BEN PÝÞMAN DEÐÝLÝM SEVGÝLÝ SAPÝENSLER

21 Haziran 2016 10:01 / 2970 kez okundu!

 

 

Deðiþmeyeceðini düþünüyor musunuz Ýnsanýn? Umarým öyle deðildir düþünceniz. 
''Deðiþir insan zamanla'' olumlamasýna bir an önce gelmelisiniz. Gelmelisiniz ki siz de aslýnda çok uzun zaman sayýlamayacak Dünya gezegeninin geriye kalan ömründe evrimleþme adýna güzel bir katký saðlamýþ olun.

Sadece, kendiniz de dahil olmak üzere; salt bir noktada daha dikkatli olmanýz gerekli. O da bu deðiþimin olumlu yönde olmasýna katkýda bulunabilmek..
Okuyoruz, bilgileniyoruz kendimizi geliþtiriyoruz, insanlarý seviyoruz, hayvan dostlarýmýz için kapýmýza yemek ve su býrakýyoruz, evimizde ve bahçelerde çiçek, aðaç, sebze yetiþtirip en uç noktalarda bilinçlenip doðru düzgün insan olmayý sergiliyoruz.
Bunlara karþýlýk biz de bir þeyler bekliyoruz. Ancak beklediðimiz þeyler istediðimiz þekilde karþýmýza çýkmýyor.
Çok iyi iliþkiler içinde olduðumuzu düþündüðümüz facebooktan arkadaþýmýz ve komþumuz olan bir kiþi; Kurt, Ayý, Tilki ve Domuzlarýnda yiyeceðe ve suya ihtiyacý olduðunu vurgulayan bir yazýyý Facebooktan kendi duvarýnda kaleme alýp sizin kapýnýza yiyecek,su býrakmanýzý tiye alýyor aklýnca. Ona da hak veriyorsunuz, Yorumunu beðenmeyenler arasýnda yer alýyorsunuz, ve siz de kapýnýza yiyecek ve su býrakmaya devam ediyorsunuz iyi bir insan olmak, evrimleþmeye katký adýna..
Yaþýnýz biraz ilerlemiþ, þansýz olduðunuzu düþünüyorsunuz.
''Ben neden yirminci yüzyýl'ýn ikinci yarýsýnda doðdum ki'' diye hayýflanýp hýzla ilerleyen zamana ve ''geleceðe dönüþ' ün azar azar gözünüzün önünde gerçekleþmesine ve hýzla geçen ama yavaþlatmak için hiç bir þey yapamadýðýnýz zamana içerliyorsunuz.
Zaman dedim de son zamanlarda ben ''evren saati'' deyimine ya da olgusuna çok takýlmýþ durumdayým. Bir de insan oðlunun ''Evrimleþme'' ye yapacaðý olumlu veya olumsuz katkýya..
Meraklýsýnýz teknolojiye.. Görüp bilmek, anlamak isteðiniz yüksek. Bunun için en ileri teknolojiye deðilse de sizin iþinizi görecek hatta fazla bile gelecek düzeyde bir cep telefonu (Bu ona haksýzlýk) almaya karar veriyorsunuz. 
Telefon satan dükkanýn daha kapýsýndan içeri girerken, sizi ve sizin jenerasjonu tanýmada uzman bir satýcý, sizin için ayýrdýðý vitrinde beklettiði telefonu önünüze koyuyor.
Vücudunuzdaki tüm kaslar gevþiyor hazýrsýnýz gözünüzden anlaþýlýyor, biraz da ders çalýþarak gittiniz sorular sorup, verilen cevaplarla ''damardan viskinizi'' de alýyorsunuz baþýnýz dönüyor. Uzman satýcý o telefonu size satacaðýndan artýk emin sayfayý çevirip ''baþka ne satarýma'' geçmiþ bile.
Derhal size þarj bataryasý, telefon kýlýfý vb gibi aksesuarlarý da gösterip hepsini birden iki dakika içinde satýyor bu hýzdan þaþkýnsýnýz..
Mutlu mesut hala sarhoþ dükkandan çýkýyorsunuz..


