OVACIK ÞÝRKET TOHUMLARINA DUR DÝYOR!..
20 Temmuz 2018 16:53 / 1216 kez okundu!
Daha çok Batý Anadolu’da örgütlü olan yerel tohum hareketi dalga dalga tüm ülkemize yayýlýyor. Ülkemizde ki bütün bölgelerde bulunan yerel tohumlar çok deðerlidir. Yerel tohum yaþamdýr. Bu nedenle bütün bölgeler güç birliði yaparak çok uluslu þirketlere dur demeliyiz dedik.
****
OVACIK ÞÝRKET TOHUMLARINA DUR DÝYOR!..
Daha çok Batý Anadolu’da örgütlü olan yerel tohum hareketi dalga dalga tüm ülkemize yayýlýyor. Ülkemizde ki bütün bölgelerde bulunan yerel tohumlar çok deðerlidir. Yerel tohum yaþamdýr. Bu nedenle bütün bölgeler güç birliði yaparak çok uluslu þirketlere dur demeliyiz dedik.
Ýþte bunun için Seferihisar belediyesi ve Ýzmir Yerel Tohum Topluluðu olarak yollara düþtük. Tunceli (Dersim) den Ovacýk’a kadar muhteþem Munzur nehri bize eþlik etti. Munzur nehri ve bin bir renkteki çiçeklerle mest olarak Þirin ilçe Ovacýða vardýk.
Ovacýk Belediyesi’nin ev sahipliðinde, Seferihisar Belediyesi ve Ýzmir Yerel Tohum Topluluðu’nun katkýlarýyla 12-13 Mayýs tarihlerinde düzenlenen Ovacýk Tohum Takas Etkinliði kapsamýnda paneller, forum, atölye çalýþmalarý, konserler ve tohum takasý gerçekleþtirildi. Bu o bölgede yaptýðýmýz ilk þenlik oldu. Etkinliðe Nilüfer Belediyesi, Tekirdað Belediyesi, Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Seferihisar Can Yücel Tohum Merkezi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden, Ege Üniversitesi Sosyoloji bölümünden akademisyenler, kooperatifler, ODDÜ mezunlarý derneði üyeleri, Mersin ve Tarsus çevre dernekleri KÖK psikolojik danýþmanlýk ve eðitim merkezi ve daha birçok örgüt katýldý. Ovacýk halkýda etkinliðe çok ilgi gösterdi. Etkinliðin ilk günü Ovacýk ve Seferihisar Belediye Baþkanlarýnýn açýlýþ konuþmalarýyla baþladý.
Ovacýk Belediye Baþkaný Fatih Mehmet Maçoðlu, misafirlere Ovacýk ve coðrafyasý ile ilgili bilgiler sunduðu konuþmasýnda özellikle Munzur Vadisi’nde bulunan endemik bitkiler ve biyoçeþitlilik üzerinde durdu. Bu bitkilerden 43’ünün Munzur Vadisi’ne özgü, 220’sinin ise Türkiye’ye özgü endemik bitkiler olduðunu vurguladý. Maçoðlu tohum takasýnýn uzak mesafeler arasý olmasýndan çok bölge içinde gerçekleþmesi gerektiðini, bunun bölgeye özgü tohumlarýn ve biyoçeþitliliðin korunmasý ve yaþatýlmasý açýsýndan önem taþýdýðýný belirtti. Komünist baþkan saðlýklý gýda hakkýnýn korunabilmesi için özgür üretim iliþkilerinin kurulmasý gerektiðine, tohumun da bu sürecin baþlangýcý olduðuna, topraðýnda canlý bir varlýk olduðu ve sentetik kimyasal girdilerle kirletilmemesi, korunmasý gerektiðine vurgu yaptý.
Maçoðlu’nun ardýndan konuþan Seferihisar Belediye Baþkaný Tunç Soyer ise, gelecek nesillerin, bugünkü nesli doðaya ne kadar sahip çýkabildikleri üzerinden deðerlendireceðini ve 16 bin köyün bir gecede kapatýlýp mahalleye dönüþtürülmesini gelecek nesillere anlatmakta zorlanacaklarýný belirterek baþladýðý konuþmasýnda yerel yöneticilerin sadece oy atanlarýn deðil doðadaki tüm varlýklarýn belediye baþkaný olduklarýný söyledi. Yerel tohumlara sahip çýkmanýn ayný zamanda vicdani bir mesele olduðuna vurgu yapan Soyer, vicdan sahibi insanýn adil olacaðýný, adil olan insanýn bilgiye sahip çýkacaðýný, bilgili insanýn da cesur olmasý gerektiðini ve ancak cesur olanlarýn kazaným elde edeceðini belirtti. Soyer’in konuþmasýnýn ardýndan Seferihisar Belediyesi’nin tarýma, köylüye ve yerel tohumlara yönelik faaliyetlerini konu alan bir film gösterildi.
