ForumGüncel Politika - İskender'in Düğümü  Yeni Konu 

Memlekete faşizm getirmek zormuş - Roni Margulies

11 Ağustos 2011

hurkus

Memlekete faşizm getirmek zormuş - Roni Margulies/Taraf


Süheyl Batum içimi çok rahatlattı. Son sözlerini okuduğumda derin bir “Ohh!” çektim.

Diğer CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ve kırka yakın milletvekili ile geçen gün Silivri Cezaevi’ni ziyaret etmiş. İkinci Ergenekon davasının 127. duruşmasını izlemek için.

“Bugün hep beraber geldik. Nasıl yürüdüğünü işlerin göreceğiz. Türkiye’de hep beraber bir şey izliyoruz. Şimdi milletvekilleri olarak neyi göreceğiz onu merak ediyoruz. Arkadaşlarımıza ve bütün burada yargılananlara destek olmaya geldik” demiş Batum.

“Türkiye’de hep beraber bir şey izliyoruz” saptamasını beğendim. Sorbonne Üniversitesi mezunu, Cumhuriyet gazetesinde köşe yazıları yazan bir hukuk profesöründen bunu duymak güzel. Tabii ben hukukçu olmadığım için “bir şey izlemek” ifadesinin tam olarak anlamıyor olabilirim, belki benim bilmediğim teknik bir hukuk terimidir.

Ama beni rahatlatan bu değildi zaten. Şöyle devam etmiş Batum:

“Biz her yargılanana mutlaka destek vereceğiz diye bir çaba içinde değiliz. Türkiye’de kim yargılanıyorsa onun davasına gideceğiz diye değil. Doğrusunu söyleyeyim, Recep Tayyip Erdoğan’ın faşizmini yerleştirmek amacına yönelik bütün davalara destek veriyoruz. Bütün davalarda ne olup bittiğini gözlemliyoruz. Türkiye’de binlerce kişi yargılanıyor. Ama siyaseten ve AKP faşizmini yerleştirmeye, şu önümüzdeki olayları yaşatan süreçleri yaşatan bütün davaları izliyoruz, izleyeceğiz. O kadar kolay değil faşizmi bir ülkeye getirmek. Üç beş tane siyasetçi diktatörlük özlemi altında oldukları zaman bunları yargı aracılığıyla yerleştirmek o kadar kolay değil.”

Beni sevindiren, faşizmi bir ülkeye getirmenin o kadar kolay olmadığını öğrenmek. Bunu yetkili bir ağızdan, ne dediğini bilen birinden duymak.

Kaygılanmıştım çünkü.

Memlekette faşist bir parti var. Hatta iki tane var.

Bunlar her fırsatta sokaklara dökülmeye, tabanlarını seferber edip genişletmeye çalışıyor. Bozkurt, köpek filan gibi çeşitli hayvan işaretleri yapıyor, Türk bayraklarına sarılıyor, sağa sola saldırıyor.

Üstelik, faşizmin milliyetçilik ve ırkçılık gibi temel unsurları Türkiye’de resmî ideolojinin de temel unsurları olduğu için bu faşist partiler zaten baştan avantajlı.

Ve üstelik, garip ülkemizde “sosyal demokrat”, “sol” filan diye bilinen parti, faşist partilerin büyüğüne dost gözlerle bakar. “Bana oy vermeyenler, bari bunlara versin” der. Ve gerçekten de, “Oy verdiğiniz parti yok olsaydı, kime oy verirdiniz” sorusuna CHP seçmeninin üçte biri “MHP” cevabını verir.

Ve üstelik, yine garip ülkemizde, dindar Müslümanlar, nur yüzlü ihtiyarlar faşizmi ve faşist partileri çok da itici bulmaz. Zaman zaman bu partilere girer çıkar, bu partilere oy verir. İslam, kavmiyetçiliği yasaklamış değil de, özellikle övmüş gibi.

Dindar vatandaşlarımızın yoğun olduğu bölgelerde faşistlere de çok oy çıkar.

Süheyl Batum’un partisine yüksek oy çıkan sayfiye bölgelerimizde faşistlerin de oyu yüksek olur.

Hâl böyleyken, Batum’un bir ülkeye faşizm getirmenin o kadar kolay olmaması hakkında söyledikleri yüreğime su serpti.

Bir de faşizmin ne olduğu ve kimin faşist olduğu konularında anlaşabilsek, iyice rahatlayacağım.

Ben Sorbonne Üniversitesi’nde okumadım ama, bence mesela bir numaralı millî düşman ile görüşenlere, millî düşmanın da haklarının olduğunu ve bizimle eşit olduğunu, “kardeşimiz” olduğunu söyleyenlere faşist denmez. Yalancı oldukları, samimi ve iyi niyetli olmadıkları filan söylenebilir, tartışılabilir, ama faşist oldukları söylenemez. Hitler’in Yahudilere, Ruslara kardeşlik ilan ettiğini hayal etmek zordur!

İki numaralı millî düşman ile görüşmeler yapan, birlikte futbol maçı seyredenler, bu düşmanın dindaşlarını toplama kamplarına doldurmayanlara faşist denmez. Olsa olsa, işi yokuşa sürdükleri, sorunu çözmeye pek de niyetli olmadıkları söylenebilir.

Başa geldiğinde yasalar dâhilinde davranan, silahlı sokak milislerini muhalefetin üzerine salmayan, tüm muhalefeti yasadışı ilan edip kapatıp dağıtmayan partilere “faşist” denmez. “Muhafazakâr” denebilir, “burjuva partisi” denebilir, “beğenmiyorum” denebilir.

Batum’un CHP’sine ise ne denebilir, bilemiyorum.

“Gereksiz” kelimesi geliveriyor aklıma.

Ve Sezgin Tanrıkulu’nun bu partide ne aradığını merak edip duruyorum.


ronmargulies@btinternet.com
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0