Þu geliþen teknolojiyi daha bir yakýndan tanýyýp, konuyla ilgili geride kaldýðýnýzý olayýn sizden çok ama çok ileride olduðunu telefonunuza gelen mesajla acý acý anlýyorsunuz. içinizden biraz on dokuzuncu, biraz yirminci, biraz da yirmi birinci yüzyýl öfkesi kabarýyor inanýn artýk yapacak hiç bir þeyiniz yok.
Aldýðýnýz ve satýlmak için sizi bekleyen telefonunuz yurt dýþýndan kaçak sokulmuþ ve içine yazýlým atýlarak satýþa sunulmuþ, artýk dükkana giriþ þeklinizden midir? yoksa alnýnýzdaki yazýdan mý? orasý bilinmez, üstün bir pazarlama baþarýsý olarak size sizin rýzanýzla satýlmýþ, orada duruyor. 

Bizler, yirminci yüzyýl'a mý, Yirmi birinci yüz yýl'a mý ait olduðu pek anlaþýlamayan aradaki nesil gerçekten de iþimiz zor. Orada mýyýz, burada mý pek belli deðil.

AVUNUYORUZ

Avunuyorum iþte, geçen gün biraz daha rahatladým. National Geografic Kanalýnda Kýrkbeþ kilodan daha aðýr çekmeyen tam olarak felçli Einstein'ýn mirasçýsý yüzyýlýn dahisi evren anlayýþýmýzýn ilerlemesine katkýsý büyük olan kiþi'nin programýný izliyorum Stefan Howking güzel cümlelerle aðýr aðýr anlatýyor.. O anlattýkça ben bir yandan çok heyecanlanýyor bir yandan da rahatlýyorum. 


On üç nokta yedi milyar yýldan söz ediyor. (13.7milyar yýl) Evrenin yaþýndan söz ederken. Sudan karaya ciðer oluþturarak çýkan, ayaða kalkan canlýlardan söz ediyor. 
Hemen aklýnýza insan gelmesin bu oluþumda. Ýnsanýn Dünya gezegenine gelmesi için çok ama çok zaman geçmesi gerekiyor.

Ýnsan ve Dinozor birlikte yaþayamayacaðý için, Dünyada yüz elli milyon yýl yaþayan sekiz yüz elli tür dinozor nesli Atmýþ beþ milyon yýl önce on km çapýnda bir göktaþýnýn saatte Elli Dört bin km hýzla Meksika'nýn Yukatan Yarýmadasý açýklarýnda Dünyaya çarpmasý sonucu Ýki yüz bin km3 madde buharlaþmýþ, erimiþ, ya da yüzlerce km öteye savrulmuþ. Dünyada yaþayan canlý türleri yüzde yetmiþ oranýnda yok olmuþ.


Çarpma sonunda Yüz milyon mega ton TNT eþdeðer güç açýða çýkmýþ. Aylarca süren karanlýk, soðuk dönemde bitkiler fotosentez yapamadýklarý için besin zinciri kýrýlmýþ ve Dinozorlar yok olmuþtur. Sað kalýp evrimleþebilen bir kýsmý da günümüzeki kuþlarýn atasý sayýlmaktadýr.
Düþünün daha insan yok dünyada.. 


Dünyada Ýnsan varlýðýndan söz edebilmek için Yüz bin Yýl önceye gitmek gerekiyor ve bu konu tartýþmalý. 
Bir çamur hülasasýndan var olduðumuz tezi ve de evrimleþme sonucunda önceleri altý insan türü ile Dünyada boy gösterdiðimiz daha sonra bu türlerin ikiye inmesi (Neandarteller ve  Sapiensler)  Bunlarýn arasýnda da belki de bir birlerine karýþtýktan sonra Sapienslerin güçlü (ya da akýllý) çýkmasý sonucu Dünyamýzda Sapiensler olarak tek insan türü olarak kalmamýz günümüze kadar da bu tür'ün gelmesi.