Açýlýþ konuþmalarýnýn ardýndan panele geçildi. Panelin moderatörlüðünü yapan Ýzmir Yerel Tohum Topluluðu eþ sözcüsü Engin Önen belediyelerin, toplumlarýyla ilgili hayallerinin olmasý gerektiðini, Seferihisar ve Ovacýk Belediyelerinin bu anlamda örnek teþkil ettiðini dile getirdi. “Belediyelerin tarýmla, üretimle ne ilgisi olabilir, yerel yönetimlerin öncelikleri bunlar deðildir” anlayýþýnýn liberal bir yalan olduðunu ve ne yazýk ki kabul gördüðünü de söyleyen Önen, kapitalizmin emek sömürüsü kadar doða sömürüsüne dayalý bir sistem olduðunu, dolayýsýyla mücadelenin de emek ve doða olmak üzere iki ana ekseni olmasý gerektiðini vurguladý.
Panelin birinci konuþmacýsý Gazeteci Tuncer Beybað “Kooperatifçilik” konusunda konuþtu.. Ýkinci konuþmacý Veteriner Hekim Hüseyin Pulat organik Hayvancýlýk konusunda paylaþýmda bulundu. Üçüncü konuþmacý Mezopotamya Ekoloji Hareketinden Biþar Ýçli “Yerel Tohum” çalýþmalarýyla ilgili deneyimlerini aktardý.
Daha sonra dördüncü konuþmacý olarak Ýzmir Yerel Tohum Topluluðu eþ sözcüsü Göknur Yumuþak “Tarýmsal Üretim Sistemleri ve Tarým Zehri Kalýntýlarý “konusunda paylaþýmda bulundu. Ýlk olarak tüm dünyada tarým politikalarýný çok uluslu þirketlerin belirlediðine ve dolayýsýyla tohumda hegemonya kurulduðuna deðindi Yumuþak. Daha sonra tarýmsal üretim sistemlerini ve konvansiyonel tarým sistemiyle üretilen yiyeceklerle her gün tarým zehri kalýntýlarýnýn vücudumuza girdiðine vurgu yaptý. Yumuþak en azýndan genelde ihraç ürünlerinde uygulanan iyi tarým uygulamalarýn iç tüketimde de uygulanmasý gerektiðini belirtti. Kontrollerinin yetersiz olduðunu, kalýntý analizlerinin çok büyük bir bölümünün sadece ihracat ürünleri için yapýldýðýný vurguladý ve Türkiye’de tarým zehri kalýntýlarý konusunda araþtýrma yapan tek bilim insaný olan Bülent Þýk’ýn araþtýrma sonuçlarýna deðindi. Yine tarým zehri kalýntýlarýnýn insan saðlýðýný nasýl etkilediðine dair örnekler verdi. Tüketicilerin ve yerel yönetimlerinde saðlýklý gýdaya ulaþma konusunda sorumluluklarý bulunduðunu ve tüketicilerin konvansiyonel tarým ürünlerini almak yerine kendi gýda aðlarýný, topluluklarýný kurmasý gerektiði belirtti. Þirket tarýmýyla üretilen konvansiyonel ürünler yerine; küçük çiftçilikle tarým zehri ve kimyasal gübre kullanýlmadan üretimi yapýlan ürünlerle saðlýklý beslenmenin mümkün olabileceðini vurguladý Yumuþak. Üretim ve tüketim kooperatiflerinin önemi üzerinde durdu.
Panelin son konuþmacýsý Ovacýk 94 Mahallesi Tarýmsal Kalkýnma Kooperatifi baþkaný Deniz Yerlikaya idi. Kooperatif deneyimlerini aktaran Yerlikaya, 5 köyde çalýþma yürüttüklerini, temel çýkýþ noktalarýnýn saðlýklý gýda üretip, bu saðlýklý gýdalarý tüketicilere sunabilmek olduðunu belirtti. Yerlikaya, kooperatif bünyesinde en fazla önem verdikleri konunun emek sömürüsü yapmamak ve emeðe hak ettiði deðeri vermek olduðunu ifade etti. Bu açýdan her kooperatifin bir olmadýðýný ve faaliyetlerin kooperatif çatýsý altýnda yürütülmesinin tek baþýna bir þey ifade etmediðini dile getiren Yerlikaya, kendilerinin kooperatif üyelerine risturn daðýtmadýklarýný bunun yerine yatýrým destek ve dayanýþma fonu oluþturduklarýný söyleyen Yerlikaya, kooperatiflerin emeði sömürecek mekanizmalardan uzak durmasý gerektiðini belirterek sözlerinin bitirdi. Yerlikaya, gýda egemenliði kavramýnýn da kendileri için önem taþýdýðýný belirtti. Gýda egemenliði için üretim-tüketim ve üretici-tüketici baðlantýsýnýn sömürüsüz bir þekilde kurulmasý gerektiðini ifade eden Yerlikaya kapitalist tarým sisteminin gýda güvenliði kavramý çerçevesinde getirilen standartlarla küçük üreticilerin sadece üretim aþamasýnda kalmasýna, sonraki süreçlerden dýþlanmasýna neden olduðunu vurguladý. Kendi bölgelerinin de büyük kapitalist tarým üreticilerinin baskýsý altýnda olduðunu söyleyen Yerlikaya, büyük yatýrýmcýlarýn gelerek mera alanlarýný ellerinden almak istediðini, buna direnebilmenin en etkili yolunun da kooperatifler çatýsý altýnda örgütlenmek olduðunu ancak bunu yaparken de kapitalizm ile aralarýna kýrmýzý bir çizgi çekmek gerektiðinin altýný çizdi.
