ERKEN SEÇİM OLUR MU?

20 Nisan 2018 12:31 / 996 kez okundu!

 

 

Sonunda Bahçeli, kendinden beklenileni yaptı ve “erken seçim” talebini açıkladı.

Sıkça fikir değiştirme konusunda artık kanıksadığımız MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, düne kadar hiç gündemde yok iken niye birdenbire erken seçim istedi?

 

******

 

ERKEN SEÇİM OLUR MU?

 

 Sonunda Bahçeli, kendinden beklenileni yaptı ve “erken seçim” talebini açıkladı.

Sıkça fikir değiştirme konusunda artık kanıksadığımız MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, düne kadar hiç gündemde yok iken niye birdenbire erken seçim istedi?

Ya da AK Partiyle, daha doğrusu Erdoğan’la anlaşıp, taktik olarak açıklama Bahçeli tarafından mı yapıldı?

Basına yansıyan açıklamalar ve değerlendirmelerle, kamuoyu yoklamalarında henüz Cumhur ittifakının gerekli oy oranına ulaşmadığı söylenip dururken, Bahçeli bu ortamda erken seçim diyorsa, bunun mutlaka bir arka planı vardır diye düşünüyorum.

Yerel seçimlerin önce yapılacak olması, iktidar açısından bakıldığında çok mantıklı görünüyordu. En azından yerel seçimlerde güçlerini sınamış olacak, gerekiyorsa Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerine kadar olan sürede gerekli tedbirleri alacaklardı.

Kaldı ki, yerel yönetimlerin kaybedilmesini de iktidarın pek dert ettiğini sanmıyorum.

Nasıl olsa, istemediği, beğenmediği belediye başkanını istediği zaman görevden alabiliyor, yerine kendisine uygun birini ya da kayyum atayabiliyor.

İstanbul, Ankara, Bursa, Çanakkale örneklerinde olduğu gibi, kendi partisinden olanların istifaya zorlanması yoluyla ya da HDP li belediyelerde yaptığı gibi, görevden alıp, kayyum atayarak yerel yönetimlere istediği gibi ayar verebiliyor.

Öyleyse iktidar ve Erdoğan açısından önemli olan Cumhurbaşkanlığı seçimidir.

Milletvekilliği seçimlerini de pek önemsediğini sanmıyorum.

Çünkü meclis yeni sistemle tamamen devre dışı bırakılacağı için asıl olan Cumhurbaşkanlığını kazanmaktır.

Kuşkusuz tüm bu soruların yanıtını Erdoğan-Bahçeli görüşmesinin ardından alabilmek ancak mümkün olacaktır.

Bu durum sürpriz bir çıkış mıdır, yoksa danışıklı dövüş mü?

Önümüzdeki günlerde yapılacak görüşmeler ve açıklamalar sonunda daha bir netlik kazanacaktır.

Bahçeli’nin bu çıkışına AK Partiden ciddi bir itiraz gelmediği gibi, en yetkili kişi olarak Erdoğan’ın Bahçeli ile görüşmeyi planlaması, teklife sıcak baktıkları şeklinde de yorumlanabilir.

Ana Muhalefet Partisi CHP, “hodri meydan “ diyerek erken seçime hazır olduklarını bildirdi.

İyi Parti’den yapılan açıklamalarda da “ seçime girmeleri konusunda yasal bir engel olmadığı, seçime hazır olduklarını” belirttiler.

Gerçi, hukuka güvenin kalmadığı şu günlerde İyi Parti üzerine kimi oyunların oynanması da söz konusu olabilir.

Öte yandan uluslararası ilişkilerde yaşanan sorunlar ve sıkıntılar nedeniyle gündemi değiştirmek, iç siyasette karşılaşılan güçlükleri ve oy erimesini durdurmak amacıyla da böyle bir senaryo yazılmış olabilir.

İster, gündem değiştirmeye yönelik bir siyasi manevra olsun, isterse de gerçek anlamda seçimleri erkene alarak bir avantaj sağlamaya yönelik olsun, siyaset yeniden şekillenecek ve ülkemizi daha sıcak günler bekliyor olacak.

Bence asıl üzerinde durulması gereken nokta, bu kararda dış güçlerin rolü ve etkisi.

Devam eden sınır ötesi operasyonların sonucunda masa başında elde edilecek kimi başarıları siyasete tahvil edip, oylarını daha da artırmak var iken, aniden bir erken seçim atağının arka planında çok daha önemli nedenler olsa gerek.

Her şeye rağmen, Erdoğan’la istişare etmeden Bahçeli’nin böyle bir çıkış yapmasına ihtimal vermiyorum.

İyi Parti’nin toplumda sıcak ilgi ve destek görmesinin yanında son günlerde MHP ve AK Parti’den geçişler olduğu varsayımları erken seçim kararında etkili olabilir.

Aynı keza ekonomik verilerle ilgili olumsuz rakamların farklı kesimlerce ifade ediliyor olması nedeniyle dikkatleri başka yöne çekmek ve erken seçim polemiğiyle zaman kazanmak istiyor da olabilirler.

Sonuç olarak, siyasette kartlar yeniden karılıyor.

Bu kaotik ortamda bir gerçek daha ortaya çıkıyor.

Toplumsal muhalefetin, iktidar hedefli olarak yeniden örgütlenmesine her zamankinden daha çok ihtiyaç var.

Bilindik yöntemlerle, eski köhnemiş siyaset tarzlarıyla, halkın sahipleneceği, gerçek anlamda bir halk iktidarının kurulması mümkün görünmüyor.

İşçilerin, emekçilerin, köylülerin, yoksul halkın, daha da önemlisi gençlerin ve kadınların yer almadığı bir iktidar, halk iradesini yansıtamaz.

Muhalefetin bu gerçeği dikkate alarak politika üretmesi gerekiyor.

 

Ayhan ONGUN

18.04.2018

 

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.