ForumSSS  Yeni Konu 

Suyun Boşa Aktığını Söylemek Gülünçtür

23 Eylül 2011

hurkus

Suyun Boşa Aktığını Söylemek Gülünçtür

Yenilenebilir enerji kaynakları içinde en eski ve yaygın olanı nehir tipi hidroelektrik santralleri. Nehir tipi HES sayısında adeta bir patlama yaşanıyor; işletmede olan 14 bin 916 MW (megavat) kapasiteli HES’e karşılık 200 civarında inşaatı devam eden proje var. DSİ’ye yapılan başvuruların sayısı 1.500’ü buluyor. Orta ve mikro ölçekteki HES’lerin projelerin toplam sayısı 2500 civarında ifade ediliyor. Özellikle Doğu Karadeniz’de yoğunlaşan HES projeleri için akarsu ve dereler üzerinde onlarca inşaat dikkat çekiyor.

Trabzon, Rize, Giresun ve Artvin’de 341 firma, hidroelektrik santrali yapımı için kurumlara müracaat etti. 2010 yılı itibariyle bunların 73’üne izin verilirken, 17’sinin inşaatı ise mahkeme kararıyla durduruldu. Trabzon’da 76 HES projesi geliştirilmişti. Bunlardan 27’sinde halen çalışmalar devam ediyor. Rize’de geliştirilen 67 HES projesinden 8’inin inşaatı fiilen başladı. HES’lerden 17’si hakkında ÇED olumlu raporu alınırken, kalan 42 proje henüz fizibilite aşamasında bulunuyor. Giresun’da 82 HES projesi için müracaat yapılmıştı. Bunlardan uygun görülen 12’sinin çalışmaları halen devam ediyor. Yağlıdere ilçesinde tamamlanan 1 HES ise faaliyete geçti. Doğu Karadeniz yöresinde 116 projeyle en çok HES başvurusu yapılan il Artvin. Bu ilde 25 HES projesine başlandı, 53 proje ise fizibilite aşamasında.



Bu santraller finansman bulma konusunda avantajlı olmaları nedeniyle yatırımcılar tarafından tercih ediliyor. Ancak diğer yandan ekolojik dengeye zarar verdikleri gerekçesiyle da çevreci gruplar ve yöre halkı tarafından tepkiyle karşılanıyor. Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporları tartışma konusu yapılıyor. Bir yandan akarsular ve nehirler üzerinde santral inşaatları devam ederken, bir taraftan da bu santraller aleyhine açılmış davalar birbirini takip ediyor. Projeler genelde yöre halkının ve çevreci grupların tepkisini çekiyor. Birçok proje hakkında açılan davalar sürerken, pek çok lisans da Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından iptal edilmiş durumda.

HES’lere karşı açılan davalara ve yürütülen kampanyalara birçok sivil toplum kuruluşları öncülük ediyor. Bunların en aktif olanları Türkiye Su Meclisi, Derelerin Kardeşliği ve Suyun Ticarileştirilmesine Hayır Platformu gibi kuruluşlar. Türkiye Su Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu, tüm bu süreci takip eden ve bizzat davaların açılmasına öncülük eden bir isim. Okumuşoğlu, öncelikle son dönemde HES yatırımlarının en kuvvetli gerekçesi olarak dile getirilen “su boşa akıyor” ifadesine şiddetle karşı çıkıyor. Okumuşoğlu, bu ifadeyi saçma olarak niteliyor. Ve “Bu damarlarımızdaki kanın boşa aktığı, güneşin boşa doğduğunu söylemek gibi bir şey” diyor. Okumuşoğlu, HES projeleriyle ilgili çevreci tepkileri, ÇED raporlarıyla ilgili sıkıntıyı ve dünyadaki örnekleri Yeşil Ekonomi’ye anlattı.

> Nehir tipi HES’lerde boşa akan suyun değerlendirildiği söyleniyor. Buna neden karşı çıkıyorsunuz?

