Vicdanının sesini dinle, ona göre evet de

27 Mart 2014 23:50 / 1203 kez okundu!

 

 

Demokrasi, demokrasi diyoruz, beş yılda bir kapımıza gelen sandık, iyi kötü bize tercih hakkı getiriyor. Aslında bu, İslam’daki ilahi yönetim tarzı olan “biat” hadisesinin değişik bir versiyonudur.  

İşte görüyorsunuz birkaç yıldır, iyi niyetli bir hükümet kuruldu ve ülkemizde birçok olumlu gelişme oldu. Ama sağdan soldan, içerden dışarıdan nasıl da kudurmuş vaziyette iktidara saldırıyorlar.

Ya yerel yönetimlere ne demeli? Beş yıllığına şehrinizin yönetimini bir siyasi eğilimin eline veriyorsunuz, birçok açıdan hayati haklarınızın tasarruf hakkını birilerine teslim ediyorsunuz.

Artık kendileri vicdanlarıyla baş başa kalıyor,

Belediyenin imkanlarını ya olması gereken mecraya akıtır ya da hal vurup harman savurur,

Ya fakir fukaraya sahip çıkar, ya da zenginleri daha zengin eder,

ya adil bir denge unsuru olur, ya da şehri rant mafyasına peşkeş çekerek yetim malını bile pay mal eder.

Ya dininize ve dünyanıza sahip çıkar, ya da üç günlük dünya hayatının keyfiyle seni aldatırlar.

Bilmenizi isterim ki, bir kamil insana ne lazım ise belediye hepsine katkı verme konusunda şehir ahalisine yardımcı olmakla yükümlüdür. Doğan çocuktan, ölen vatandaşa kadar belediyenin her aşamada vatandaşa karşı sorumluluğu var.

Barınma, beslenme, huzur, eğitim, mutluğun kaynağı belediyedir, bunu unutma!..

Hala böyle şey olur mu? Deme, aslında bir ülkenin huzuru; aile- köy-ilçe-şehir silsilesi tarzında gerçekleşiyor,  ama bu zincirleme iyi işlemediği için memlekete huzur gelmiyor.

Dolayısıyla oy kullanırken, gelecek beş yılı göz önünde bulundurman lazım. Bir düşünce adamı olarak, şuraya buraya oy ver diyecek halim olmaz, size karşı saygısızlık olur, ancak bir anlık düşünmeden oy kullanman da doğru değildir bunu bilesiniz.

Şimdiye kadar az çok fikriniz şekillenmiştir. Ancak bir düşün pir düşün, şekillenen fikrinizin dayanağı nedir? Niye bir tarafa oy verme kararı verdin? Eğer vicdanınız, şehrin huzur, zenginlik, edep ve marifeti için karar vermişsen kararından şaşma!.. yok eğer duygusal dayanakların altında isen sakın yapma!.. sonra kahrolursun ona göre, Ayrıca koku, endişeye kapılarak oyunu kullanacaksan vay haline bu Amed’in asaletine de hakarettir.

Dünkü yazım “Amed’in oyları barışındır” başlığıyla yazmıştım, umarım yanılmamışım. Ondan cesaretle iddiamı yineliyorum insanımız hangi partiye oy verirse versin barışa katkı olacağına düşündüğü için vermiştir. Üstelik belediye kimin eline geçerse geçsin, eskisi gibi keyfi yönetimlere “dur” diyecek STÖ’lerimiz var, Diyarbakır küçük Millet Meclisi (DkMM) var. Sıkıysa hesap vermesin!.. Dünya eski dünya değil, bunu herkes bilsin.

31 Mart günü belediyenin anahtarını eline alan her kimse şimdiden hayırlı olsun, kolay gelsin.

Bize hizmet etmeye namzet olan tüm belediye başkan adaylarımıza başarılar dilerim. Diyorum ki ilk haftadan tez yok tüm Büyük şehir belediye başkan adaylarımızın bir kahvaltıda bir araya gelip helalleşmeleri gerekir.

Selam ve saygıyla,

 

Eyüphan KAYA

26.03.2014

 

Son Güncelleme Tarihi: 27 Mart 2014 23:57

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.