YAÞ ELLÝ BEÞ, DÜÞÜM YÝNE BARIÞ...

03 Temmuz 2010 23:03 / 1596 kez okundu!

 


Hadi gel dolaþalým biraz. Sahilde yürürüz belki. Martýlar akþam telaþýndalardýr þimdi. Aðýr bir yük taþýr gibi dalgalar usulca okþarlar kumsalý. Çýkar sende ayakkabýlarýný. Çoraplarýný da sýyýr. Býrak usul usul dalgalar yalasýn tabanlarýný. Sýrtüstü yatalým sarý kumlara. Gözlerimize ölü yýldýzlar düþsün sapsarý.

Kaç yýl oldu çýplak ayaklarýmla basmadým sarý kumlara. Geceleri yýldýz topladýðým oldu gökyüzünden. Saklardým onlarý. Sonra sabah, güneþle bir olup çalardý benden yýldýzlarýmý. Deniz derin bir uykuya dalardý. Nedense sever iþte seher uykularýný. Uyandýrmadan denizi Selim’in kahvede tahta sandelyelere yandan çarklý oturup sýcacýk bir çay içerken demli, aðlarýný çeken balýkçýlarýn sabah türkülerine uçardý martýlar... Aðlardan dökülen balýklarý katýk ederlerdi türkülere. Sonra Selim çaylarý tazelerdi. Ve gün aðarmaya baþladýðýnda önce deniz kýpýrdanýrdý. Sonra balýkçý motorlarý dönmeye baþlarlardý. Nasibini yüklenmiþ balýkçý teknelerinin ardýnda güneþ bereket doðardý. Ya da balýkçýlar öyle isterdi, öyle olurdu. Bereket versindi; verir miydi vermez miydi, kimse bilmezdi. Canýmýzýn çektiðini kesemize de uydurarak birkaç kilo alýr eve dönerdik.

Hatýrlamýyorsun deðil mi? Bunlarý ne çabuk unuttun anlayamýyorum. Babam kürekleri çekerken sandalla iskele altýnda ilk sarý balýðý gördüðümüzde nasýl da baðýrmýþtýn heyecandan. Babam düþeceksin diye çok korkmuþ, kürekleri elinden fýrlatýp seni kucaklamýþtý. Çocuk aklý atar kendini denize sarý balýk tutucam diye, kendine mukayyet ol diye çýkýþmýþtý bana.

Aklýmýz çocuk muydu bilemiyorum. Kendimizi atývermiþtik denize bir zaman. Geride bekleyenlerimizi hiç düþünmeden hürriyet sevdasýna. Sevdalanmaya görsün deli yürek. Kendini feda ederek su da olur balýk da, yelken de olur kürek de...

Sonra durulur bir zaman iþte. Yorulmuþtur belki de... Belki de umut tükenmiþtir kimbilir. Çareyi yine de denizde arar. Denize döner bir daha ve çýplak ayaklarýný denize býrakarak uzanýr sarý kumlara.

Hani bir insaný sevmekle baþlardý her þey. Sevmesine sevdi de ne oldu. Baþladýysa da birþeyler, sonra neden kayboldu. Deniz yaladýkça tabanlarýmý, göz kapaklarýma sarý yýldýzlar düþtükçe ve martýlar balýkçýlarýn sabah türkülerine uçarken umudumu tazeledim hep yeniden. Kaybolan bir þey yok, yalnýz deðiþmede çok þey. Selim tahta sandalyelerini deðiþtirmiþ mesala. Adalý Þaban okumuyor artýk gazeteleri, dinliyor televizyonda gazetelerden sabah haberleri... Kýrmýzý boyalý ince, kalýn çemberlere sarýlmýþ çay bardaklarý da yok artýk. Gözleri fal taþý gibi açýlmýþ balýkçý kývýrcýk Hamza, “Bing Bang” nedir anlamaya çalýþýyor pür dikkat. Cenevre'de Cern’ mi ne ise iþte diyor. Uzun zaman oldu dinlemiyor artýk þehit haberlerini. Ýç savaþ kapýya dayanmýþ diyor birileri. Hepsini keseceksin bunlarýn derken diðerleri. Adalý anlýyor durumu. Memleket tehlikede diyor. Dökülmesin artýk kardeþ kaný. Tazecik canlar topraða düþmesin. Analarýn yüreði yanmasýn. Yazýk yazýk kendi topraðýmýzý, kendi daðlarýmýzý bombalamadayýz ve ölenler bizim çocuklarýmýz. Nefret insanýn usunu daðlarmýþ derken Ada’lý; yüreðimdeki umudumu yeþertiyor...

Sen ne diyorsun. Gerçekten büyük mü tehlike? Bu da geçer mi? Sen daha üç aylýkken azýnlýklarý derdest mi ettiler. Bir kaç sene sonra da darbelerle mi tanýþtýn. Sonra da her on senede bir ha...

Yaþ ellibeþ diyorsun. Ýki onluk çekmiþsin yolun yarýsýna. Ama hala daha düþün "barýþ" mý?

Sen o zaman Ada’lý Þaban’ý tanýyorsun. Tanýrsýn demek ha. Sizin mahalleden mi? Giritli Þaban da derler öyle mi?

Poþusunu sardý mý baþýna, körüklü çizmeleri de ayaðýna, elinde aðýzlýk ucunda sigara. Diðer elinde bastonu. Ada’lý derse doðru der. Vardýr bir bildiði öyle mi?

Ne iyi ettik de biraz yürüyüþe çýktýk deðil mi? Hadi þimdi gel Kamber’in meyhanede iki tek atalým. Yaþ ellibeþ demiþtin deðil mi? Ne zaman doðdun sen. 30 Haziran mý? Yani bugün. Vay be ne tesadüf.

Ýçilir þimdi buna. Babandan da babadedenden de bir yýl fazla yaþadýn ha!.. Bak iþte buna iki sefer içilir.

Hani itiraf etmeliyim. Ýçip içip yýldýzlarýn altýnda sýzmak çekiyor caným. Ayaklarým çýplak denizin içinde olsun.

Tamam tamam daha içmeden baþlama... Sonra sarý yýldýzlar düþsün diyeceksin. Boþver nasýlsa sabah çalacak onlarý senden. Biz gene de Kamber’de atalým iki tek.

Tamam atalým, ama sonra deniz kýyýsýna gideceðiz tamam mý?

Nedir bu deniz tutkusu kuzum?

Deniz tutkusu barýþa sevdamýzdan. Dörtte üçü deniz bu dünyanýn. Ve insanlar bir gün anlayacaklar bunu.

Ve deniz bütün insanlýða barýþ getirecek.

Tamam tamam, iki tek atalým gideriz gene...

Benim ölüm mavi olsun.

Seni sevdiðim malum

Denizi sevdiðimden olsun...

“Denize yakýn maðaralarda
günlerce gözlerinin içine baktým,
ne ben seni tanýdým, ne de sen beni.” (Yorgo Seferis)



Ali Rýza Üleç

26.06.2010, Almanya

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.