Son rakamlara göre, Türkiye'de yaklaşık 2000 adet HES projesi bulunuyor. Bu damarlarımızdaki kanın boşa aktığı, güneşin boşa doğduğunu söylemek gibi bir şey. Çiçeğin boşuna koktuğunu, arının boşuna uçtuğunu kim söyleyebilir. Doğanın dilini anlamayan, ekolojik zincirin ne olduğunu bilmeyen bir zihniyetin milletin diline doladığı saçma bir söylemdir. Gülünçtür. Bunu görmenin en basit yolu herhangi bir suyun başına gitmektir. Akarsu akarak kendisini var eder ve aktığı için adı akarsudur. Göl başkadır, deniz başkadır. Bu yüzden farklı isimlerle tanımlarız. Her biri farklı bir ekosistem var eder. Bu yüzden örneğin gölde yaşayan balık akarsuda olmaz, akarsuda var olan denizde olmaz. Ne göl boşuna orda duruyordur, ne deniz boşuna dalgalanıyordur, ne de akarsu boşuna akar.

> Peki ÇED raporları alınıyor. Bu zaten çevreyi korumuyor mu?

Türkiye'de hemen her dere üzerinde en az bir adet nehir tipi hidroelektrik santrali planlanmıştır. Söz konusu hidroelektrik santrallerinin pek çoğu için 17.7.2008 tarihli ÇED Yönetmeliği’nden önce başvuru yapıldığından 10 MW ve altı kurulu güçteki santraller ÇED raporu yada ön ÇED denilen Proje Tanıtım Dosyası hazırlama yükümlüğünden muaf tutulmuşlardır. Yüzlerce projenin ise hemen tümü belli ÇED firmaları tarafından hazırlanıyor. Birbirinin benzeri farklı yatırımcılara ait yüzlerce ÇED raporu ile kontrolsüz bir inşaat var.

> Yani bu ne anlama geliyor?

Projenin ÇED raporu almış olmasının çok fazla anlamı yoktur. Çünkü Çevre ve Orman Bakanlığı ÇED sürecini sadece prosedür olarak görüyor. Kendisine yüklenmiş olan çevre koruma görevini adeta bir kenara bırakıp, yatırımcıların hazırlattığı ÇED raporlarını formatsal olarak inceleyip hemen her ÇED sürecine “olumlu” yada “gerekli değildir” kararı veriyor.

> Şu anda Türkiye genelinde HES projeleri aleyhine, kaç dava açılmış durumda, kaç tanesi sonuçlandı?

Şu anda açılan davaların sayısı net olarak bilinmemekle birlikte açılan davaların yüzde 99'unun HES şirketlerin aleyhine sonuçlandığını söyleyebiliriz. Özellikle Karadeniz Bölgesi'nde 1 proje dışında (Ne yazık ki tamamlanmış bir projeydi) halkın açtığı davaların hepsi kazanıldı. Türkiye genelinde halkın büyük bir bölümü HES'lere karşı. Yüzlerce yıldır yaşadığı vadinin yok edilmesi, suyunun birilerine satılarak elinden alınması ve bütün bunların yapılırken kendisine fikrinin sorulmaması zaten bütün iletişim kanallarının tıkanması anlamına geliyor. Şu anda da zaten halk istemediği için birçok proje durmuş durumda.

> Peki burada eksik nedir. Yani dünyada yapılırken bizde niye karşı çıkılıyor?

Türkiye’deki birçok HES projesi havza planlarına uygun değil. Kaldı ki, havza planlarının yapılması HES'lerin yapılabileceği anlamına da gelmez. İstediğinizi istediğiniz gibi planlayabilirsiniz, bu sizin doğayı yok etmenizin yasal temeli olmaz. Bizce esas olarak her bir vadinin bir bütün olarak ekolojik anlamda değerlendirilmesinin yapılması gerekir.

Yargı bu projelere izin vermiyor zaten.

yeşilekonomi.com

31.05.2011

Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.

Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta paylaş
0