Yola çıkarken heybemize yeterli azık almak gerek - Fergül Yücel

14 Mart 2013 12:45 / 1595 kez okundu!

 


1 Mart 2013 İzmir’de, 2 Mart 2013 Diyarbakır’da “küçük Millet Meclisi” adı altında yapılan toplantılara katıldım.

Bu organizasyon ve çalışmaları hakkındaki araştırmayı okurun çabasına bırakarak doğrudan toplantılarla ilgili izlenimlerimi paylaşayım.

Şanar Yurdatapan’ın moderatörlüğü takdire şayandı. Katılımcıların sınır tanımayan serbest atış konuşmaları, sorudan ziyade kendi görüşlerini açıklama inatlarına karşılık; oldukça nazikçe konuya çekme uyarıları, gerçekten toplantı yönetme konusunda ders niteliğindeydi.

İzmir kMM hamalı Pervin Mısırlıoğlu’nun yoğun çabalarını, renkli, samimi kişiliği ile her iki toplantıda da değerli katkısını söylemeden geçmek olmaz.

İzmir’de farklı duruşlarıyla çok sayıda STK ve partililer katılmıştı. Söz alarak “BARIŞ” ile ilgili kendi anlayışlarını ifade ettiler. Şu açıkça görülüyordu ki İzmirli “taşist, faşist, milliyetçi, barışa mesafeli” gibi sıfatlara müstahak değil.

Bu ithamlara karşı kendini savunma gibi bir niyeti de yok. Her kuruluş, dernek kendi politikaları doğrultusunda, kendi siyasi tarifleriyle silahların susmasını, barışı istiyor, sesini duyurmaya çalışıyor.



Diyarbakır’daki toplantıda da çok sayıda STK vardı. Ancak dikkatimi çeken bu kuruluşların ağırlıklı olarak İslami örgütler ve AKP’liler olmasıydı. Maalesef kendilerini sol, sosyalist, çevreci olarak tanımlayan farklı politik yaklaşımları olan STK temsilcilerinin ve siyasetçilerinin bu mecliste olmaması bir eksiklikti.

Toplantıyı düzenleyen Eyüphan Kaya’nın gayretleri takdire değerdi. Çünkü kendisi kalkıp Diyarbakır’dan İzmir’e katılmıştı. Ve biz İzmir katılımcılarını da doğu kültürüne yaraşır şekilde misafirperverlikle ağırlamıştı. Diyarbakır küçük Millet Meclisi çalışmalarındaki bu eksikliğin farkında olan Eyüphan Kaya’ın değerli çalışmalarına diğer STK’ların da gayretleri ile bu buluşmaların barış sürecine katkı koyacağını sanıyorum.



Bu arada yakın bir geçmişte “Ula Fille Hoş Geldin” adlı kitabının imza günü nedeniyle İzmir’e gelen Şeyhmus Diken de edebiyatçı kimliği ile oradaydı. İzmirli ekibe gösterdiği sıcak ve kıymetli misafirperverliği için şahsım adına ayrıca teşekkürü borç bilirim.

Sonuç olarak İzmir ve Diyarbakır toplantılarından kendi açımdan çıkardığım izlenimim:

Barış, iktidar, devlet ve siyaset dilinin şiddet içeren, içten hesaplı, kapalı pazarlıklar içinde, kışkırtıcı propaganda ve takiye ile yapılacak anlaşmalarla gelmeyecek bu ülkeye.

Barış, oldu bittiyle, sadece üstte sağlanacak bir sözleşmeyle çözülecek olay değil.

STK’ların ve tabandaki insanların dilinin çok daha insancıl, samimi ve sabırlı gayretleri ile gerçekleşecek uzun bir süreçtir.

Barış sürecinde siyaset aktörlerinin fonksiyonu, iki taraflı dökülen kanların acil olarak durdurması açısından çok önemli.

Gerçek ve kalıcı barış, tabanda zihniyet değişimini gerçekleştirecek, halkların birleşik eylemleriyle, demokrasi mücadelesi ile ulaşılacak bir zaferdir.

Yol uzun. Yola çıkarken heybemize yeterli azık almak gerek.


Fergül YÜCEL

11.03.2013 - İzmir


 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.