Peki Ne diyor Howking? 
Diyor ki Dünyanýn ömründen yiye yiye geriye sadece otuz milyar yýl kaldý.
Eðer Dünyamýza bir gök cismi çarpmasý, yeni bir buzul çaðý dönemi ve benzeri insanýn yok olmasýný saðlayacak baþkaca bir olay olmaz ise ki bu ihtimal her an mevcut, Zaten kendiliðinden, Galaksimiz durmadan geniþlediði için otuz milyar yýl sonra daðýlacak ve yok olacaktýr.
Biz Dünyanýn baþýna herhangi bir taþ düþmeyecekmiþ gibi devam edelim, 
Uzay gemisi teknolojisi ve bu konu ile ilgilenen ýþýk hýzý ile hareket edebilen atom uzay gemileri teknolojisi otuz milyar yýl içinde geliþmez insaný kýsa sürede baþka galaksilere taþýyacak seviyeye ulaþmaz ise,
Ýnsanýn bu gün ki genetiði ve vücut yapýsý þeklinden farklý bir boyuta geliþtirecek Genetik Mühendisliði çalýþmalarý hýzlanýp 
baþka galaksilerde bulunan ancak Dünyamýz kadar güzel atmosfer bulundurmayan gezegenlerde belki de toksik hava soluyacak vücut genetiðine farklýlaþtýracak, Gündüz ve gece aþýrý sýcaklýk farklarýna dayanacak boyuta gelemez ise, yandý gülüm keten helva. 
Bu arada söylemeden geçmeyeyim yirmi yýl içinde ki biz yirminci yüz yýl ikinci yarýsý doðumlular bunu bile göremeyeceðiz, ilk Marslý insan doðacak,
Marsta oluþturulacak belirli yaþam þartlarý altýnda insan ýrký yaþamaya baþlayacak.
Hadi hayýrlýsý..

RAHATLIYORUZ.
Þimdi toparlamaya çalýþayým. Suyun içinde bir yaþam belirtisi olmaktan, evrile evrile su kenarýna gelmek, bazýsýna göre çamur hülasasýndan Adem ile Havva olmak, dünya da üremek,
varlýðýn için öldürmek, kendi hükümranlýðýnýn geleceði için dini kullanmak, korkutmak, silahlanmak ve kanunsuzluk ile;
zamanla diðer insaný öldürmeyi, aldatmayý, yanlýþ görerek evrilmeye katký koymak, dinsel etkilerle akýl yürütmemek, Sudan çýkýp akciðer oluþturup ayaða kalkýp yürümek, avlanmak, üremek, ateþi, tekerleði bulmak, öldürmemek, inþaata baþlamak, kanunlar koymak, hukuka uymak, düþünmek, diðer insaný kardeþin gibi görmek, savaþý saçma bulmak biraz farklý þeyler.
Sanýyorum ki insan’ýn kafasýný en çok, Tanrý kavramý ile arasýna zorla sokulan Ruhban sýnýfý karýþtýrdý. Ýnsan ile Tanrý arasýnda ‘’ben senin adýna Tanrý ile konuþur isteklerini iletirim ben ona senden daha yakýným.’’ Diyebilen arsýz bir sýnýf oluþmuþ ise evrimleþme inanýlmaz gecikerek insanýn canýna okunacak türümüz gelecekte olmayacaktýr. 
Ýþte bu nokta da iþler karýþmakta ve Howking'e göre insanýn evrimleþmeye yapacaðý olumlu katký bir portakalýn içindeki C vitamini kadar küçük ama çok da deðerli, ayrýca olmazsa olmazdýr.
Bizler evrimleþmeye ne kadar güzel katký yaparsak yani içimizdeki saf insan özelliðimizi korur ve onu satmaz isek insan o kadar daha güzel geleceklere daha kýsa sürede ulaþacak, atom uzay gemileri daha çabuk ve kolay yapýlabilecek, gen mühendisleri insan üzerinde baþka galaksilerde yaþayabilme özelliklerini geliþtirebilecek, kýsaca türümüz devam edebilecektir. 


Howking’e göre günümüz þartlarýnda en hýzlý uzay gemisiyle baþka bir galakside dünyaya benzediði anlaþýlan ve dünyadan dört kat daha büyük bir gezegene üçyüz atmýþ yýlda gidilebilir. 
Þartlarý zorlayýp da kaðýt üzerinde uzay geminizi hýzlandýrdýðýnýzda ise bu süre yetmiþ yýla düþebiliyor. 
Zorlayýn aklýnýzý, düþünün geleceðin atom uzay gemisini..
iþte bu nokta sadece bu nokta beni biraz rahatlatýyor.
O zaman seviniyorum sanki yirminci yüzyýl’ýn ikinci yarýsýnda doðup ta saflýk derecemi biraz koruyabildiðim ve devam ettirebildiðim için,
Aklýmý uyanýklýk, karþýmdakini maskeli tavýr ve sözler ile aldatmaya yönelik tarzda kullanmayý öðrenemediðim ve öðrenemeyeceðim için. 
Yoksa insanlýðýn hýzla gelecekteki kara deliklere çekildiðini hep beraber görüyoruz.

