Sağlık

09 Ocak 2009 14:35 / 4119 kez okundu!

 

Bu ilk yazı aslında bir merhaba niteliğinde. İki yılı aşkın bir süredir yayın hayatında olan bu sitede yazmak benim için de bir onur kaynağı oldu. Sizlerle bundan sonra bu sitede sağlık başta olmak üzere pek çok konuda fikir paylaşımını forumlar sayesinde sağlayacağımızı umuyorum. Yaklaşık 18 yıllık meslek hayatım boyunca elde ettiğim bilgi ve deneyimleri paylaşmak ve toplum sağlığına katkıda bulunmak da bu işin bana getirdiği bir başka katkı olacaktır diye düşünüyorum.

Yazımızın başlığı sağlık olduğuna göre öncelikle sağlığın tanımını yapmakta fayda var. Evet nedir sağlık? Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tanımlamasına göre “fiziksel, ruhsal ve içinde bulunduğu çevre ile birlikte tam sağlıklılık” halidir. Aslında bu kavram çok geniş bir ifade şekli. Her birey bu kavramın içini kendi bilgi ve kendi deneyimleri çerçevesinde istediği gibi doldurabilir. Böyle olunca da dünya nüfusu kadar farklı tanım karşımıza çıkabilir.

Fiziksel ve ruhsal sağlıklılık halini anladık da, çevre de nereden girdi bunun içine demeyin. İnsan çevresi ile birlikte değerlendirilmesi gereken bir varlıktır. Çevresinde olup biten her şeyden etkilenir. Bu sadece doğa ve yaşadığımız çevreyi değil; aynı zamanda sosyal çevremizi yani iş, ev, aşk gibi her türlü ilişkimizi de içerir.

Ülkemizde yaşayan nüfus sürekli göçler ile şehirde yaşamaya doğru yönleniyor. Büyük şehirlerin nüfusu sürekli büyüyor, bu da ister istemez yaşadığımız çevreyi etkiliyor. Kent nüfusu arttıkça insanı etkileyen olumsuz çevre koşulları da sürekli artıyor. Çevre kirlilğinden anladığımız nedir diye sürekli düşünüyorum. Çevreye bıraktığımız inorganik atıklar mıdır sadece? Evet petrol ürünleri ve enerji üretimi ile oluşan gazlar (katı ve sıvı yakıt gazları) çevreyi kirletiyor. Peki ya elektrosmog?

Elektrosmog yeni bir kavram. Gelişen elektronik teknolojisi ile birlikte karşımıza çıktı. 

Son yirmi yıl içerisinde çok hızlı bir gelişme kaydeden elektronik teknolojileri cihazlar arası bağlantıları kablolardan manyetik dalgalara kaydırdıkça çevremizdeki eloktrosmog da büyüyor. Öyle ise neler bizi bu dalgalara maruz bırakıyor. O kadar çok şey var ki: Cep telefonları, kablosuz telefonlar, kablosuz ADSL, baz istasyonları bilgisayarlar, televizyonlar vb. diye listeyi uzatabildiğiniz kadar uzatmak olasılık dahilinde. Bu konuya ilşkin daha sonra uzun bir yazı yazmayı planlıyorum.

Sağlıklılık halinin bu kadar çok bileşeni olduğuna göre tam sağlıklı insanı da bulmak bir o kadar güç gibi görünüyor. Zaten bu mantık ile günümüzde bilim insanları rölatif sağlıklılık halinden bahseder oldular. Hekimler de bu koşullar altında asli görevlerinden olan sağlığı koruma görevlerine daha sıkı sarılmalılar bence. Tedavi edicilik bence tıbbın önemli bir parçası, ama asıl olan sağlığı bozulmadan korumaktır. Koruyucu hekimlik günümüz halk sağlıkçılarının ve birinci basamak hekimlerinin başta olmak üzere tüm hekimlerin görevidir.

Bu konulara daha sonra tekrar tekrar değineceğimiz için bugünlük bu kadar yeterli diye düşünüyorum. 

09.01.2009

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.