YORGUN DEMOKRATLARLA BU ÝÞ OLMAZ
19 Mart 2022 14:04 / 611 kez okundu!
"Türkiye toplumuna yönelik yaklaþýmlarda ýrkçýlýk konusunda mangalda kül býrakmayýp Hollanda kurumlarýyla iyi geçinmek ve iyi iliþkiler kurmak adýna beyaz ýrkçýlýðý görmezden gelmek ve kayýtsýz kalmak her halukârda sol bir tutum olamayacaðý gibi ikiyüzlü apolitik ve teslimiyetçi bir davranýþtýr."
****
YORGUN DEMOKRATLARLA BU ÝÞ OLMAZ!
Ukrayna meselesinde genel anlamda savaþa karþý olmak ve salt Rusya'nýn askeri saldýrýlarýna odaklanarak NATO ülkelerinin tahrik edici emperyal yayýlmacý politikalarýna deðinmeden geçmek apolitik ve teslimiyetçi bir tutumdur.
Yoksulluða karþý duruþ sergilerken kapitalizmin günümüz dünyasýnda hakim sömürü düzeni olduðunu ve yoksulluðun temel kaynaðýný oluþturduðunu ve de buna karþý iþçi-sýnýfý örgütlenmesinin zorunluluðunu vurgulamadan geçmek apolitik ve teslimiyetçi bir tutumdur.
Ayrýmcýlýða ve ýrkçýlýða karþý çýkarken ayrýmcýlýðýn ve beyaz ýrkçýlýðýn tarihsel kökenlerini görmezden gelmek, aþýrý sað ve ýrkçý hareketlerin tarih boyunca sermaye sýnýfý tarafindan desteklendiðini ve de iþçi hareketlerini bastýrmak için araç olarak kullanýldýklarýný ve nihayetinde günümüz neoliberalizmin bu ýrkçýlýðý körükleyerek kurumsallaþtýrmakta olduðunu es geçmek apolitik ve teslimiyetçi bir çizgidir.
Genel anlamda ýrkçýlýða karþý çýkmak ve somut ferdi veya gurupsal ýrkçýlýk meselelerinde kayýtsýz kalmak, Hollanda'daki siyasi partiler ve de diðer kurumlardaki ýrkçýlýk konusunda diyaloðu korumak adýna veya devletin subvasyon desteðini tehlikeye düþürmemek adýna susmayý seçmek, teslimiyetten öte ýrkçýlýkla iþbirlikçiliktir.
Hollanda'da çok derin kökleri olan ve kurumlarin iliklerine kadar bulaþmýþ beyaz ýrkçýlýðýna yönelik zorunlu genel karþý tutum dýþýnda bir þey yapmazken; Hollanda toplumunda mevcut olan göçmenlerle ilgili önyargýlarý tatmin etmek ve þirin görünmek üzere göçmenler arasýndaki mikro ýrkçýlýklarý büyüteçle gündeme getirmek en tehlikeli gaflettir.
Dünya, ülke, kurumlar ve devlet ölçeðinde çok ciddi boyutlara ulaþmýþ beyaz ýrkçýlýkla ilgili suya sabuna dokunmaz bir politika izlerken göçmenler düzeyindeki mikro ýrkçýlýkla ilgilenmek salt aldatmadan ibarettir.
Türkiye toplumuna yönelik yaklaþýmlarda ýrkçýlýk konusunda mangalda kül býrakmayýp Hollanda kurumlarýyla iyi geçinmek ve iyi iliþkiler kurmak adýna beyaz ýrkçýlýðý görmezden gelmek ve kayýtsýz kalmak her halukârda sol bir tutum olamayacaðý gibi ikiyüzlü apolitik ve teslimiyetçi bir davranýþtýr.
Bir taraftan kadýn haklarýný savunup, 8 martlarda kadýnlarý çiçeklerle boðan ve ayný zamanda evinde, iþyerinde her yerde ataerkil düzeni ayakta tutarak hayatýný sürdüren kiþi, solcu olamayacaðý gibi en hafif tabirle hipokrittir.
Sol sosyalistler, suya sabuna dokunmadan siyasi ve toplumsal meselelerle ilgili yaklaþým sergilemek ve apolitik teslimiyetçilik içinde yüzmek lüksüne sahip deðildir.
Neoliberal kapitalizm dünya düzeyinde herþeyi kasýp kavururken, dünyayý kan gölüne dönüþtürürken, dünyanýn ekolojik sistemini tahrip ederek dünyayý ve tüm dünyadaki yaþamý yýkýlmak noktasýna getirmekteyken,
yorgun ve pasif demokratlýk lüksümüz yoktur.
12 eylül rejiminden sonra hýzla geliþen yorgun demokratlýk moduna girme ruh haline artýk tolerans tanýnamaz, tanýnmamalý.
Çünkü emperyal kapitalizm insanlýða kýyma makinasý gibi kýyýyor.
Vakit yok yorgun olmaya, vakit yok matem tutmaya.
Ahmet DAÞKAPAN
