BREMEN MIZIKACILARI yahut DİRENEN MIZIKACILAR!..

10 Mart 2019 14:32 / 3329 kez okundu!

 

 

Firavunla görüşmeye giderken Hz. Mûsa’ya, (firavuna bile) ‘gavl-i leyyîn’ yani mülâyim söz ile hitabı emredilir, Kur’an-ı Kerim'de, seçim arefesinde dillerin ılımlı olması bir yana, budayıp indiren türden oluşu acıklı. Şiddet yalnız kadına değil, hepimize, her an ve öldüresiye.

Bu, şiddet dilini kullanana bir şey kazandırmıyor, kötü örnek oluşturuyor.

Kürdistan demekte fütursuz aklı kendine göreler, aldıkları emri anında yerine getirirken, komik oluyor.

 

****

 

BREMEN  MIZIKACILARI yahut DİRENEN MIZIKACILAR!..

 

Ortalık mızıkacıdan geçilmiyor, bir bereket ki, breh breh…

Kimi kuru gürültü, kiminde beste var söz yok, kiminde şarkıyı söyleyen detone.

Çığıran çığırana, bakan bakana…

Yazının tam burasında Binali Yıldırım, A.Böhürler’in Tvnet’teki Türk Kahvesi programında dedi ki: “Bakan olabilirsiniz, ama size de bir bakanın olduğunu/olacağını unutmayın, sonrayı bu, ‘bakana bakanların’ tayin edeceğini…”

Sokaklar o eski, bildik yerel seçim canlılığında, şenliğinde - şimdilik elbet - olamasa da, giderek tansiyon yükseliyor, sözler çift tarafı da keskin bıçak, ak’la kara şimdiden belli, hem bizi hem sahibinin sesi olanları neyin beklediği de…

A.Üstel’in Azizname köşesinde, (Star’daki) “Türkiye’nin önündeki en büyük engel darbe kültürü!” başlıklı yazılarını okumakta yarar var.

“Türkiye’de darbe kültürü, özellikle de bir dönem, halkın oylarıyla iktidarın kapısını zorlayamayan Ce Aş (H) Pe’nin, üç beş günlüğüne de olsa iktidara yamanmak için medet umduğu bir rezillikler manzumesidir.”

“Darbe beylik ve bayat “devlet elden gidiyor, hırsızlık kol geziyor” gibi laflarla milleti tahrik edip işsiz güçsüz tayfasını sokağa sürmekle başlar. Bireysel çıkarcılığa dört elle yapışmış rütbeli rütbesiz kimilerinin ‘vatan millet’ nutukları atarak iktidara saldırmasıyla devam eder ve sabaha karşı tanklar sokağa çıkar. 60’ta Türkiye’nin ilk çok partili demokrasi sınavı başarısızlıkla sonuçlanır, ancak darbeler devam edecektir, sırada 12 Mart 71 ve 12 Eylül 80 ve 28 Şubat, 15 Temmuz vardır, demokrasiye “Büyük Türk Milletinin mutluluğu (!) adına ara verilir…

Darbezâde kimilerinin, darbezede halk indinde mihenk taşına vurulduğu, yerel olsa da genel seçim önemi ve hükmünde, belirleyiciliğinde olan, yaklaşan belediye seçimlerini hem darbe ve Fetö makamından okumakta yarar var, hem ne yaptığı, kime hizmet ettiği hep belirsiz olan CHP makamından, hem yeni güç birliği ve rivayet aşamasındaki yeni partiden…

Muhalefet etmek demek, derin devletin düzenine karşı olmak demek, oysa bizde seçilene karşı olmak demek.

AK Parti muhalefeti olması gerektiği gibi edebildiği için iktidar.

Öteki ebedi bozguncu, muhalif bile değil, muhalefette tutarlılık, düşünmek ve sağlam öneriler olur, bizim bildiğimiz. Ondan değil mi yarım asır önce Akbaba’daki karikatürde partililerin ellerinde birer ok, birbirine saldırdığı? Yerel seçimin önemli kentlerinden İzmir’in geri kalmışlığının da devletçiliği ve tutuculuğu kadar, yeni dünyayı okuyamamasından da oluşu?..

Firavunla görüşmeye giderken Hz. Mûsa’ya, (firavuna bile) ‘gavl-i leyyîn’ yani mülâyim söz ile hitabı emredilir, Kur’an-ı Kerimde, seçim arefesinde dillerin ılımlı olması bir yana, budayıp indiren türden oluşu acıklı. Şiddet yalnız kadına değil, hepimize, her an ve öldüresiye.

Bu, şiddet dilini kullanana bir şey kazandırmıyor, kötü örnek oluşturuyor.

Kürdistan demekte fütursuz aklı kendine göreler, aldıkları emri anında yerine getirirken, komik oluyor.