Özdener Güleryüz

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
07 Temmuz 2016 18:57

ozans

Arka planýný ve hikayesini bilmeyenler için biraz havada kalabilecek olsa da, bugün yaþanmýþ bir bireysel sýnavýn olumlamasý olarak gördüðüm bu yazý, bu zorlu olumlamayý insanlýðýn gelecekte deneyimleyemesi “muhtemel” olan imkan ve zorluklarla yüzleþerek yapýyor. Bunlar öyle belirsiz zorluklar ki, yazarýn bu gelecekteki deneyimleri gözleyebileceðinden bile þüphe duyarak bunu yapmasý, ancak öte yandan da göre göre cesaretiyle yazýda yola çýkmasý takdiri hakediyor. Bu yola çýkýþ, ýþýk yýllarýyla ölçülen yola çýkýþlardan daha anlamlý olabilir. Diðer yandan daha fazla düþünmek isteyenlere, yazýnýn ele aldýðý iki önemli tema olan yalan ve evrimsel/bilimsel ilerleme üzerine iki popüler kitap önermek istiyorum. Birincisi orijinali 2005 yýlýnda yayýmlanmýþ olan ve NTV yayýnlarýndan Nurettin Elhüseyni çevirisiyle dilimize kazandýrýlan “Gelecek 50 Yýl”. Önümüzdeki ve hatta belki de birçoðumuzun içinde gezegene veda edeceði 50 yýllýk bir zaman diliminin, bilimsel ve sosyokültürel olarak nelere gebe olduðuna dair fikir edinmek isteyenlere pek çok fikir veriyor. Ýkinci kitap ise tür olarak yalan söyleme davranýþýmýzýn evrimsel süreçteki önemini ve vazgeçilmezliðini vurgulayan -ki bu baþka bir olumlama penceresi açabilir-, yine NTV yayýnlarýndan Erhan Derya Kibaroðlu çevirisiyle çýkmýþ Ian Leslie’nin kitabý “Doðuþtan Yalancý”. Bu ilginç kitap ise aldatmanýn dinamiklerini anlamadan kendimizi anlamanýn mümkün olmayacaðý savýyla bambaþka ve ilginç bir evrimsel bakýþ açýsý sunuyor. Tüm yazarlarýn ellerine saðlýk.
23 Haziran 2016 16:57

ediparican

Sevgili Özdener aðabey, yazýnýzý büyük bir dikkat ve de ilgi ile okudum.Yazýnýn ana fikri konusunda bakýþ açýmýz çokta farklý sayýlmaz.Ancak facebook'ta paylaþtýðým duvar yazýsýna iliþkin tespitiniz konusunda biraz alýngan davrandýðýnýzý düþünüyorum.Bu konuyu sizinle yüz yüze konuþabilirsek birbirimizi daha iyi anlayabiliriz sanýrým.Emeðinize saðlýk.Sevgiler...
22 Haziran 2016 16:14

handansayaner

Kainatýn geçmiþi ve geleceði üzerinde düþünmek beni hep heyecanlandýrmýþtýr. Yazýnýzý okurken de ayný duygularý yaþadým. Sürekli evrilen evrende evrilen insanýn da bence yapmasý gereken, daha anne karnýnda iken sýnýrlamalar ve dayatmalara maruz kalmasýna raðmen; zihnini temiz tutmak, inancýný korumak ve kendisini daima geliþtirmeye çalýþmaktýr. Tabi sevgiyle. Zaten yaradýlýþ amacýnýn da sürekli çabada olmak üzere bu olduðunu düþünüyorum.Elinize yüreðinize saðlýk Özdener bey. sevgi ve saygýlarýmla.
21 Haziran 2016 15:24

Ýclal Günaydýn

Ozdener yazinda cok degisik duygular yasadim. Iyi insan olmanin gerekliliginde keyifle ilerlerken, hic bir isin ucundan tutmamis bazi insanlarin basit mudahaleleri, kendini odullendirme keyfi yasamak isterken genc bir tilkinin ablukasinda kalmak ve he her defasinda oldukca temkinli oldugumuzdan eminken yeniden tongaya basmak... Insan evrimi eskiden beri dinin tanimladigi kisa ve oz durumdan cok farkli. Ve bu beni korkutuyor.... Milyarlarca yil once baslayan bu seruvenin hala milyonlarca yil degisimiyle birlikte surecek olmasi.... Ben basitbir dunya kavramini, cennet ve cehennem varligini dusunerek mutlu olmak istiyorum. Bu adam da otursun yerinde. bizi korkutmasin.. Ellerine saglik arkadasim guzel yazin icin...
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.