýkaracak bu yeteneklerinin geliþimini saðlayýp önünü açacak, çocuklarýn yaratýcý, analitik düþünceyi öðrenerek yorumlama gücünü geliþtirecek bireyler olarak yetiþmesini saðlayacak uzmanlar, eðiticiler, öðretmenler…

Eðitim sistemimizin bu duruma gelmesinin nedeni sadece bu günün anlayýþý deðildir, yýllardýr, ittihat ve terakkiciliðin, darbeciliðin, askeri vesayetin, komplocu anlayýþý eðitim sistemini de bu duruma getirmesidir. Her iktidar kendi ideolojik açýsýndan sorunu çözmeye kalkarak daha da karmaþýk hale getirmiþtir. Bu günde yapýlan budur. Hele de iddia edildiði veya söylentilere göre, ‘’cemaat-Ak Parti arasýndaki gerilim siyasete sirayet ediyor’’, eðitim alanýnda dershanelerin kapatýlmasý olarak yansýtýlýyorsa durum daha da vahim.

Öncelikle terör olayý çözülür, ulusal bütçenin en az yarýsýndan fazlasý 6- 7 yýl eðitime ayrýlýr, zihniyet deðiþimi baþlatýlarak tüm öðretmenlerin demokratik bir ortamda öðretim ve eðitim yapmasýný saðlanýr, kendisini yetiþtirmesi desteklenirse, yukarýda kabaca anlattýðým fiziksel ortam saðlanýrsa ancak o zaman on yýl içinde dershanelere de ihtiyaç kalmaz. Yarýþ atý þeklin de yapýlan sýnavlara da ihtiyaç kalmaz. Ýþte o zaman dershaneler zaten kendiliðinden sönümleþir.

Þu an hiç olmazsa velinin günde bir paket sigara parasýna dershanelerde öðrenci birey olarak soru sorma, kendini ifade etme, tatlý bir yarýþa girme olanaklarý elde ediyor. Kendini insan yerine konulduðunu hissediyor. Evet dershane koþullarýmýzda çok iç acýcý deðil, ama dershanelerin, baþarýlý ve istekli olan maddi durumu iyi olmayan öðrencilere burs verme olanaklarý var. Birebir ders çalýþma, acil destek yöntemleri geliþtirilerek, pedagojik, psikolojik destekler verilmekte, her konuda rehberlik yapma, hatta öðrenci velilerine bile bu konuda açýklamalarda bulunarak eðitim sürecine katýlmasý saðlanmaktadýr. Bir de bunu yanýnda maddi olarak devlete vergi olarak katký saðlayan kurumlardýr. Aslýnda dershanelere teþekkür edilmesi gerekirken kendi ayýplarýný örtmek için kapatma önerileri getirmektedirler. Þu da bir gerçektir ki karþýdan göründüðü gibi para kazanan kurumlar olmadýðý gibi özel okullar ve dershaneler bu gün en zor durumda olan kurumlardýr.

Ýþte yýllardýr kendi sistemini oturtamamýþ ve yakýn zamanda da oturtulacaðý görülmeyen bu eðitim sisteminde hem de ideolojik ve politik nedenlerle dershanelerin kapatýlmasý çok büyük bir kaos yaratacaktýr. Asýl o zaman eþitsizlik baþlayacaktýr. Parasý olan uzayda da olsa çocuðunu okutacak saati 400- 500 lira da olsa ders aldýracak fakat var olan sistem deðiþmedikçe parasý olmayan ne yapacak?

2000 yýlýnda yapýlan, dershane temsilci olarak katýldýðým, ilçe eðitim danýþma kurulu toplantýsýnda, yukarýda anlattýðým reform ve deðiþiklikler yapýlarak, sistemin oluþturulmasý koþulu ile dershanelerin kapatýlmasý önerisinde bulundum. Bu soruna ideolojik, yanlý, taraflý baktýðýnýz da geçen on iki yýl da olduðu gibi eðitim sistemi daha da çözümsüz hale gelecektir. Bu ülke insanýný düþünen, olaya akýllý, mantýklý yansýz bakan eðitimciler, politik görüþlerine dershaneleri alet etmeksizin, dershanelerle uðraþmayý býrakýr, bir an önce eðitimde kalýcý radikal kararlar alarak bir yerlerden baþlarlar. Bu gün baþlasalar ancak 9-10 yýlda sistem ancak oturur. Þu anda dershanelerin varlýðý nedeniyle sistemin yanlýþlýðý bir nebze olsun kapanýyor, dershaneleri kapattýklarýnda sistemin tüm yanlýþlýðý ortaya dökülecek. Bu nedenle dershaneleri kapatmalarý çok zor. Göreceksiniz, düzenleme, reform yapmadan dershanelerin kapatýlmasýna önce veliler karþý çýkacaktýr. Onlarda biliyor da bunun böyle olacaðýný ama ah bu politika yok mu…



Sabahattin ÝZCÝOÐLU

02.10.2012


 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.