Soru cevap kýsmýnda sunumlar çerçevesinde verimli tartýþmalar oldu. Katýlýmcýlar çok ilgi gösterdiler. Öðleden sonra Seferihisar belediyesinin ekonomik katkýlarýyla gerçekleþen atölye çalýþmalarý kapsamýnda Ýzmir KÖK psikolojik danýþmanlýk ve eðitim merkezi tarafýndan 20 kiþilik sýnýflarda iki atölye yapýldý. Psikologlar Pýnar Akdemir ve Gülþah Sütlüoðlu kadýnlarla da psikolojik sorunlarýyla ilgili görüþmeler yaptý. Akþamda kadýn emeði korosunun ve diðer sanatçýlarýn konserleri ve halk oyunlarý gösterisi oldu. Ovacýk halký bu etkinliklere de çok ilgi gösterdi. Ovacýða gelen konuklar Kürtçe ezgileri dinleme fýrsatý buldular. Ovacýklýlarda Ýzmir’den giden caz grubunun konseriyle coþtular bu konserlerle. Güzel bir paylaþým oldu.
13 Mayýs Pazar günü sabah Ýzmir Yerel Tohum topluluðundan Fatih Özden moderatörlüðünde forum yapýldý. Forum da Ovacýk belediye baþkaný Fatih Mehmet Maçoðlu bu güne kadar Ovacýk’ta yaptýklarý tarýmsal çalýþmalarý anlattý. Hatay Vakýflý köyü kooperatifi Baþkaný Bedros Kehyeoðlu kooperatif deneyimlerini paylaþtý. Dr. Zerrin Çelik yerel tohumlar tez çalýþmasý üzerine konuþtu. Yerel tohumlarýn önemine deðinen Çelik tohumlarýn yaþamsal olduðunu ve en iyi tohum bankasýnýn üretim yaparak tohumlarýn sürekliliðini saðlayan insanlar olduðunu vurguladý. Tohum takas þenliklerinin önemine deðindi. Katýlýmcýlar foruma çok ilgi gösterdiler. Özellikle organik tarým ve tohumlar üzerine tartýþmalar oldu katkýlar yapýldý. Bölgenin ekoloji sorunlarýna deðinildi. Öðlen tohum takasý yapýldý.
Öðleden sonra yine atölye çalýþmalarý vardý. Daha sonra Ovacýk Munzur gözelerine ve diðer bir çok yere geziler yaparak bölgenin muhteþem doðasýyla tanýþtýk. Ovacýk’a gelen konuklar halkýn konukseverliðinden ve muhteþem doðasýndan çok etkilendiler. Bu buluþmada Ovacýk’a giden konuklarla yerel halk birbirine dokundu, güzel paylaþýmlar oldu ve yeni dostluklar kuruldu.
Seferihisar tarhanasý ve Ovacýk yöresel yemekleri ayný sofrada buluþtu. Ekmekler paylaþýldý.
Bu güzel buluþmayý saðladýklarý için Seferihisar ve Ovacýk Belediyeleri ne ve Ýzmir Yerel Tohum Topluluðuna çok teþekkür ederiz.
Bu iki belediye ülkemizde pek çok konuda ilkleri gerçekleþtirdiler güzel bir belediyecilik örneði sergilediler. Dostluk barýþ ve kardeþliði pekiþtiren bu buluþmayla da örnek bir davranýþ sergilediler. Umarýz bu belediyeler tüm ülkemize örnek olur. Ýþte o zaman her þey çok güzel olur. Ovacýk halký herkesi bu þirin ilçeye davet ediyor.
2. Ovacýk Yerel Tohum Þenliðinde buluþmak üzere tüm doða ve insan dostlarýna sevgiler…
Göknur YUMUÞAK
15.07.2018