Akşener halden hâle savruluyor, kerâmeti kendinden menkul olsa da, kaldığı kadarına da yazık ediyor, bu yalınkat ve kimliksiz siyaset hele bir kadına hiç yakışmıyor. Her şeyi emanet, üstünde ağlıyor, beden dili ve el kol karmaşası kadar, ısıran tebessümü, kurbanlık koyun müşterisinin elini habire sallayan celep örneği el sıkışı, erkeksi olmasına gayret ettiği sesi ve dile yüklediği manasız makam ve vurgularıyla acıklı bir halde, İyi şöyle dursun, vasatın bile gerisinde…

Araştırmada CHP’liler kadar İP’lilerin de bir kısmı AK Parti’ye güveniyor, buyurun buradan yakın…

Optimar araştırma başkanı H. Daşdemir, çalışmalarında beka sorununu da ekonomik sorunu da AK Parti çözer cevabının öne çıktığını söylüyor(F.Özkan söyleşisi Star, 4 Mart… Optimar, 2014 Cumhurbaşkanlığı, 2014 yerel seçimlerinde Ankara ve İstanbul’u ve 24 Haziran’da sonucu en yakın bulan ekip)

“Sorumuza % 66.5 ile AK Parti çözer, cevabı veriliyor, bu önemli. İlginç olansa, CHP seçmeninin % 18.7 si ve İyi Parti seçmeninin % 7.4’ünün bile, çözümün AK Parti olduğuna inanması…”

Eeey bay Kemal, hadi sana da eey Akşener, 12 Eylül paşalarından bile korkmazmış da korkmaz sönmezmiş, kükrer gürlermiş de, geç bunları anam babam, geç bunları bir kalemde… Oku bu sonuçları ve anlamaya çalış, bir hamlede…

Alandaki yandaşlar danesiz başak, anlayın artık… Milletin ayarlarıyla oynamayın, vaktini ve yıllarını çalmayın, bugüne kadar elinize geçmeyenlerden ders alın artık. Siyaset dersi, siyasi nutuklarda elin kolun, parmakların yeri nasıl olmalı, dersi alın, alacaksanız… Kendi olma dersi, sahici olma, her rüzgarda savrulmama dersi.

Yerel seçim araştırmalarında % 3 bandına düştüğü görülen, ufalanma sürecindeki İyi Parti’yi, ‘HDP’li yeni sol peşindeki CHP’nin, kendi partisi aleyhine olabilecek bir hamleyle, can suyu vererek, bitmekte olan partiyi konsolide eden CHP’nin, emeklilik için yaş bekleyen ve kamuoyunun EYT’liler olarak bildiği kitleyle geziyi andıran bir kaosun rüyasına yatmadığını kim söyleyebilir? Sokak eylemleri ve sokağa çağrıyla siyaset kuran CHP, grup başkanvekili E. Altay diliyle kendini açık ediyor, “10 Mart’ta herkes İstanbul’u CHP’nin aldığını tayin ve kabul edecek’. Bugün o gün, demek eylem sarktı, CHP hizmet ve prim süresi tamam olsa da yaş engeline takılanların hakkını arama bahanesiyle, oy arttırma, hükümeti sıkıştırdığını sanma hamlesini sokağa dökme hazırlıkları yetişmeyince bir hafta sarktı, umut bağladıkları eylem. Seçim arefesi milyon katılımlı ve şiddet içerebilecek böyle bir eylem, siz ona gövde gösterisi deyin, CHP’nin son umududur belki.

Vatandaş için fark etmez, elbet vatandaş dediğimiz altı ok dilinde bizden olan sahici vatandaşlar ve bizden olmayan çakma vatandaşlar… Bozuk saat bile günde iki kere doğru vakti gösterir, bu parti hep mi ters yönü gösterir, hep mi yanlış yorum yapar, hedefsiz ve ufuksuz, dahası tehlikeli olur, hep mi?

Vatandaşından, milli politikalardan değil, eşkiyadan teröristten yana olmayı hangi akla hizmet yeğ tutar?

Akdeniz’de petrol, doğalgaz aramak niye yanlış olsun?

Tanzim satış kurarak halka kazık atanlara engel ve vatandaştan yana olmak niye kötü olsun?

Uzay çalışmaları niye gereksiz olsun, iptali için girişimde bulunmak ayıp değil mi?

Terörist destekli partiyle dans etmek bir başka ayıp değil mi?

Gezi yahut onun yerini tutacak kitle eylemlerinden medet ummak akıl maluliyeti sayılmaz mı bir parti için?

15 Temmuz iç savaş girişimi, terörist cenazelerine katılma terbiye(siz)liği, ABD hayduduyla ilişkiler, Rusya ilişkilerini yanlış yorumlama inadı, bütün ülkelerle siyasi ilişkilerimiz konusunda, başta 15 Temmuz kalkışımasını yöneten A. Öksüz ve ötekilerin darbe yapacak yetenekte olmadığı iddiasıyla, AYM’den hainlerin affını istemesiyle, tersinden kılavuz bir parti, o diyosa o diil, tam tersi, o ne söyle(ye)miyorsa, doğru o!

‘Ölüm kalım söz konusu olunca, insanın gülesi gelir mi?’ der ya hani, Bremen Mızıkacılarındaki kedi, durum tam öyle… Her hayalin ve her masalın yarısı gerçek, bağımsızlık ve büyük yatırım hamleleriyle kenetlenerek yurduna sahip çıkma hayalimizi usanmadan yeniden kurmak, Bremen Mızıkacıları masalını, Direnen Mızıkacılar olarak yeniden okumak vaktidir.

Ülkenin bekası, ölüm karşısında kalımı ve dört koldan direniş söz konusu ise ve her gün yeni bir saldırı boşa çıkartılıyorsa, zaman üfürükten teyyare söylemler ve hainane duruşlar, tutumlar, beyhude söylemler zamanı değil!

Direnen Mızıkacılar Bremen Mızıkacıları’na karşı!

 

Ayşe KİLİMCİ

10.03.2019

 

Son Güncelleme Tarihi: 13 Mart 2019 16:19

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.