Hatadan dönmek erdemdir

14 Mart 2015 17:49 / 1099 kez okundu!

 

 

Bu sürecin öyle önemli aktörleri var ki, bir başkası onların yerini dolduramaz. Örneğin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan, Hakan Fidan, Devlet Bahçeli ve ve ve…

Her biri kendi dairesinde bir numaralı adamdır dense doğrudur. Ne yazık ki toplumun farklı farklı kesimleri bunu olduğu gibi algılamıyor, bunları bir fotoğrafta değerlendirmek gerekirken taraf tutup, birilerini bertaraf edenler var.

Zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 2005’te Diyarbakır’da Kürt sorununu tanıdığını söyleyince yeddi açıdan üzerine geldiler. O hem devletin hem milletin kurtuluşu için hep direndi ve barış sürecinin yolunu açtı.

Bu konuda destek ve dua ile mazlum ve mağdur Anadolu insanı arkasında duruyorken, ağzı olan konuşuyor ve bu Anadolu delikanlısına saldırdıkça saldıranlar var, teessüf etmemek elde değil.

Abdullah Öcalan evveliyatı beni ilgilendirir, ama ona göre değerlendirirsem bugünün fırsatına gölge düşürür. Onun için bebek katili, vatan haini diyerek üzerine gidemem, çünkü barış böyle bir şey, acılarınızı bastıracaksınız, yeri gelince “Ya Sebur” diyebilmelisiniz.

2013 yılı Nevroz’unda kimi tarafların ezberini bozmuş ve kamuoyuna barışçıl mektupla seslenmişti.

Hakan Fidan müstesna bir bürokrat ama öyle önemli bir konumdaydı ki, neredeyse birileri Başbakanı mahkum etmek için onu köprü olarak kullanacaktı. Yasal düzenlemeyle konumu güvenceye alındı, toplum bir “oh” çekmişken bu sefer kendi isteğiyle istifa etti. Bana hiç anlamlı gelmemişti; devlet adanı ciddiyetiyle hiç bağdaşmayan bir durumdu bu?

Hani anlatılır, Sultan Abdulhamit zamanında ailevi bir mazerete binaen bir tabur komutanı ısrarla istifa eder ve o gece bir rüya görür. Bir tepenin başında önde Resul-ı Ekrem (ASM) sağ tarafında, bir adım gerisinde Abdulhamit, Osmanlı ordusu konumlarına göre ova sayılan bir alanda geçiyor, bir de ne görsün taburu düzensiz/dengesiz geliyor.

Hz.Muhammed seslenmiş;

-Nedir bu taburun hali?

Abdulhamit cevap veriyor:

-Ne yaptıysam istifasını geri çekmedi,

Hz.Peygamber diyor ki,

-Madem o bizi bıraktı, biz de onu bıraktık.

İşte bazı anlarda görevler bu kadar önemli olabiliyor. Kaçmak yok, tarih size bir rol yüklemişse doğru olana dayanabilmelisiniz.

Abdullah Öcalan, Anadolu insanının bağrı yanık o anne babalarının dahi neredeyse gönlünü kazanıyorken, yarın öbür gün birilerinin beklediği gibi gelip partisiinin başına geçerse “vay lé mén vay”. Halbuki en büyük kazancı bir derece, Kürtlerin ve Türklerin gönlünde yer almalıdır.

Devlet Bahçeli'nin her seferinde ülkücü camiayı sağduyulu olmaları ve provokasyonlara gelmemeyi tavsiye etmesi fevkelade manidar bir davranış/duruştur.

Bu aktörlerin yerlerini kim doldurur ki, insan kolay kolay yetişmiyor. Dolayısıyla Hakan Fidan’ın tekrar MİT’in başına dönmesi bir erdemdir. Bu davranışından dolayı mesrur oldum. Başarısının devamını diliyorum.

Bu memlekete barış ve huzur için kimin elinden ne geliyorsa yapmalıdır diye düşünüyorum.

Selam ve dua ile...

 

Eyüphan KAYA

14.03.2015, Diyarbakır

 

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.