|
deepblueeagle
|
Delirdin mi? Sana mı kaldı delilik? Sen deli görmemişsin. Hınzır deli. Kıralından. O da bu da sen de deli. Manyak deli. Kulakları küpeli. Yavuz Sultan Selim gibi. O ne küpe be.
Yavuz Selim’in küpeleri takılırken, hurraaa, yeniçeriler içeri, Rüstem de orada. Bir kıyamet. Küt diye efendime söyleyeyim, hep bir ağızdan, Ceddin baban. Selim şaşkın, Rüstem Paşa şaşkın. “Ne maslahattır?” deyu bir avaz. Davulcu Dikran, “Şeriat” isteriz deyu. Şeyhülislam “Kat’a” diye bağıra. Bre ne iştir. Tut kelin perçeminden. Yüz bir pare top atıla. Toplar sıralanmış. Tophane’de. Yuh ulan size. Delilik lan bu.
Sen deli görmemişsin. Ne biçim deliydi adam. Okumuştu da. Nah gözleri böyle faldır fuldur. Deli işte. Herifi Anadolu’dan sürmüşler. Taaa Bingazi’ye. O da gitmiş Bingazi dükü ile tanışmış. Bingazi o zaman koca şehir. Pazarı felan. Keçileri iyi süt verirmiş. Tekeler. Develer. Şalvarlı Araplar. Şarap, rakkaseler, yılanlar. Hurma satışları fevkalade. Salkım salkım hurmalar taaa Evropa’ya gidermiş. Oradan da Çariça’ya. Nikola despot adam. Yer mi?
Haydaaa hurmalar hıfzıssıhaya. Bakteriyolog Denisoviç hiçbir şey bulamamış hurmalarda. Bulamadı diye hadi giyotine. Ayıp be! Ulan sizde hiç insaf yok mu? Ne oldu İsa’nın sözleri? Hani Spinoza büyük adamdı? Kiev’den Leningrad’a demiryolu döşerken öyle söylemiyor muydunuz? Yuh ulan! Şarabın da tadını bozdunuz. Lıkır da lıkır. Amin. Amin ama olmadı. Kalbimi kırdınız.
Ben deli değilim. Deli sizsiniz. Kim? Ben mi? Hey yavrum hey! Sen iyice kaçırmışsın oğlum. Varsa yoksa Şeyh Bedrettin. Beni siz deli ettiniz dememiş miydi? Namlı deli diye ben Sputnik Rıza’ya derim. Koy bakalım çayın içine bir zeytin. Tak! Düştü mü? At bardağı elinden. Nereye kadar düştü? Bir kilometre derine. Vur tekmeyi kıçına şimdi. Haaa. Bak bakalım bir daha yapar mı? Eee? Ne oldu şimdi? Zeytin ısındı mı? Zaten bir kilometre ötede. Orada ne var? Varlar ülkesi. Yoklar ülkesi. Biiz yokları var ettik arkadaş. Hüküm infaz edilsin. Asın lan keratayı.
Şimdi abi. O zamanlar çok adam asılmıştı. Bi de Zangoç Yorgi vardı. Halatı çekti mi hem çanlar çalar hem de adamı ipte asardı. Yalanım varsa nah işte böyle olayım. Sen karışma lan lafa. Lafla olmuyor bu işler. Olsaydı. Ohooo. Bismarck’ı kim batırdı ha? Sen daha kükürdü nane ile karıştırmasını bilmiyorsun.
Abi bi cigara versene. Ulan şu dünyaya bak. Hooop bakmışsın perdeler açılmış soprano döktürüyor. Tra-la-la-liii. Famagusta del sol’e. La donna e mobile. Yaaa! Işıklar. Maestro. Ulan maestro. Çubuğuna tüküreyim. Hıh! Delirme oğlum. Dur dur. Herif fıttırdı. Sizin ışığınıza, perdenize. Nerde kaldı lan bu Puccini? Kovalayın. Gelmesin. Kovuldu. İşte o kadar! İstemez!
Abi sen bi doktora görünsen.
Kim lan deli? Akıl nerde?
|
|
|
Sevgili kardeşim, biz senin akıl dediğin şeyi senden on-onbeş yıl önce aramaya çıktık. Bulduğumuzda bize hep ezilmişleri kalmıştı ne yazık ki. Sen hemencecik mi bulacağım sandın. Sonunda bunaldın.
Kaç psikiatrist sayemde doktora tezi yazdı, kariyer yaptı biliyormusun sen. Kaç kez çocukluğuma götürdüler, yetmedi bundan önceki yaşamlarımı dolaştırdılar teker teker. Her gidiş gelişte daha fena oldum.
Bu günkü taraf çılar ve muhalifleri yazar-çizer tam kadro geçmişi de işgal etmişler, kil tabletlere, Gutenberg tezgahlarına hakimdiler ki bütün akıllar gaspolunmuş.
18.yy da dertli bir pastacı kızı olan Ayşe Arman'ı gördüm son gidişimde.
"taraf diye diye erkeklerin yarım akıllarını da aldılar, adamlar bizi görünce meee
diyor" diye dert yanıyordu fırının önünde toplanmış kadınlara.
Sözleri dank etti kafama. İkinci dankı da mahallemizin kadrolu işsizi Hüsam'dan yedim. "abi sende geniş alan sendromu var, kendini zorlama ilgi alanını daralt" dedi. Önümüzden geçen esmere kesik atarken.
Diazemi bıraktım. Gazete, tv yi yasak ettim kendime. Felsefe kitaplarını sevmediğim
arkadaşlarıma dağıttım.
Kendime dört kılavuz kitap bıraktım ki dördünüde ben yazmışım.
Hangileri mi?
1-Kimseye özür borcum yok.
2-Canımın istediğini severim kime ne.
3-Sevmek hemen dokunmaktır.
4-Aşk anarşisttir, üyelik için ödentiye gerek yok.
not:Kitapları bastırmadım, hepsi aklımda, demek ki akıllıyım.
Kıssadan hisse... Saat sabah dört-kumsal da kahve içmeye gidiyorum, kocaman da akıllı bir köpektir.
acil şifalar dilerim kardeşim. sevgiler
t.ugan
|
|
deepblueeagle
|
:)) sabah sabah bana kahkaha attırdın timur. sabah sahilde kahve içmek ne hoştur. yaşamak ne güzel bişi.
önemli olan sadece sevgi. insan, doğa, yaşam sevgisi. sevgi, hoşgörü, barış herşeyin üzerinde. insan olmaya çalışmak, aydın olmaya çalışmak ne zor. okuyan, düşünen kişi, kendisine rağmen her türlü izmin, dinin, kamplaşmanın üzerinde olur. bu da ağır bir ruh terbiyesi gerektiriyor. kişileri, olayları olayları aşmak gerekiyor, saflaşmak, billurlaşmak, ve gerçekten de samimiyetle her insanı sevmek. her insanın bir tarihi, ailesi, genetiği, kültürü var. insanları yargılamak gereksiz. doğruları ben bilirim demek de komik.
bizler, burada bunları konuşabiliyorsak şanslıyız demektir. şanslı insanlarız. dünyada o kadar çok şanssız var ki. bu dünyadan çok aldık, biraz da verelim.:))
görüşmek üzere dostçakal...
|
Sitemizde yayınlanan yazılar, yazarlarını bağlar.
